Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2019/2170 E. 2021/1706 K. 14.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2019/2170
KARAR NO: 2021/1706
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 13/03/2019
NUMARASI: 2018/100 Esas – 2019/205 Karar
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
KARAR TARİHİ: 14/10/2021
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı sigorta şirketine … numaralı Zorunlu Mali Mesuliyet poliçesi ile sigortalı olan … plakalı motosiklet, 23.05.2015 tarihinde, sürücü … sevk ve idaresindeyken, sürücünün aracın hakimiyetini kaybetmesi neticesinde devrilmesi sonucunda motosiklette yolcu olarak bulunan … yoldan geçmekte olan … plakalı aracın altında kalarak vefat ettiğini, müvekkillerin yaşadığı acı ve üzüntünün telafisi mümkün olmamakla birlikte hakkaniyet ilkesi gereği mahrum kaldıkları desteğin zararının telafisinin gerektiğini, faizin başlangıç tarihi belirtilen üzere olay tarihinden itibaren hesaplanması gerektiğini, aksi düşünce oluşması halinde ise davalı şirkete müraacat edildiği tarihten 8 iş günü sonrasından faizin başlatılması gerektiğini, baba … için 1.000,00-TL anne … için 1.000,00-TL olmak üzere toplam 2.000,00-TL destekten yoksunluk tazminatının olay tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalı sigorta şirketinden tahsilini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin de davalı sigorta şirketin yüklenmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; poliçeden dolayı sorumluluğun sigorta kusura oranında olmak üzere, bedeni zararlarda poliçe belirtilen azami oranı ile sınırlı olduğunu, teminat limitini bildirmeleri davayı kabul anlamında olmadığını, davaya konu olayla iligli SGK tarafından herhangi bir ödemenin yapılıp yapılmadığının sorulması gerekmekte olduğunu, desteğin müterafik kusuru tazminatın tayininde dikkat alınması gerektiğini, mütevveffanın ölümü nedeniyle davacılara intika eden taşınmaz vb gelir getiren edinimler olduysa bunlar araştırılmalı ve sebepsiz zenginleşme hükümlerine istinaden bunların değerleri düşüldükten sonra eğer belgelendirilebilen zarar ve kayıplar varsa bunların talep edilebileceğini, bunun dışında davacının ekonomik durumu ile mensubu olduğu sosyal güvenlik kurumu varsa tedavi giderlerinin ve ölüme bağlı diğer zararların bu kurumca karşılanıp karşılanmadığı araştırılmalı ve bu hususlar netleştiğinde ayrıca husumet yönünden de inceleme yapılarak bu istenlien tazminatlar niteliklerine göre ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiğini, müvekkil şirket aleyhine açılmış usul, yasa ve içtihatlara aykırı, haksız ve yersiz davanın reddini, tüm delillerin toplanmasına takiben Adli Tıp Kurumu ve Trafik İhtisas Dairesi tarafından kusur tespitinin yapılmasından sonra müvekkil şirkete sigortalı aracın kusurlu bulunması durumunda yine aktüer sıfatına sahip bir bilirkişi kanalı ile destekten yoksun kalma tazminatının hesaplanmasını, müvekkili şirket temerrüde düşmediğinden dava tarihinden itibaren yasa faize hükmedilmesini, müvekkili şirket dava açılmasına sebebiyet vermediği için yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini, talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Davanın KABULÜ ile, A-Davacı … yararına 54.725,74-TL’nin 18/06/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, B-Davacı … yararına 53.524,83-TL’nin 18/06/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine ” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı … Sigorta A.ş vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davalı … Sigorta A.Ş. vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; bilirkişi raporunda BAM’ın bozma kararında belirtildiği hususların değerlendirilmediği, aynı gerekçelerle hüküm kurulduğu, SGK Başkanlığından işbu kaza dolayısıyla davacıya rücuya tabi herhangi bir gelir bağlanıp bağlanmadığının sorularak gelecek cevaba göre rücuya tabi bir gelir bağlanmışsa hesaplanan tazminat miktarından rücuya tabi bağlanan gelir miktarının düşülmesi gerektiğini, bilirkişi raporunda müteveffanın kusurunun değerlendirilmediğini, sigorta şirketine karşı ileri sürülen tazminattan müterafik kusur nedeniyle indirim yapılması gerektiğini, davacının yolcu konumunda olduğunu, hatır taşımacılığı indirimi yapılması gerektiğini, bilirkişinin anne ve baba için 8 yıl için uyguladığı yüzde ellilik hesaplamanın genel uygulamanın dışında olduğunu, yüzde ellilik hesaplamanın yalnızca müteveffanın bekar kalacağı askerlik 2 yıl ve askerlik sonrası 2 yıl olmak üzere toplam 4 yıl için yapılması gerektiğini, askerlik döneminin destek süresinden çıkarılması gerektiğini, müteveffanın malvarlığı araştırılarak bunların değerlerinin de dikkate alınması gerekmekte olduğun, uzman olmayan bilirkişiler tarafından kusur tespiti yapıldığını, yazılı talepleri reddedilerek kurulan hükmün kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, ölümlü trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Dairemiz 2017/1138 Esas 2018/546 karar sayılı kararı doğrultusunda SGK ya müzekkere yazıldığı davacılara davaya konu trafik kazasından kaynaklı rücuya tabi gelir bağlanmadığının tespit edildiği , yine hükme esas alınan bilirkişi raporunda desteğin askerlik süresinin destek süresinden düşülmüş olduğu görülmekle bu yöne değinen istinaf başvurusu yerinde değildir. Mahkemece alınan kusur raporunda meydana gelen kazada … plakalı motorsiklet kullanan dava dışı sürücü …’un %100 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Desteğin … plakalı sigortalı motorsiklette yolcu konumunda bulunduğu dosya kapsamından anlaşılmakla kusurun tespiti yolcu olan destek için sonuca etkili etkili değildir. Kaldı ki hükme esas alınan kusur bilirkişi raporunun dosyadaki bilgi ve belgelere, ceza dosyası kapsamında alınan ATK trafik ihtisas Dairesi raporuna uygun, gerekçeli ve denetlenebilir olduğu kanaatine varıldığından, bu rapora itibar edilerek karar verilmiş olmasında, usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından davalının kusura yönelik istinaf itirazı yerinde değildir. Kazaya ilişkin tutulan trafik kazası tespit tutanağında desteğin kask takmadığına ilişkin bir saptama bulunmadığı gibi aksinin davalı tarafça da ispat edilememiş olması nedeniyle müterafik kusura yönelik istinaf itirazının; Davalı tarafça hatır taşıması iddiasının cevap dilekçesinde ileri sürülmemesine göre hatır taşıması indirimi yapılması gerektiği yönündeki istinaf itirazının yerinde olmadığı değerlendirilmiştir. Hükme esas alınan aktüerya bilirkişi raporundaki hesaplama yöntemlerinin desteğin muhtemel evlenme yaşına ilişkin değerlendirmelerin dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli olduğu görülmekle bu yöne değinen istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Bu nedenlerle; davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davalı vekilinin yukarıda esas ve karar numarası yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı yapmış olduğu istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 7.394,59 TL harçtan peşin alınan 1.893,05 TL harcın mahsubu ile bakiye 5.501,54 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına, 3-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, 4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.14/10/2021