Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2019/2827 E. 2021/1957 K. 11.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2019/2827
KARAR NO: 2021/1957
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 16/10/2018
NUMARASI: 2017/533 Esas 2018/1170 Karar
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 11/11/2021
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; 20.08.2014 tarihinde Mahmutbey 26 nolu HGS girişinden geçiş yapan davalı şirkete ait, davalı sigorta tarafından ZMSS sigorta poliçesi ile trafik rizikolarına karşı sigorta örtüsü altına alınan … plakalı aracın karıştığı kazada müvekkiline ait gişedeki trafik lambası ve ikaz sistemlerine hasar verdiğini, oluşan 5.268,70-TL hasarın 25.09.2014 tarihli fatura ile giderildiğini, müvekkili idarece hasara ilişkin tutanak düzenlendiğini, ihtara rağmen müvekkilinin zararının davalılarca ödenmediğini ileri sürerek 5.268,00-TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile; kaza tarihi itibari ile … plakalı aracın müvekkili tarafından ZMSS poliçesi ile sigortalandığını, hasarın sigortalı aracın kusurundan kaynaklandığını, kanıtlanması gerektiğini, maddi hasarlı trafik kazalarında zamanaşımı süresinin 2 yıl olduğunu, kazanın 20.08.2014 tarihinde meydana geldiğini, davanın ise 07.06.2017 tarihinde açılması nedeni ile zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Davacının davasının kabulü ile; 5.268,70-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, ” karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili ile davalı … Sigorta Şirketi vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; 16.10.2018 Tarihli davanın kabulüne yönelik yerel mahkeme kararı isabetli olmakla birlikte faiz başlangıcı bakımından anılan kararın düzeltilmesi gerekmekte olduğunu, öncelikle haksız fiillerde zararın, olay tarihinde gerçekleşmiş olduğundan meydana gelen zararın tamamının kaza tarihinden itibaren işleyecek faiziyle tahsil edilmesi gerektiği yönünde yerleşik Yargıtay içtihatları mevcut olduğu, ayrıca dosyada mevcut 13.06.2018 tarihli bilirkişi raporunda davalı sigorta şirketinin zarardan temerrüde düşürüldüğü tarihten itibaren sorumlu olduğu hususunun da açıkça belirtildiğini, bu nedenle hem dava dilekçelerinde hem de sözlü yargılama aşamasında ödeme tarihinden itibaren faiz talep edilmiş olmasına rağmen yerel mahkeme kararında dava tarihinden itibaren faiz başlangıcına karar verilmesi isabetli olmadığını, bu nedenle yerel mahkeme kararının faiz başlangıç tarihine yönelik kısmı bakımından düzeltilerek ödeme tarihinden itibaren faiz isteminin kabulü ile anılan kararının onanması gerekmekte olduğunu beyan etmiştir. Davalı … Sigorta Şirketi vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Dava konusu kazanın 2014 yılında meydana geldiğini, huzurdaki davanın 2017 yılında 3 sene sonra ikame edildiğini ,KTK md 109’un açık hükmü çerçevesinde cezayı gerektirir bir fiil niteliğinde olmayan taksirle mala zarar verme fiili karşısında 2 yıllık zamanaşımı uygulanmasının zorunlu olduğunu, huzurdaki davada bu zamanaşımı süresi geçtikten sonra ikame edilmiş olduğunu, davanın doğrudan zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini, sigortalı aracın dava konusu olaya karıştığı ispat edilmeden hüküm kurulduğunu, zarar hesabı da hatalı ve yüksek olduğunu, fiil ticari iş konusu olamayacağını belirtmiştir. Dava maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Dosya kapsamından, 20/08/2014 tarihinde oluşan trafik kazası nedeniyle kazaya karışan davalı işleten ve davalı sigorta şirketine sigortalı aracın kusurlu olduğu iddiası ile hasar bedelinin talep edildiği anlaşılmıştır. 2918 sayılı KTK’nun 109/1. maddesinde “Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar” hükmü yer almaktadır. Davaya konu trafik kazası 20/08/2014 tarihinde meydana gelmiş olup, maddi hasarlı trafik kazası olması nedeniyle, uzamış ceza zamanaşımı süresinin uygulanmasını gerektirir bir durum bulunmamaktadır. Bu itibarla, davaya konu talepler yönünden 2 yıllık zamanaşımı süresi geçerli olup, davacı tarafça, gerek dava dilekçesine konu ettiği maddi tazminat taleplerinin, 2 yıllık zamanaşımı süresi içinde ileri sürülmesi gerekmektedir. Somut olayda, hasar tutanağı ile davalıya ait aracın tespit edildiğinin tutanak altına alındığı, davacı tarafından hasar bedeli ödemesine ilişkin faturanın 25/09/2014 tarihinde yapılmış olduğundan en son bu tarihte zarar ve tazminat yükümlüsü öğrenildiğinden dava tarihi olan 09/06/2017 tarihinde zamanaşımı dolmuştur. Mahkemece bu husus gözetilmeden karar verilmesi doğru olmamıştır. Haksız fiil sorumlusu olan davalı araç maliki … Ltd. Şti. yönünden zararın tamamı için haksız fiil (kaza) tarihi itibariyle mütemerrit olduğundan hükmedilen tazminat yönünden faizin başlangıç tarihi kaza tarihi olacaktır ancak davacı tarafça bu tarihten daha ileri bir tarih olan ödeme tarihinden itibaren faiz talep edilmiş olmakla mahkemece ödeme tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi doğru olmamıştır. Bu nedenle; HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince, davacı vekili ile davalı … Sigorta Şirketi vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararı düzeltilerek aşağıda yazılı olduğu şekilde esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: A- Davacı vekili ile davalı … Sigorta Şirketi vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile Yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere KALDIRILMASINA, Buna göre: 1-a-Davacının davasının kısmen kabulü ile; 5.268,70-TL maddi tazminatın ödeme tarihi olan 25/09/2014’den itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalı … Ltd. Şti.’den tahsili ile davacıya verilmesine, b.Davalı … Sigorta Şirketi aleyhine açılan davanın zamanaşımı dolduğundan REDDİNE, 2-Alınması gereken 359,90-TL harçtan peşin alınan 89,98-TL harcın mahsubu ile 269,92-TL’nin davalı … Ltd. Şti.’den tahsili ile hazineye irat kaydına, 3-Davacı tarafından yatırılan 89,98-TL peşin harç ile 31,40-TL başvuru harcının davalıl … Ltd. Şti.’den tahsili ile davacıya verilmesine, 4-Davacı tarafından sarf edilen 1.400,00-TL bilirkişi ücreti ve 253,80-TL posta masrafı toplamı olan 1.653,80-TL’nin davalı … Ltd. Şti.’den tahsili ile davacıya verilmesine, 5-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, -Avukatlık ücret tarifesine göre, hesaplanan 2.180,00-TL vekalet ücretinin davalı … Ltd. Şti.’den tahsili ile davacıya verilmesine, 7-Avukatlık ücret tarifesine göre, davalı … Sigorta A.Ş. kendisin vekil ile temsil ettirdiğinden 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı … Sigorta A.Ş. ‘ye verilmesine, 8-Dosya Kesinleştiğinde ve talep halinde gider avansların taraflara iadesine,
B-İSTİNAF İNCELEMESİ BAKIMINDAN; 1-Davacı ile davalı … Sigorta Şirketi tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından kendisine iadesine, 2-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan 60,50 TL posta ve tebligat giderinden ibaret yargılama gideri ile 121,30 TL istinaf başvuru harcının davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, İstinaf aşamasında davalı … Sigorta Şirketi tarafından yapılan 35,90 TL posta ve tebligat giderinden ibaret yargılama gideri ile 121,30 TL istinaf başvuru harcının davacıdan tahsili ile davalı … Sigorta Şirketi’ne verilmesine, 3-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 4-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.11/11/2021