Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2019/2026 E. 2021/1787 K. 26.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2019/2026
KARAR NO: 2021/1787
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 26/03/2019
NUMARASI: 2016/133 Esas – 2019/288 Karar
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
KARAR TARİHİ: 26/10/2021
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 24.08.2008 tarihinde … plakalı motosiklet sürücüsü …’ın İstanbul istikametinden Şile istikametine seyir halinde iken Meşrutiyet Köyü kavşağında emniyet şeridinden normal şeride geçmesi sırasında aynı şeritte arkasından gelmekte olan … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın arkadan çarpması neticesinde maddi hasarlı ve yaralanmalı trafik kazası meydana geldiğini, kazada davacının ağır yaralandığını, araçta yolcu konumunda olan davacının olayda bir kusuru bulunmadığını, sürücülerin kusurlu olduklarını, başvuru üzerine … tarafından 33.107,00 TL, diğer davalı şirket tarafından ise 33.000,00 TL ödeme yapıldığını, yapılan ödemelerin hak edilen miktardan çok düşük olduğunu belirterek 6100 sayılı Yasanın 107.maddesine göre toplanacak delillere göre belirlenecek kusur ve hesap raporları ile tazminat tutarı belli olduktan sonra harcı yatırılmak suretiyle, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, 1.000,00 TL maluliyet tazminatının davalılardan kusurları oranında davacının davalılara başvurduğu tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan sigorta poliçesi limiti ile sınırlı kalmak üzere tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; … Yönetmeliği’nin 15.maddesi uyarınca davacıya yapılan ödeme ile davalının borçtan ve yükümlülükten kurtulduğunu, davacının imzaladığı ibranamenin geçerli olduğunu, 20.20.2014 tarihinde yapılan 33.107,00 TL maluliyet tazminatı ödemesi kapsamında davacının imzaladığı ibraname ile kurumun sorumluluğunun ortadan kalktığını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla, ancak ödeme tarihinden itibaren yasal temerrüt faizi işletilebileceğini belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … Sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; sigortacının, sigortalısının kusuru oranında zarardan sorumlu olduğunu, öncelikle kusur oranının tespiti gerektiğini, kusurun ATK Trafik İhtisas Dairesi tarafından tespiti gerektiğini, kazada bedeni zarara uğrayan başvuru sahibine … no.lu hasar dosyası açıldığını ve iletilen evraklar kapsamında aktüer hesaplamasında belirlenen tazminat tutarları olan 33.107,00 TL’nin 31.01.2014 tarihinde ödendiğini, poliçe teminatlarının azami limiti ifade ettiğini, teminatın aşılamayacağını ve mükerrer ödemenin düşünülemeyeceğini, ödeme ile davalı şirketin başkaca bir sorumluluğu kalmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “1-Davacının davalılardan … Sigorta A.Ş ye yönelik açmış olduğu maddi tazminat davasının reddine, 2-Davacının davalılardan … yönelik açmış olduğu maddi tazminat davasının kabulüne, dava ve ıslah dilekçesine göre; 4.796,59 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 18.093,05 TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam: 22.889,64 TL tazminatın 22/02/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı … vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Davacının sürücü belgesi olmadan araç kullanmasının, ehil olmadığı için kazanın meydana gelmesi ihtimalini artırdığını, trafik kazasının meydana gelmesine de sebebiyet verildiğini ve ortaya çıkabilecek zararı öngördüğü anlamına geldiğini, hesaplanacak tazminattan müterafik kusur ve hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini, hükmün indirim yapılmadan kurulmuş olmasının hatalı olduğunu belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Dosya kapsamından, 24.08.2008 günü saat 17:30 sıralarında İstanbul Şile ilçesi Şile yolu 47. Km’de sürücü … yönetimindeki … plakalı motosikletiyle seyrederken aynı yönde arkasında seyreden sürücü … yönetimindeki … plakalı … marka aracıyla çarpması sonucu kazanın meydana geldiği, bu kazada motosiklet sürücüsü ve yolcusu olan davacı …’in yaralanması nedeniyle, davadan önce davalılarca yapılan ödemenin eksik olduğundan bakiye tazminatın kusurları oranında talep edildiği anlaşılmıştır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda; davacının … plakalı motosiklette yolcu olduğundan ve yolculuğu sırasında koruma başlığı (kask) takması gerekirken takmadığından olayda yaralanmasında % 25 oranında mütereafik kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca kaza tespit tutanağında motosiklet sürücüsünün ehliyetsiz olduğu yazılıdır. Davacının yaralanmasının sol perenoel sinir arızası olup kask takmamasının (kaldı ki bu yönde dosyada bilgi belge mevcut değildir) yaralanma bölgesine etkisi olamayacağı ve yolcu konumunda olan davacının kusurundan söz edilemeyeği bir arada düşünüldüğünde, ehliyetsiz sürücünün aracına binmesi nedeniyle müterafik kusurlu olduğu ve buna göre hesaplama yapıldığından davalı … vekilinin müterafik kusura ilişkin itirazı yerinde değildir. Hatır taşıması bir kimseyi ücretsiz olarak ve bir karşılık almadan ve bir yararı bulunmadan taşıma halidir. Yani hatır için taşımada taşımanın karşılıksız olması veya alınan karşılığın önemsiz olması gerekir. Taşıma, işletenin veya sürücünün değil taşınanın yararına olmalıdır. Davalı … vekili cevap dilekçesinde hatır taşıması savunmasında bulunduğu ve kaza ile ilgili soruşturma dosyasındaki ifade tutanaklarından motosiklet sürücüsü ve davacının işyerinden arkadaş oldukları ve kaza günü fabrikadan çıkıp Şile’ye giderken kazanın meydana geldiği ancak taşımanın davacı yararına olup olmadığının dosya kapsamı ile anlaşılamadığı gibi istinaf eden davalı tarafça bu konuda delil sunulmadığından, Mahkemece bu nedenle indirim yapılmamış olmasında usul ve yasaya aykırılık görülmemiştir. Bu nedenlerle; davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davalı … vekilinin yukarıda esas ve karar numarası yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı yapmış olduğu istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 1.563,59 TL harçtan peşin alınan 390,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.172,69 TL harcın davalı …’ndan tahsili ile Hazineye irat kaydına, 3-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, 4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.26/10/2021