Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2019/1293 E. 2021/1017 K. 28.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2019/1293
KARAR NO : 2021/1017
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 18/01/2019
NUMARASI : 2016/1022 Esas – 2019/43 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 28/05/2021
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesi ile; davacı şirkete ZMM sigortalı davalıya ait ve dava dışı ehliyetsiz … tarafından kullanılan … plakalı aracın 27/08/2014 günü seyir halindeyken direksiyon hakimiyetini kaybederek orta refüje çıkıp takla atarak karşı şeritten gelen .. plakalı araçlara çarptığını, kaza tutanağında sürücü … %100 oranında kusurlu bulunduğunu, kazadan sonra davacı şirkete yapılan başvuru sonucu … A.Ş.’ye sigortalı … plakalı araç için sahibine 19/11/2014 tarihinde 12.376,00 TL ödendiğini, davacı şirketin ödediği miktarı davalıya rücu hakkının doğduğunu, davalı aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esasa sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını ancak davalının borca itiraz ettiğinin belirtildiğini ve itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde; kazayı kendisinin yapmadığını, kazayı yapan şahsın … olduğunu, aracın kendisine ait olduğunu, arfacının sigortasının olduğunu, sigorta primlerini ödediğini, prim borunun olmadığını, davacının düzenlediği poliçeye göre 20/05/2014/2015 vadeli 1 yıl süreli trafik sigortasının olduğunu, kazanın da bu dönemde olduğunu, kazadan davacının sorumlu olduğunu, sigorta kapsamına göre borcunun olmadığını, olayın suçlusu ve sorumlusunun kendisi olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “davanın kısmen kabulüne, İstanbul ….İcra Müd. … E sayılı takip dosyasında davalı itirazının 12.376,00-TL asıl alacak olmak üzere toplam 13.750,24-TL üzerinden iptaline, takibin talep gibi devamına” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; mahkeme kararında da belirttiği üzere kazaya sebebiyet verenin %100 kusur oranıyla … sebep olduğunu tespit ettiğini, bunun aksine, müvekkili de sürücü Yunus ile eşit kusurlu olarak kabul ederek müşterek ve müteselsil olarak takip borçlusu olmasına sebep olacak şekilde takibin devamına karar verdiğini, mahkemenin bu gerekçesini kabul etmediğini, mahkeme müvekkiline bir kusur isnat edecek ise bu kusurun da teknik bilirkişilerce tespit edilmesi gerektiğini, davacı şirketin kazaya karışan diğer araçların sigorta şirketine yaptığı ödemeye ilişkin dosyada ekspertiz raporuna dayalı zarar tespiti ve sair denetime açık herhangi bir belge bulunmadığını, davacının sigorta şirketine yaptığı ana para ödemesinin dayanağının bulunmaması karşısında bilirkişi raporunda da talep gibi zarar miktarı tespiti de açıkça hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin talep edilebilecek takip öncesi ve sonrası faiz ancak yasal faiz olması gerektiğini belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle sigorta şirketi tarafından ödenen hasar bedelinin sigortalıdan tahsili için yapılan takibe yapılan itiraz üzerine açılmış itirazın iptali istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.Dosya kapsamından, 27/08/2014 tarihinde dava dışı sürücü … yönetimindeki davacı … şirketine ZMMS sigortalı … plakalı aracı ile seyir halindeyken direksiyon hakimiyetini kaybederek orta refüje çarpıp takla atarak karşı şeride geçip karşıdan gelen … plakalı araçlara çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği, davacı … şirketinin olay nedeniyle hasarlanan … plakalı araçta meydana gelen hasarı hak sahibine 19/01/2014 tarihinde 12.376,00 TL olarak ödediği, sigortalı araç sürücüsü ehliyetsiz olduğu için ödenen tazminatın sigortalısından rücuen tahsilinin talep edildiği anlaşılmıştır.2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu “İşleten ve araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin hukuki sorumluluğu” başlıklı 85. madde 1. fıkrası; “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” hükmünü, aynı maddenin son fıkrası ise; “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükmünü havidir. 95/2. maddesinde ise; “Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene başvurabilir.” hükmü ve Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının B.4/2 maddesinde; “Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene rücu edebilir” düzenlemesi mevcuttur. Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın B.4.c maddesi uyarınca, tazminatı gerektiren olay, aracın Karayolları Trafik Kanunu hükümlerine göre gereken ehliyetnameye sahip olmayan kimseler tarafından sevk edilmesi sonucunda meydana geldiği takdirde sigortacının sigorta ettirene rücu imkanı bulunmaktadır. Somut olayda, dava konusu trafik kazasına sebebiyet veren davalıya ait aracın kaza sırasında ki sürücüsü ehliyetsiz olduğuna göre sigortacının davalı … ettirene rücu imkanı bulunduğundan davanın kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Dosya kapsamından hükme esas alınan bilirkişi raporunun istinaf talep eden davalı tarafa HMK 281. maddesi gereğince ihtarat içeren tebligat ile tebliğ edildiği halde davalının süresi içerisinde rapora itiraz etmediği anlaşılmaktadır. Bu durumda HMK’nın 281. maddesi çerçevesinde bilirkişi raporunda ki hesaplama bakımından davacı lehine usuli kazanılmış hak oluştuğu gibi HMK’nın 357/1. maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemesince re’sen göz önünde tutulacaklar dışında İlk Derece Mahkemesinde ileri sürülmeyen iddialar ve savunmalar dinlemeyeceğinden bilirkişi raporuna karşı istinaf itirazı yerinde görülmemiştir. Ancak sigorta şirketinin halefiyete dayalı olarak açtığı davada sigorta poliçesinde sigortalı aracın ticari araç olduğu belirtilmediği halde yasal faize hükmedilmesi gerekirken avans faize hükmedilmesi doğru olmamıştır. Bu doğrultu da resen yapılan hesaplamaya göre asıl alacak için ödeme tarihi 19/11/2014 ile takip tarihi 04/12/2015 arasında süre için işlemiş yasal faiz tutarının 1.159,61 TL olacağı anlaşılmış ve hüküm bu yönlerden düzeltilmiştir. Bu nedenle; HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararı düzeltilerek aşağıda yazılı olduğu şekilde esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :A- Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile Yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere KALDIRILMASINA, Buna göre:DAVANIN KISMEN KABULÜNE, 1-İstanbul ….İcra Müdürlüğünün … E sayılı takip dosyasında davalı itirazının 12.376,00-TL asıl alacak olmak üzere toplam 13.535,61 TL üzerinden İPTALİNE, takibin talep gibi devamına, 2-)Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 924,61 TL harçtan peşin alınan 166,27 -TL harcın mahsubu ile bakiye 758,34 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,3-)Peşin, başvuru ve vekalet harç toplamı 199,77 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,4-)Davacı tarafından yapılan 750,00 TL bilirkişi ücreti, 98,00 TL davetiye gideri olmak üzere toplam 848,00 TL yargılama giderinden davanın kabul ve oranına göre hesap ve takdir edilen 834,00 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına 5-)Davacı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 2.725,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,6-)Davalı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 230,54 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,7-)Karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacının / davalının gider / delil avanslarından artan bakiyelerinin davacı / davalı / vekillerine iadesine,B-İSTİNAF İNCELEMESİ BAKIMINDAN ;1-Davalı tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından kendisine iadesine,2-İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan 41,63 TL posta ve tebligat giderinden ibaret yargılama gideri ile 121,30 TL istinaf başvuru harcının davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, 3-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 4-İstinaf için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.28/05/2021