Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2019/1377 E. 2021/881 K. 20.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2019/1377
KARAR NO: 2021/881
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 06/12/2018
NUMARASI: 2017/976 Esas 2018/1151 Karar
DAVA: Sigorta (Kaza Sigortası Kaynaklı)
KARAR TARİHİ: 20/05/2021
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin … plaka kayıt maliki bulunduğu ve davalı kaza tarihini kapsayan … Sigorta A.Ş.’ye sigortalı bulunan … plaka sayılı … model araç 27.08.2017 günü maddi hasarlı trafik kazası yaptığını, araçta tamirat nedeniyle meydana gelen değer kaybı ve müvekkilinin aracı kullanamamasından doğan zararı sigortaca karşılanmadığından davalılardan talep etme zorunluluğu doğduğunu, diğer kayıplar hariç, müvekkilinin aracını 4.469,99 TL tamir ettirdiğini belirterek müvekkilinin aracında gerçekleşen 500,00 TL’lik değer kaybı ile araç 4.469,99 maddi zararının fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen (Davalı … şirketlerinden poliçe kapsamı dahilinde) tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Davacı vekilinin davalı aleyhine açmış olduğu davasının kabulü ile, 4.928 TL nin 27/08/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, ” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı … Sigorta A.Ş. vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davalı … Sigorta A.Ş. vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi tarafından kusur oranı karara yansıtılmadığından hatalı karar oluşturulduğunu, ancak kusur raporu incelendiğinde, davacı aracının asli davalı sigortalı aracın tali kusurlu olduğu tespit edildiğinde ve sorumluluğun tespitinde kusur da dikkate alınacağına göre, zarar tutarından en az %25 tali kusur indirimi yapılmasının gerekliliğinin açık olduğunu, kusur oranına ilişkin itirazlarının kapsamında esasen davacının %100 kusurlu olduğu tarafların kendi aralarında tuttukları tutanak ve beyanları ile sabit olduğunu, maddi zararın yanlış tespit edildiğini, ekspertiz raporunun esas alınması gerektiğini, yargılama gideri de davacının kusuru dikkate alınmadığından müvekkili şirket aleyhine hatalı hesaplandığını belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Mahkemece hükme esas alınan 21/10/2018 tarihli bilirkişi raporunda davalı sürücü …’ın KTK 57/b-2 maddesi gereğince birinci dereceden, davacıya ait araç sürücüsü Medeni Mutlu’nun KTK 52/a,b maddesi gereğince ikinci dereceden kusurlu olduğu belirtilmiş ancak raporun sonuç kısmında davalı sürücü …’ın % 100 kusurlu olduğu belirtilerek rapor içerisinde çelişki yaratılmıştır. Mahkemece kusur yönünden çelişki giderilmeden tam kusur üzerinden karar verilmesi doğru olmamıştır. Aynı bilirkişi raporunda hasar yönünden 19/09/2017 tarihli Sigorta Ekpertiz Raporundaki verilerin kadri maruf olduğu belirtilmiş olup toplam parça bedelinin 2.027,16 TL, toplam işçilik bedelinin 2.027,16 TL, orjinal parça değişiminden dolayı kıymet kazanma tenzili -202,72 TL , parça hurda değeri -21,60 TL olarak toplam hasar değerinin 3.830,00 TL olarak tespit edildiği belirtilmiştir. Ancak bilirkişi tarafından değerlendirilmeye alındığı belirtilen sigorta ekspertiz raporunda ; toplam parça bedelinin 2.027,16 TL, toplam işçilik bedelinin 830 TL olarak toplam hasar değerinin 2.857,16 TL olarak tespit edildiği belirtilmiştir. Bu kapsamda bilirkişi tarafından işçilik bedeli yönünden hangi gerekçe ile 2.027,16 TL olması gerektiği açıklanmadan çelişki yaratılması, İlk Derece Mahkemesince de çelişki içeren bilirkişi raporu esas alınarak karar verilmesi doğru olmamıştır. Açıklanan nedenlerle, davalı …(… Sigorta A.Ş.) vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davalı …(… Sigorta A.Ş.) vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 3-İstinaf karar harcının istek halinde İlk Derece Mahkemesince yatırana iadesine, 4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-Davalı …(… Sigorta A.Ş.) tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,6-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.20/05/2021