Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2019/1606 E. 2021/1179 K. 18.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2019/1606
KARAR NO: 2021/1179
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 13/11/2018
NUMARASI: 2015/1137 Esas – 2018/1091 Karar
DAVA: Tazminat (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 18/06/2021
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; 11.09.2015 tarihinde davalılardan …in sevk ve idaresindeki, diğer davalı … adına kayıtlı ve diğer davalıya ZMMS poliçesi ile sigortalı olan … plakalı tırın dorsesinde bulunan çelik saç yüklerinin E5 yolu üzerine döktüğünü, E5 te seyir halinde bulunan davacıya ait … plakalı aracın üzerine döküldüğünü, müvekkilinin ve aracın hasar gördüğünü, aracın hurdasının davacıda kaldığını, 150,00 TL çekici ve 70,00 TL de otopark ücretini ve fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydı ile araçta meydana gelen hasar nedeniyle 15.000,00 TL maddi tazminatın olay tarihinden yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talepetmiştir. Davalı … Sigorta AŞ. vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete sigortalı aracın, 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu 65/1-h maddesi gereğince (Aracının Yükün karayoluna değecek, düşecek, dökülecek, saçılacak, sızacak, akacak, kayacak, gürültü çıkaracak şekilde yüklenmesi,) kusurlu kabul edilmişse de, bu tespitin gerçeği yansıtmadığı, dosyanın kusur yönünden bir bilirkişi incelemesi yaptırılarak öncelikle kazadaki kusur oranlarının kesinleştirilmesini talep ettiklerini, davayı kabul anlamına gelmemek üzere, davacının dava konusu kazada hasar gören aracının pert işlemi görebilmesi için hurda tescil belgesi veya trafikten çekme belgesi sunulması gerektiğini, otopark ve çekici giderlerinin poliçe teminatı dışında kaldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, ” Davanın kabulü ile; 15.915,00 TL ‘nin davalı … ve …’ten 11/09/2015 tarihinden itibaren, davalı … bakımından ise Poliçe Limiti ile sınırlı olmak üzere dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı … vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; mahkemece yazılan gerekeçeli kararın ilk sayfasının ilk paragrafında davacı tarafın 20.000,00 TL maddi ve 200.000,00 TL manevi tazminat talepli dava açtıklarını belirterek davacı tarafın taleplerini karar metnine geçtiğini ancak kabul anlamına gelmemek ile beraber davacı tarafın taleplerinin sadece maddi 15.915.00 TL kısmı kabul ile sonuçlandığını, davacının diğer talepleri yönünden red kararı verilmesi ve red vekalet ücreti doğması ve diğer harç ve masraflar yönünden kabul ve red oranlarına göre hesaplama yapılması gerekirken bu sefer bu masrafların davalılar üzerinde kaldığını, bilirkişi raporunda 150,00 TL çekiçi, 70,00 TL otopark ücreti vermiş ise de bunu kabul etmediklerini çünkü belgelerin olmadığı gibi dosyada süresinde verilen cevap dilekçelerinde belirtmelerine rağmen emsal ücret araştırması yapılmadan ilgili şoförler cemiyetinden veya ilgili meslek odasından sorulmadan rapor tanziminin eksik olduğunu, hasar tespiti usulune uygun yapılmadığını bu konudaki itirazlarının dikkate alınmadığını belirterek istinaf talep etmiştir. Dava, maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 281. maddesinde tarafların, bilirkişi raporunun, kendilerine tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, raporda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilecekleri hüküm altına alınmıştır. HMK’nun 357/1. maddesi uyarınca, Bölge Adliye Mahkemesince re’sen göz önünde tutulacaklar dışında, İlk Derece Mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunmalar dinlenemez, yeni delillere dayanılamaz. Dosya kapsamından mahkemenin hükme esas aldığı 10/09/2018 tarihli hesap bilirkişi raporu davalı … vekiline 24/09/2018 tarihinde usulüne uygun tebliğ edilmiş olup davalı tarafça raporun tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde rapora itiraz edilmemiştir. Bu haliyle HMK’nın 357/1 maddesi çerçevesinde davalı tarafça bilirkişi raporuna süresinde itiraz edilmediğinden rapordaki değerlendirme davacı taraf için usulü kazanılmış hak oluşturduğundan bu hususa ilişkin istinaf itirazı yerinde görülmemiştir. Kaldı ki, hükme esas alınan raporda çekici ücreti ile otopark ücreti hesaplanmadığı ıslah dilekçesinde de yer almadığı ve bu yönde hüküm kurulmadığı görülmüştür. Mahkemenin gerekçeli kararın dava dilekçesi özetinde, maluliyet tazminatından da söz edilmiş ise de dava dilekçesinde bu yönde talep bulunmadığı ön inceleme duruşmasında da böyle bir uyuşmazlık saptanmadığı gibi dava dilekçesini açıklamak üzere verilen dilekçede sehven dilekçenin verildiğinin tutanağa yazıldığı, maluliyet tazminatı talebinin birleştirilmek üzere gelen dosya talep ve konusu olduğu, birleştirme talebinin reddine karar verildiği görülmekle davalı vekili yararına vekalet ücretine hükmedilemeyeği davanın kabulüne karar verildiği görülmekle bu yöndeki istinaf itirazı da yerinde değildir. Bu durumda mahkemenin gerekçeli kararının dava dilekçesi özeti hatalı olduğu anlaşılmakla eleştiri konusu yapılmakla yetinilmiştir. Bu nedenlerle; davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davalı … vekilinin yukarıda esas ve karar numarası yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı yapmış olduğu istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 1.087,15 TL harçtan peşin alınan 275,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 812,15 TL harcın davalı …’ten tahsili ile Hazineye irat kaydına, 3-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, 4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.18/06/2021