Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2019/1935 E. 2021/1614 K. 07.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2019/1935
KARAR NO: 2021/1614
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 09/04/2019
NUMARASI: 2018/501 Esas – 2019/375 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 07/10/2021
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; sürücüsü …’nın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın sürücü … sevk ve idaresindeki müvekkili şirkete ait … plakalı araca çarptığını, çarpmanın etkisiyle savrulan … plakalı araç köprü altındaki ayrımında park halinde bulunan … plakalı araca çarptığını, bu araç da yine park halinde bulunan … plakalı sayılı araca çarptığını, söz konusu kazanın oluşumunda sürücü …, … ve … plakalı araçların hatalı parkta olduklarından dolayı kusurlu olduğunu, sürücü … ise kural yapmamış olduğu tespit edildiğini, davalı şirket tarafından sigortalı … adına olan poliçe kapsamında müvekkili şirkete % 25 kusur oranına karşılık gelen 14.582,25 TL ödediklerini, ödemeler mahsup edildikten sonra kalan 31.000,00 TL için İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi yapıldığını, davalı şirketinin borca itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali ve takibin devamına davalının % 20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının talebi üzerine müvekkili sigorta şirketi nezdinde 14.04.2017 tarihli kaza nedeniyle hasar dosyası açıldığını, müvekkili şirket tarafından davacı asile mutabakatname ve ibraname karşılığında sigortalı aracın kusuru oranında 53,253.25 TL araç hasar tazminatı ödendiğini, yapılan ödemeler düşüldükten sonra … plakalı araç için 32.500,00 TL teminatlarının kaldığını, müvekkili sigorta şirketi kalan bu teminat tutarı ile sigortalı araç sürücüsünün kusur oranında ve zarar nispetinde olduğunu, dava konusu olayın gerçekleşmesi bakımında sigortalının kusuru bulunmadığını belirterek davanın reddine ve davacının % 20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “1-Davalının İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin, -17.417,75 TL … plakalı araç sorumluluğu; -1.010,23 TL işlemiş faiz; -13.582,25 TL … plakalı araç sorumluluğu; -787,77 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 32.798,00 TL üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, 2-Davacı tarafın inkar tazminat talebinin reddine, 3-Davalı tarafın kötü niyet tazminat talebinin reddine ” karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; İcra inkar tazminatı konusunda kararın usul ve yasaya aykırı olduğu, 33.637,12 TL üzerinden davalarının açılmış olduğu, bilirkişi raporunda da bu talebin bire bir doğru olduğu tespit edildiğinden icra inkar tazminatına da hükmedilmesi gerektiği, icra takip dosyasına dayanak oluşturdukları Sigorta Tahkim Komisyonu kararında da alacak miktarlarının sarih bir şekilde belli iken, davalı tarafın haksız ve kötü niyetli bir şekilde itiraz etmesi sonucu icra takibi durmuş olduğunu, alacak miktarının belli olmasına rağmen dosyadaki tüm alacaklarına ve faizine itiraz edilmesinin iyi niyetli bir tutum olmadığın belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere yapılan inceleme sonucunda: Davacı tarafından talep edilen tazminat miktarı likit (muayyen, belirli) olmayıp, gerçek zarar miktarının tespiti ile davacının davalı tarafa rücusu için gerekli şartların oluşup oluşmadığının saptanması, yargılama ve bilirkişi incelemesi yaptırılmasını gerektirmektedir. Bu nedenle, İlk Derece Mahkemesince icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davacı vekilinin yukarıda esas ve karar numarası yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı yapmış olduğu istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına, 3-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, 4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.07/10/2021