Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2019/297 E. 2021/220 K. 11.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2019/297
KARAR NO : 2021/220
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 21/05/2018
NUMARASI : 2016/1113 Esas – 2018/450 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 11/02/2021
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesi ile; mülkiyeti dava dışı sigortalı … A.Ş’ye ait olan ve müvekkilinin nezdinde 01.08.2013/2014 vadeli ve … poliçe ile sigortalı … plakalı araç, araç kullanıcısı tarafından 10.01.2014 tarihinde, Acıbadem Yaprak sokak üzerinde park halinde bırakıldığını, davalı şirketten sigortalı … plakalı aracın … plakalı araç ile çarpışarak savrulduğunu ve … plakalı aracın müvekkilinin sigortalısının park halinde duran … plakalı araca çarptığını, bu çarpışma sonucu sigortalı araç üzerinde ciddi hasar meydana geldiğini 10.01.2014 tarihli Maddi Hasarlı Trafik Kazası Tespit Tutanağına göre ile davalı … şirketinden sigortalı aracın 2918 sayılı KTK 52/1-B sayılı kuralını ihlal ettiği ve … plakalı aracın sürücüsü ile eşit derecede kuruslu oldukları anlaşıldığını, işbu hasarlanma sebebiyle … plakalı araç üzerinde yapılan ekspertiz incelemesinde araçta 11.161 TL hasar tespit edildiğini ve ilgili hasar ödemesi usülüne uygun olarak gerçekleştiğini, ödenen hasar bedelinin rücuen tahsili sebebiyle davalılara başvurulduğunu, bu yazıya cevap alınamayınca davalı/borçlu aleyhine İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını ancak davalı/borçlu haksız ve mesnetsiz olarak işbu takibe itiraz ettiğini ve ödeme yapmadığını, tüm bu açıklamalar kapsamında, icra takibinin devamına kötü niyetli itiraz nedeniyle %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesin karar verilmesini talep ve dava etmektedir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile;davacı şirketin 5.580,00TL hasar bedelini nasıl hesapladığına dair bir rapor bulunmadığını, takip öncesi faiz istenmesinin hukuken mümkün olmadığını, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkilinin maddi tazminat talepleri açısından, poliçe limitleri dahilinde ve sigortalı aracın sürücüsününün kusuru oranında davacı şirketin zararını gidermekle yükümlü olduğunu bu kazada kusur dava dışı … Plakalı araç sürüsünde olduğunu, icra takibinde takip öncesi faiz istendiğini ancak müvekkilinin temerrüdünün başlangıcı KTK 98. ve 99. maddesine göre belirleneceğinden davacının bu talebinin hukuka aykırı olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, ” -Davanın kabulü ile, davalının İstanbul …. İcra müdürlüğünün … Esas sayılı takibe itirazının kısmen iptaline, takibin kaldığı yerden asıl alacak ve faiz üzerinden devamına, işlemiş faiz bakımından dava 5.580,00 TL asıl alacak üzerinden açıldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, Kabul edilen alacağın (5.580,00 TL) %20’ı tutarında icra inkar tazminatı olan 1.116,00 TL takdirine, takdir olunan bu icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin kararına esas alınan bilirkişi raporunda hatalı olarak kazanın oluşumunda müvekkili şirket tarafından sigortalanan araç sürücüsünün ve … plakalı aracın dava dışı sürücüsünün %50’şer kusurlu, davacının ise kusursuz olduğu kanaatine yer verildiğini, dava konusu kazanın oluşumunda KTK madde 52/1-a ve KTK madde 57/1-a kurallarını ihlal eden … plakalı aracın dava dışı sürücüsünün asli kusurlu olduğunu, bilirkişi raporunda hukuka aykırı olarak müvekkili şirket tarafından sigortalanan araca kusur atfedilmesinin ve yerel mahkemenin bu doğrultuda karar vermesinin hukuka aykırı olduğunu, mahkemece, takip konusu alacak likit olmadığı halde müvekkili şirket aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle sigorta şirketi tarafından ödenen hasar bedelinin istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.Mahkemece kusur durumunun belirlenmesi için alınan bilirkişi raporunda resmi merciilerce düzenlenen ve aksi ispat edilmeyen kaza tespit tutanağı, olay yeri krokisi değerlendirilerek kusur oranlarının belirlendiği, bu durumda bilirkişi raporları ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli ve dosya kapsamına uygun olduğuna göre mahkemece hükme esas alınmasında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, bu kusur değerlendirilmesine değinen istinaf talepleri yerinde değildir.2004 sayılı İİK’nın 67/2. maddesinde icra inkar tazminatı düzenlenmiştir. Bu maddeye göre; borçlu itirazında haksız görülürse, davacı tarafından açıkça talep edilmiş olması şartıyla icra inkar tazminatına hükmedilecektir. Borçlunun, itirazında haklı veya haksız olması ise alacağın, likit (belirli) olup olmamasına bağlıdır. Eğer alacak likit (belirli) ise, borçlu itirazında haksızdır; alacak likit (belirli) değilse borçlu itirazında haklıdır. Borçlunun inkar tazminatına mahkum edilebilmesi için onun ödeme emrinden kötü niyetle itiraz etmiş olması şart değildir. İtirazın haksızlığına karar verilen borçlu, iyi niyetle itiraz etmiş olsa bile icra inkar tazminatına mahkum edilecektir.Davacı tarafından talep edilen tazminat miktarı likit (muayyen, belirli) olmayıp, gerçek zarar miktarının tespiti ile davacının davalı tarafa rücu için gerekli şartların oluşup oluşmadığının saptanması, yargılama ve bilirkişi incelemesi yaptırılmasını gerektirmektedir. Bu nedenle, icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmiş olması doğru olmamış, hüküm bu yönden düzeltilmiştir. Bu nedenle; HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararı düzeltilerek aşağıda yazılı olduğu şekilde esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :A- Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtln İlk Derece Mahkemesi kararının, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere KALDIRILMASINA, Buna göre:1-Davanın KABULÜ ile,2-Davalının İstanbul …. İcra müdürlüğünün … Esas sayılı takibe itirazının kısmen İPTALİNE, takibin kaldığı yerden asıl alacak ve faiz üzerinden DEVAMINA, işlemiş faiz bakımından dava 5.580,00 TL asıl alacak üzerinden açıldığından bu konuda KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,3-Takip konusu alacak likit olmadığından icra inkar tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına,4-Davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 2.180,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınıp davacı tarafa VERİLMESİNE,5-Alınması gereken 381,17 TL harçtan peşin alınan 66,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 314,87 TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,Davacının peşin olarak yatırdığı 66,30 TL harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,6-Davacının yaptığı ilk masraf 35,60 TL, bilirkişi ücreti 600TL, posta gideri 161 TL olmak üzere toplam 796,60 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,7-Tarafların HMK 120 madde gereğince yatırdıkları gider avansından kalan miktarın karar kesinleştiğinde talep halinde taraflara İADESİNE,B-İSTİNAF İNCELEMESİ BAKIMINDAN ;1-Davalı tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından kendisine iadesine,2-İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan 98,10 TL istinaf başvuru harcının davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,3-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 4-İstinaf için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.11/02/2021