Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2019/1352 E. 2019/3655 K. 31.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2019/1352
KARAR NO : 2019/3655
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 20/02/2019
NUMARASI : 2019/184 D.İş Esas 2019/174 D.İş Karar
DAVA : Maddi Tazminat
KARAR TARİHİ: 31/10/2019
Yukarıda yazılı Sigorta Tahkim Komisyonu/İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :Davacı vekili Sigorta Tahkim Komisyonuna başvurusunda özetle; 22.12.2006 tarihinde sigortasız ve tescilsiz aracın karışmış olduğu trafik kazası sonucu müvekkilinin yaralanarak malul kaldığını, davalının 20.961,00 TL ödeme yaptığını, müvekkilinin maluliyet oranının %100 olduğunu, gelişen maluliyet durumunun olduğunu, zamanaşımının kesildiğini, ek tazminat için sigorta şirketine başvuru yapıldığını, ancak ödeme yapılmadığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 100,00 TL sürekli iş göremezlik ve 4.900,00TL geçici bakıcı gideri olmak üzere toplam 5.000,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı sigorta şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; başvurunun zamanaşımına uğradığını, davanın uzamış ceza dava zamanaşımı süresi geçtikten çok sonra açıldığını, KTK’nın 111. maddesi gereği iki yıllık hak düşürücü sürenin dolduğunu, esasa geçilmesi halinde kusur oranlarının tespit edilmesini, kazadan kaynaklı maluliyet oranının tespitini, hesaplamada TRH yaşam tablosunun kullanılmasını talep ettiğini, bakıcı giderinden sorumlu olmadıklarını, avans faiz isteminin haksız olduğunu belirterek başvurunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından: HMK 435/1-c uyarınca tahkim yargılamasının sona erdirilmesine ve dosyanın Sigorta Tahkim Komisyonuna iadesine, başvuranın genel mahkemede dava açmakta muhtariyetine karar verilmiş, karara davacı vekili tarafından itiraz edilmiş, İtiraz Hakem Heyeti davacı vekilinin itirazının reddine karar vermiştir. Bu karar karşı davacı vekilince istinaf edilmiştir.Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davalı tarafından ödeme yapıldıktan sonra müvekkilinin durumunun kötüleştiğini ve omurilik felci olduğunu, sakatlık oranının %100 artarak bakıma muhtaç hale geldiğini, bu nedenle kısmi sakatlık ödemesinin yeterli olmadığını, dosyada zamanaşımı bulunmadığını, Bülent Ecevit Üniversitesi tarafından düzenlenen adli tıp raporu incelendiğinde müvekkilinin idrar inkontinansı ve hemipleji (inme) rahatsızlıklarından dolayı %00 sakat kaldığını ve bakıma muhtaç olduğunun değerlendirildiğini, verilen kararır usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek İtiraz Hakem Heyeti kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava maddi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İHH tarafından verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından 5684 sayılı Yasa’nın 30/15 maddesi uyarınca Hakemlerin sadece dosyada mevcut belgeler üzerinden inceleme yapma yetkisinin bulunduğu, Tahkim Yargılaması kapsamında başvuranın gerek Türkiye gerek Almanya’daki tedavi süreçlerine ilişkin belgelerin temini, değerlendirilmesi, gelişen durum olup olmadığının tespiti yönünden bu kapsamda yargılamaya HMK madde 435/1 (c) uyarınca, dosyadaki mevcut belgelerle esasa yönelik karar vermenin imkansız olması nedeniyle, davacıların genel mahkemelerde dava açma hakları saklı kalmak kaydı ile iadesine karar verilmesi, başvurana tıbbi belgeleri sunmak ve gelişen durum yönünden illiyet bağını açıklayacak şekilde kaza tarihine göre uygulanması gerekli yönetmelik hükümlerine göre maluliyet raporunu sunmak üzere süre verilmemesi doğru olmamıştır. Bu durumda, (yargılamanın tahkim yargılaması olduğu göz önüne alınarak), başvuran vekiline hakem heyeti tarafından süre verilerek başvuranın tedaviye esas belgelerini sunmak ve Üniversite Hastanesinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümünden oluşturulacak aralarında adli tıp uzmanı da bulunan uzman doktor heyetinden, kaza tarihi itibari ile yürürlükte bulunan “Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü ” hükümlerine uygun olarak davacıda var olduğu ileri sürülen yaralanmaya bağlı maluliyetin gelişen durumunun varlığı ve illiyet bağı ile iş göremezlik durum ve oranının ne olduğu irdeler biçimde denetime elverir nitelikte rapor alınıp, sonucuna göre ve gerekir ise tazminat hesabı yapılarak karar verilmesi gerekmektedir.
Belirtilen nedenlerle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca İtiraz Hakem Heyeti kararının kaldırılarak dosyanın Sigorta Tahkim Komisyonuna iadesi için mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası yazılı İtiraz Hakem Heyeti kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA, 2-Dosyanın yeniden değerlendirme yapılıp karar verilmesi için Sigorta Tahkim Komisyonuna iade edilmek üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,3-6728 sayılı Yasa’nın 36. maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin A) Mahkeme Harçları başlıklı bölümünün III- Karar ve ilam harcı başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına,4-Peşin alınan karar harcının İlk Derece Mahkemesince istinaf talep edene iadesine,5-İstinaf başvurusu için davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin, Sigorta Tahkim Komisyonunca verilecek nihai kararda dikkate alınmasına, 6- Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına,7- İstinaf yargılama giderleri için yatırılan gider avansından artan kısmın iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.31/10/2019