Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2019/2260 E. 2021/1994 K. 23.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2019/2260
KARAR NO: 2021/1994
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 07/02/2017
NUMARASI: 2015/235 Esas – 2017/115 Karar
DAVA: Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 23/11/2021
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının … plakalı aracın maliki olduğunu, davalının aracının davacı tarafından 09/03/2012 tarihinde 50664859 sayılı 2009 Trafik/artı Trafik poliçesi ile sigortalandığını, davalının alkollü olarak aracı ile 13/02/2013 tarihinde kırmızı ışıkta bekleyen dava dışı … idaresindeki … plakalı araca arkadan çarptığını, çarpmanın etkisiyle … plakalı aracında önünde duran … idaresindeki … plakalı araca çarparak maddi hasarlı ve yaralanması trafik kazasının meydana geldiğini, hasar miktarının ekspertiz raporu ile hesaplandığını, meydana gelen zararın davacı tarafından önce 5.313,00 TL ve daha sonra 242,00 TL olmak üzere toplam 5.555,00 TL olarak … Sigorta AŞ ye ödendiğini, davacının ödemek zorunda kaldığı 5.313,00 TL ye ilişkin olarak İstanbul Anadolu … icra Md. … E. sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalının ödeme emrine 20/02/2014 tarihinde itiraz ettiğini belirterek davanın kabulünü, alacağın ödeme gününden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dileçesi vermemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Davanın 5.555,00 TL üzerinden KABULÜNE, bu tutarın 5.313,00 TL sine 26/06/2013 tarihinden itibaren, 242,00 TL sine ödeme tarihi olan 27/06/2014 tarihinden itibaren 3095 sayılı kanun 2/2 md. uyarınca ticari avans faizi yürütülmesine ” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı … istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davalı … istinaf başvuru dilekçesinde özetle; olay sonrası yapılan alkol tespitinde 0,54 promil alkollü olduğunun saptandığı, özel araç sürücülerinin 0,50 promile kadar alkollü olmalarının idari anlamda dahi kabahat teşkil etmediğini, bu Konu ile ilgili açılan ceza davasında beraat ettiğini ve daha evvel diğer mahkemelerde açılan davalar sonunda da davacı tarafın taleplerinin reddine karar verildiğini, emsal kararların da dilekçe ekinde olduğunu belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle sigorta şirketi tarafından ödenen hasar bedelinin istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. HMK’nın 1.maddesine göre göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir. HMK’nın 114/1-c bendi ile mahkemenin görevli olması dava şartı olarak kabul edilmiş olup 115/1. maddesine göre de mahkeme dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Davacı sigortacı, ZMMS kapsamında sigortalı aracın kusuru ile sebebiyet verdiği kazada hasar gören araç için tazminat ödedikten sonra dava dışı sürücünün alkollü olması nedeniyle zararın poliçe kapsamında olmadığını iddia ederek kendi sigortacısı olduğunu iddia ettiği davalıya karşı eldeki davayı açmıştır. 28.11.2013 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun (TKHK) 2. maddesinde Kanunun kapsamı “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanunun “tanımlar” başlıklı 3. maddesinin (l) bendinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukukî işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için Kanunun amacı içerisinde yukarıda tanımı verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukukî işlemin olması gerekir. 6502 sayılı TKHK’nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevlidir. Somut olayda, davacı sigorta şirketine ZMMS sigortası bulunan aracın karıştığı kaza sebebi ile dava dışı 3. kişilere ödenen tazminatın aracı kullanan sürücünün alkollü olması sebebi ile rücuen tahsiline karar verilmesi talep edilmektedir. Sigortalı araç hususi nitelikte araçtır. Bu durumda davalı sigortalı, 6502 sayılı Kanun’un 3.maddesinin k bendi kapsamında tüketici; sigortalı ile davacı arasındaki sigorta sözleşmesi ise aynı Kanun’un 3.maddesinin l bendi gereğince tüketici işlemidir. Bu durumda uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle, Tüketici Mahkemesine görevsizlik kararı verilmesi gerekirken bu husus göz ardı edilerek yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olduğundan davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a/3. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda belirtilen esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesinin kararının HMK’nın 353/1-a/3. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 2-Dosyanın, yukarıda belirtildiği şekilde işlem yapılarak yeniden görülmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 3-İstinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesince yatırana iadesine, 4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti tayinine yer olmadığına, 5-İstinaf talep eden tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın iadesine, 6-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin mahkemece yeniden yapılacak yargılamada verilecek kararda dikkate alınmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.23/11/2021