Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2019/2649 E. 2020/4155 K. 22.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2019/2649
KARAR NO : 2020/4155
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 10/04/2019
NUMARASI : 2015/223 Esas – 2019/361 Karar
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ: 22/12/2020
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 01.07.2013 günü Tekirdağ-Malkara karayolunda meydana gelen trafik kazasında … Sigorta Şirketine 07.06.2013/2014 arası … nolu ZMSS ile sigortalı olan ve … Tic A.Ş. adına kayıtlı olan …. plakalı tırın sürücüsü olan … Malkara yönünden Tekirdağ yönüne seyir halindeyken, yol yapım çalışmaları nedeniyle art arda duraklayan araçlardan konvoyun en arkasında bulunan … plakalı otomobile arkadan çarparak bu aracın sürücüsü … ölümüne ve araçta bulunan davacı … yaralanıp beden gücü kaybına uğramasına neden olduğunu, Tekirdağ 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/128 Esas sayılı dosyasında yaptırılan inceleme sonrasında Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi raporuna göre kazanın oluşunda önündeki araca arkadan çarpan … plakalı tır aracının sürücüsü … % 100 kusurlu olduğunu, yoğun trafikte yol yapımı nedeniyle zorunlu olarak duran … plakalı otomobilin ölen sürücüsü … bir kusuru bulunmadığını belirterek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik (04.12.2013 tarihide davacı eş … ve Kızı … davalı .. A.Ş. tarafından ödenen toplam 106.627,00 TL destekten yoksun kalma tazminat ödemesinin yetersiz olduğu iddiası ile ) vefat eden … desteğinden yoksun kalan eşi … için 250,00 TL, kızı … için 250,00 TL maddi tazminat, aynı kazada malul kalan … beden gücü kaybı tazminatı için 2.500.00 TL maddi tazminat ile … vefatı nedeniyle eş … için 150.000,00 TL, kızı Sena için 100.000,00 TL ve anne Nazik için 50.000,00 TL olmak üzere toplam 300.000,00 TL manevi tazminatın, davalılar işleten ve sürücü yönünden kaza tarihinden itibaren, sigorta şirketleri yönünden temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kazaya karışan … plakalı vasıtaya ilişkin olarak müvekkili şirket nezdinde 01.04.2013/2014 tarihli ihtiyari Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi bulunduğunu, söz konusu poliçenin ancak geçerli olduğu vade içerisinde yürürlükte olan kasko sigorta poliçesinin olması halinde geçerli olacağını, aracın kaza tarihini kapsar kasko poliçesinin bulunmadığının tespit edildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı … San ve Tic A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; meydana gelen kazanın müvekkili davalı şirkete ait olan … plakalı aracın, müvekkili davalı şirket çalışanı olan … sevk ve idaresinde iken gerçekleştiğini, davalı işyeri çalışanının, trafiğin çok yavaş ilerlemesi sebebiyle gece vakti ve karanlık olmasından ötürü frene basmış olmasına rağmen önündeki araca arkadan çarpmaya engel olamadığını, söz konusu kaza ile ilgili olarak açılan kamu davasının görüldüğü 2.Ağır ceza mahkemesinin 2013/128 Esas sayılı dosyasında … % 100 kusurlu olduğuna ilişkin iddiaların kendilerince kabul görmediğini, dava konusu kazanın meydana gelmesinde Karayolları Genel Müdürlüğünün sorumluluğunun açık ve net olarak görüldüğünü, müvekkili şirketin uzun yıllardır taşımacılık yapan bir şirket olduğunu, çalışanlarının özellikle de uzun yıl şoförlerinin çalışma ve araç kullanma saatlerine Kanunun belirlediği çerçevede uymak konusunda son derece hassas olduklarını, davacı tarafın istemiş olduğu rakamın sırf müvekkili davalının şirket olmasından kaynaklandığını ve çok fahiş olduğunu, müvekkiline ait tır için …A.Ş. nezdinde ihtiyari mali mesuliyet sigortası poliçesi mevcut olduğundan talep edilen tazminat kalemlerinin iş bu davadaki sorumlusunun …AŞ olduğunu ayrıca TBK uyarınca haksız fiilden doğan uyuşmazlıklarda zamanaşımıın 2 sene olup, kaza tarihi 01.07.2013 olduğundan uyuşmazlığın zamanaşımına da uğradığını belirterek davanın zamanaşımı nedeniyle ve esastan reddi gerektiğini belirtmiştir. Davalı … AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle; … plakalı aracın müvekkili şirkete 07.06.2013/2014 tarihleri arasında Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, poliçeden dolayı sorumluluklarının sigortalının kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, manevi tazminat taleplerinin poliçe teminatı kapsamında olmadığını, poliçeden dolayı şirketlerine müracaat edilerek ihbarda bulunulduğunu ve müvekkili şirket tarafından Serdar Koçarslan’ın vefatı nedeniyle hasar dosyası açılarak 04.12.2013 tarihinde 106.627.00 TL ödeme yapıldığını, maluliyet tespiti için dosyanın Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesine gönderilmesini, SGK’dan rücuya bağlı gelir bağlanıp bağlanmadığının tespitini, destek ve maluliyet tazminatının uzman kişilerce hesaplanmasını, müvekkili şirkete sigortalı araçların kusurlu bulunması durumunda , sorumluluğun belirtilen çerçevede ve azami limit ile sınırlı olacağını, kask indirimi yapılmasını ve müvekkili şirket dava açılmasına sebebiyet vermediğinden yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmamasını talep etmiştir.Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Davacıların maddi tazminata ilişkin davasının kabulü ile; davacı Serpil Koçarslan yönünden 264.910,46 TL, davacı … yönünden 66.966,43 TL destekten yoksun kalma tazminatının, davacı … yönünden 422.279,22 TL geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatının, davalı … şirketi yönünden 04.12.2013 tarihinden, davalı … Şirketi yönünden dava tarihi 28.06.2015 tarihinden, diğer davalılar … ile … A.Ş yönünden kaza tarihi 01.07.2013 tarihinden itibaren işletilecek yıllık %9 yasal faizleri ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine , ancak, davalı … Sigorta A.Ş nin sorumluluğunun davacı Serpil Koçarslan yönünden destekten yoksun kalma tazminatının 89.199,81 TL si ile, davacı Sena Koçarslan yönünden destekten yoksun kalma tazminatının 22.548,72 TL si ile, davacı Serpil Koçarslan’ın geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatının 250.000,00 TL si ile sınırlı olmasına, davalı HDİ Sigorta şirketinin sorumluluğunun ise davacı … yönünden destekten yoksun kalma tazminatının 175.710,65 TL si ile, davacı … yönünden destekten yoksun kalma tazminatının 44.417,71 TL si ile, davacı … geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatının 172.279,22 TL si ile sınırlı olmasına, davacı anne … yönünden destekten yoksun kalma tazminatı için usulüne uygun açılmış bir dava bulunmadığından ıslah ile yapılan destekten yoksun kalma tazminat talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davacıların manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile; davacı …yönünden 50.000,00 TL, davacı … yönünden 40.000,00 TL, davacı … yönünden 35.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … Şirketi ile …’dan 01.07.2013 tarihinden, davalı … şirketinden 28.06.2015 tarihinden itibaren işleyecek yıllık %9 yasal faizleri ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine” karar verilmiştir. Bu karara karşı davacılar vekili, davalı …. San. ve Tic. A.Ş. vekili ile davalı …A.Ş. vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; mahkemece davacı müvekkilleri için gerek destek tazminatı gerekse işgörmezlik ve maluliyet tazminatları mağduriyetler dikkate alındığında yetersiz hesaplandığını, … A.Ş. tarafından dava dışı ödenen miktarın raporun hesap tarihindeki faizi ile hesaplanan tazminattan mahsup edilmesinin de usul ve yasalara aykırı olduğunu, ATK tarafından davacı müvekkil … için hesaplanan maluliyet oranının da çok daha yüksek olması gerekirken hatalı şeklide %35 olarak eksik hesaplandığını, müvekkili … ve babasını kaybetmiş küçük … için takdir edilen manevi tazminatta yetersiz olduğunu, … A.Ş. yönünden ise ihbar (18.07.2013) temerrüte düşmüş oldukları halde mahkeme temerrüt tarihlerine de hatalı olarak karar verildiğini, açılan davada fazlaya dair hakları saklı tutulan aracın kaza tarihindeki işleteni … San. ve Tic. A.Ş (birleşme ile … San. Ve Tic. A.Ş. olmuştur) tacir olduğu için hükmedilen maddi manevi tazminatlara olay ve temerrüt tarihlerinden itibaren ticari faiz yürütülmesi gerektiğini belirterek istinaf talep etmiştir. Davalı …. San. ve Tic. A.Ş. vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ıslaha karşı zamanaşımı itirazlarının dikkate alınmadığını, müvekkili şirket yaşanan olayda tamamen kusursuz olup hükme esas alınan kusur oranının kendilerince kabulünün mümkün olmadığını, hesaplamaya esas alınan ücret miktarının davacıların murisinin ve davacı … gerçek ücretinin kat be kat üzerinde olduğunu, davacıların murisinin gerçek ücreti belli iken varsayımsal bir emsal ücret bildirimi üzerinden hesaplama yapılması ve bu hesaplamaya göre hüküm tesisinin hatalı olduğunu, davacı eş için belirlenen yeniden evlenme olasılığına hatalı olup kabul edilmesinin mümkün olmadığını, davacı … hakkında tespit edilen %35 maluliyet oranının hatalı olduğunu, hüküm altına alınan manevi tazminat miktarının fahiş olduğunu belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı …A.Ş. Vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; poliçe teminat limitlerinin gözetilmediğini, … plakalı aracın kaza anında geçerli bir kasko poliçesi bulunmadığından müvekkili şirket nezdindeki İMM poliçesinin devreye girmeyeceğinin gözetilmediğini, müvekkili şirket nezdindeki poliçenin ihtiyari mali mesuliyet poliçesi olduğunu ve söz konusu aracın kaza anında geçerli bir kasko poliçesinin bulunmadığı açık olmakla bu bakımdan hatalı kararın kaldırılması gerektiğini belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, ölümlü ve yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.Davanın dayanağını oluşturan olay, ölümlü bir trafik kazasıdır. KTK’nın 109/2.maddesine göre “Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar.Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zaman aşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu süre, maddi tazminat talepleri için de geçerlidir.” Dava konusu kaza tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK’nın 85/1 ve 66/1-d maddelerine göre, ceza dava zamanaşımı 15 yıldır. Kaza tarihi olan 01/07/2013 tarihi ile ıslah tarihi olan 12/12/2018 tarihi dikkate alındığında 15 yıllık ceza dava zamanaşımının dolmadığından davalı … San. ve Tic. A.Ş. vekilinin zamanaşımına yönelik istinaf itirazı yerinde değildir. Somut uyuşmazlıkta Adli Tıp Kurumu 3.İhtisas Kurulundan alınan 23/11/2016 tarihli tarihli maluliyet raporunda, kaza tarihine göre uygulanması gereken Sosyal Güvenlik Kurumu Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri esas alınarak davacı … dava konusu edilen trafik kazasına bağlı olarak oluşan yaralanmanın maluliyet oluşturup oluşturmadığı konusunda illiyet bağını da ortaya şekilde yapılan değerlendirmeye göre davacının meslekte kazanma gücünü % 35 oranında kaybettiği, iyileşme süresinin (geçici iş göremezlik) 9 aya kadar uzayabileceği tespit edilerek bildirilmiştir. İlk Derece Mahkemesince hükme esas alınan maluliyet raporunun davacı … maluliyet oranının tespiti açısından kaza ile yaralanma arasındaki illiyet bağı da açıklanarak kaza tarihi itibari ile yürürlükte bulunan Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde düzenlenmiş olmasına göre bu yöne değinen istinaf itirazları yerinde değildir. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 111/2. maddesindeki yetersizlik iddiasında bulunduğu gözetilmek suretiyle tazminat hesabının yapılması gerektiği açıktır. Zarar sorumlusu davalı tarafından ödenen bedellerin ödeme tarihi itibariyle yeterli olup olmadığının belirlenmesi için öncelikle, ödeme tarihindeki verilere göre tazminat hesabının yapılması ve hesaplanan bu bedel ile davalı tarafından ödenen bedel arasında fahiş fark olup olmadığının saptanması; fahiş fark tespitinin yapılması halinde, hesap tarihindeki verilere göre hesaplanacak tazminattan, zarar ve yararın denkleştirilmesi ilkesi gereğince, davadan önce davalının ödediği bedellerin yasal faiziyle güncellenmiş değerleri düşülerek sonuç tazminatın belirlenmesi gerekir.
Mahkemenin hükme esas aldığı bilirkişi raporunda, anılan biçimde hesaplama yapılmış olduğu görülmekle davacı vekilinin bu yöne değinen istinaf başvurusu yerinde değildir. Mahkemece hükme esas alınan aktüer bilirkişi raporunda davacı … yeniden evlenme olasılığının AYİM kriterlerine göre doğru hesaplandığı görülmekle eşin evlenme ihtimaline; Dava dilekçesinde davacı … için maddi tazminata ilişkin usulüne uygun bir şekilde açılmış bir dava bulunmadığından … hakkında maddi tazminata ilişkin hüküm kurumamış olmasına; Dava dilekçesi ekinde davalı HDİ sigortaya yapılan ihbar başvuru evrakları sunulmadığından bu davalı yönünden faizin başlangıç tarihinin dava tarihi olarak, diğer davalı … yönünden ödeme tarihinden itibaren faize karar verilmesine değinen istinaf itirazları yerinde görülmemiştir. İlk Derece Mahkemesince tazminata konu trafik kazasında kusur durumunun ve oranlarının tespiti yönünden bilirkişi incelemesi yapılmamış; mahkeme gerekçesinde Tekirdağ 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/128 Esas sayılı dosyasında davalı sürücünün cezalandırılmasına karar verildiği ve kararın Yargıtay 12. Ceza Dairesinin 27/12/2016 tarihli kararı ile onanmasına karar verildiği açıklanmıştır. Ancak gerekçede kusur ve davalı işleten vekilinin kusura ilişkin itirazları hakkında değerlendirme yapılarak tartışılmadan, dayanılan ceza dosyası da dosya içerisine alınmadan karar verilmesi doğru olmamıştır. Destekten yoksunluk zararının hesabında müteveffanın gelirinin belirlenmesi ve çalışma gücü kaybı zararının hesabında yaralanan veya malul olanın gelirinin belirlenmesi tazminatın doğru tespitinde önemli bir yer tutmaktadır. Desteğin ve malul kalanın kaza tarihi itibariyle mesleği ve geliri tespit edilmelidir. Kişinin herhangi bir işi yoksa, desteğin geliri asgari ücret kabul edilerek, raporun hazırlandığı tarihteki net asgari ücret üzerinden hesaplama yapılacaktır. Eğer desteğin, malul kalanın gelirinin asgari ücret üzerinde olduğu, bir başka anlatımla herhangi bir iş yerinde çalıştığı ya da bir meslek icra ettiği ve asgari ücret üzerinde bir gelir elde edildiği iddia ediliyorsa bunun ispat edilmesi gerekir. Davacılar vekili desteğin tekstil sektöründe triko operatörü ve malul kalan davacı … tekstil sektöründe makinacı olarak çalıştıkları iddia etmiş ise aldıkları ücrete ilişkin bir açıklama yapmamıştır. Dosya kapsamına desteğin ve davacı Serpil’in SGK’dan ücret ve gelirlerini gösterir tüm belgeler getirtilmiştir. Davacı … kaza tarihi itibariyle çalışma kaydının bulunduğu, desteğin SGK kaydında en son Şubat 2013 tarihi itibariyle çalışma kaydının bulunduğu görülmektedir. Kişi belirli bir iş yerine bağlı olmaksızın belirli bir meslek icra eden kişilerden ise SGK kayıtları olup olmadığı da araştırılarak ekonomik ve sosyal durumu ile ilgili zabıta araştırması yanında o meslek odasından o mesleği icra edenlerin kaza tarihi itibarı ile ortalama ücretleri sorulmalıdır.Yargıtay’ın yerleşmiş içtihatlarına göre, desteğin ölüm tarihindeki gelir durumunun ve malul olan davacının kaza tarihi itibariyle gelir durumunun davacı tarafça kanıtlanması gerekir. Bunun kanıtlanmaması halinde ise maddi destek tazminatının hesabında asgari ücretin esas alınacağı kabul edilmektedir. Sadece tanık beyanları ile kazanç tespiti mümkün olmayıp bunun bir takım belge ve kayıtlarla desteklenmesi gerekmektedir.Kişi belirli bir iş yerine bağlı olmaksızın belirli bir meslek icra eden kişilerden ise SGK kayıtları olup olmadığı da araştırılarak ekonomik ve sosyal durumu ile ilgili zabıta araştırması yanında o meslek odasından o mesleği icra edenlerin kaza tarihi itibarı ile ortalama ücretleri sorulmalıdır (Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2018/910 Esas ve 2019/12325 Karar sayılı ilamı).Somut olayda, SGK kayıtları incelenmeksizin, esnaf odası cevabına göre desteğin ve davacı Serpil’in gelir durumunun tespit edilerek tazminat hesaplanması doğru olmamıştır.Davalı sigorta şirketi tarafından dosya kapsamına sunulan İhtiyari Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesinin incelenmesinde davalı işleten şirket ile 01/04/2013-01/04/2014 tarihlerini kapsayan 284 aracı kapsayacak şekilde düzenlendiği, poliçenin geçerli olduğu vade içerisinde yürürlükte kasko poliçesinin olması koşulu ile geçerli olacağının düzenlendiği görülmektedir. İlk derece mahkemesi tarafından dosya kapsamın davalı sigorta şirketinin sigorta işlem dosyası celp edilmeden, kazanın çok taraflı olması nedeni ile kaza nedeni ile ödeme belgeleri, kazaya konu aracın kaza tarihini kapsayan kasko poliçesi olup olmadığı araştırılmadan, davalı sigorta şirketi kasko poliçesi düzenlendiği kabul edilerek sorumlu tutulması doğru olmamıştır.Davaya konu trafik kazasına sebep olan davalı … şirketine trafik sigortalı … plakalı davalı şirket adına kayıtlı araca tır vasfında ticari niteliktedir. Bu nedenle İlk Derece Mahkemesince temerrüt faizi olarak hükmedilecek faiz türünün avans faizi olması gerekirken yasal faize hükmedilmesi de doğru olmamıştır.Manevi tazminata ilişkin istinaf itirazı bakımından değerlendirme yapıldığında; yukarıda açıklandığı üzere kusur raporu alınması gerektiğinden alınacak kusur raporu sonucuna göre kazanın oluş şekli, kusur durumu, olay tarihi, tarafların mali ve sosyal durumları, … yaralanması nedeniyle manevi tazminat talebi bakımından maluliyet oranı, iyileşme süresi ile manevi tazminatın belirlenmesine ilişkin ilkeler birlikte değerlendirilerek somut olaya uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerektiğinden bu yöndeki istinaf itirazınında kabulüne karar verilmiştir. Açıklanan nedenlerle, davacılar vekili, davalı …San. ve Tic. A.Ş. vekili ile davalı … A.Ş. vekilinin istinaf başvurularının kısmen kabulü ile HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :1- Davacılar vekili, davalı … San. ve Tic. A.Ş. vekili ile davalı … A.Ş. vekilinin istinaf başvurularının kısmen KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,3-İstinaf karar harcının istek halinde İlk Derece Mahkemesince yatırana iadesine,4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5- Davacılar, davalı …. San. ve Tic. A.Ş. ile davalı … A.Ş. tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,6-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.22/12/2020