Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2019/1197 E. 2021/864 K. 20.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2019/1197
KARAR NO: 2021/864
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 04/12/2018
NUMARASI: 2016/389 Esas 2018/1161 Karar
DAVA: Tazminat
BİRLEŞEN ANADOLU 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN
2017/84 ESAS-2017/277 KARAR SAYILI DOSYASINDA
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 20/05/2021
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 18/06/2009 tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı kamyonet ile seyir halinde iken yolun karşı tarafına geçmek isteyen yaya … ile yaya …’ye çarpması sonucunda ölümlü ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkillerinden … ‘nin vefat eden … ‘nin eşi olup diğer müvekkili … ‘nin ise kızı olduğunu belirterek müvekkili … için 500 TL , müvekkili … için 500 TL olmak üzere toplam 1.000 TL belirsiz maddi tazminatın davalı … şirketinden dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile müvekkillerine ödenmesine karar verilmesini, 19/01/2017 tarihli 2017/84 esas sayılı birleşen dava dilekçesi ile vefat eden …’nin çocuklarının ölenin desteğinden yoksun kaldıklarından bahisle her bir müvekkili için 500,00 TL olmak üzere toplam 1.500,00 TL belirsiz maddi tazminatın davalı … şirketinden dava tarihinden itibaren yasal faizi ile alınarak müvekkilerine ödenmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; zamanaşımı itirazları olduğunu, davacı tarafın davasını ispatlaması gerektiğini, faiz taleplerinin haksız olduğunu, mahkeme aksi kanaatte olursa haksız açılan davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Birleşen dava dosyası ve ıslah dilekçeleri ile birlikte talep değerlendirildiğinde; Davanın kabulü ile, … için; 37.660,77 TL, … için; 21.462,27 TL, … için; 7.182,31 TL, … için 2.835,00 TL, … için 8.436,06 TL, olmak üzere toplam 77.576,41 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren faiziyle davalıdan alınarak davacılara verilmesine” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; hem ceza yargılamasında hem de yerel mahkeme dosyasında yapılan kusur incelemesi neticesinde müvekkili şirketin nezdinde sigortalı olan araç sürücüsünün kusursuz olduğu tespit edilmesine rağmen aleyhe tazminata hükmedilmesinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olduğu hallerde aleyhe tazminata hükmedilemeyeceğini belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, ölümlü trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Davacı … yönünden yapılan istinaf değerlendirilmesinde; HMK’nın 341/2. maddesine göre miktar veya değeri üçbin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Aynı kanunun 341/4. maddesinde de “alacağın tamamının dava edilmiş olması durumunda, kararda asıl talebinin kabul edilmeyen bölümü  üçbin Türk Lirasını geçmeyen taraf, istinaf yoluna başvuramaz.” düzenlemesi mevcuttur. Yeniden değerleme oranındaki artış sonucu somut olayda yerel mahkeme hükmünün verildiği 2019 yılı için HMK’nın 341/2. maddesindeki kesinlik sınırı 4.400,00 TL olacaktır. Bu halde, davanın davacı … yönünden kabul edilen miktarı olan 2.835,00 TL yönünden, karar tarihine göre uygulanması gereken 2019 yılı için öngörülen kesinlik sınırının altında kaldığından davalının davacı … yönünden İlk Derece Mahkemesince verilen karara karşı HMK’nın 341/4.fıkrası gereğince istinaf hakkı yoktur. Yerel mahkemece, kanun yolunun açık olduğunun belirtilmesi de sonuca etkili değildir. Bu nedenle davalı vekilinin istinaf başvurusunun davacı … yönünden HMK’nın 352/1-b maddeleri gereğince reddine karar verilmiştir. Davacılar …, …, … ve … yönünden yapılan istinaf değerlendirilmesinde; Dosya kapsamında mahkemece davacılar desteği yayanın kazada tam kusurlu olduğu belirtilmesine rağmen desteğe çarpan araç sigortacısının zararın tamamından sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Tam kusurlu sürücü veya işleten yakınlarının açtıkları davalarda, davacıların ölenin salt mirasçısı sıfatıyla değil, destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatıyla dava açmaları, ölüm nedeniyle doğrudan davacılar üzerinde doğan destekten yoksunluk zararının oluşumundaki kusurun davacılara yansıtılamayacağı, dolayısıyla olayda işleten veya sürücü tam kusurlu olsalar bile, destekten yoksun kalan davacılar da zarar gören üçüncü kişi konumunda bulunduğundan, davalı … şirketinin sorumlu olacağına ilişkin Yargıtay içtihatlarından anlaşılması gereken, sürücü veya işleten kusursuz olsalar bile sigorta şirketinin tazminat yükümlülüğünün bulunduğu değil, sürücü veya işleten kusurunun destekten yoksun kalan üçüncü kişileri etkilemeyeceğidir. Somut olayda da; davalı şüpheli … ile sürücülüğünü yaptığı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olan davalı … şirketi, araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limitleri dahilinde sorumlu olup, aracın çarptığı yayanın tam kusurlu olması halinde tazminat yükümlülüğü bulunmamaktadır (Yargıtay 17. HD’nin 2014/23637 E. 2017/5012 K., 2014/8957 E. 2016/4281K., 2013/4152 E. 2014/4681 K. sayılı kararları). Olaya ilişkin olarak görevli memurlarca düzenlenen 18/06/2009 tarihli Trafik Kazası Tespit Tutanağında müteveffa yayanın tam kusurlu olduğu, soruşturma aşamasında aldırılan 05/10/2009 tarihli Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesi raporunda sürücü …’ın kusursuz, müteveffa yayanın tam kusurlu olduğu belirtilmiştir. Yargılama sırasında alınan 08/01/2018 tarihli bilirkişi raporda da sürücü …’ın kusurunun bulunmadığı, müteveffa yayanın tam kusurlu olduğu belirtilmiştir. Buna göre, dava konusu ölüm olayı yaya müteveffanın kendisinin tam kusuru ile meydana gelmiş olup, davalı sürücünün kusuru bulunmadığından, dolayısıyla ölenin kendisinin tam kusuruyla sebebiyet verilen olay ve meydana gelen zararla sürücünün fiili arasında illiyet bağı bulunmadığından (kesildiğinden), mahkemece davalı trafik sigortacısı hakkındaki davanın reddine karar verilmesi gerekirken, somut olayda uygulama yeri olmayan davalı işletenin kusura dayanmayan tehlike sorumluluğu gerekçesiyle davalı sigortacının ise işletenin sorumluluğunu üstlenmiş olduğundan bahisle aleyhlerinde yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Bu nedenle; davalı vekilinin istinaf başvurusunun davacı … yönünden HMK’nın 352/1-b maddeleri gereğince reddine, davacılar …, …, … ve … yönünden HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararı düzeltilerek aşağıda yazılı olduğu şekilde esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: A- Davalı vekilinin istinaf başvurusunun davacı … yönünden HMK’nın 352/1-b maddesi uyarınca REDDİNE, B- Davalı vekilinin istinaf başvurusunun davacılar …, …, … ve … yönünden KABULÜ ile Yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere KALDIRILMASINA, Buna göre: 1-Birleşen dava dosyası ve ıslah dilekçeleri ile birlikte talep değerlendirildiğinde; … için açılan davanın KABULÜ ile 2.835,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren faiziyle davalıdan alınarak davacı …’ye verilmesine, Diğer davacılar tarafından açılan davanın sübut bulmadığından REDDİNE, 2- a-Asıl davada alınması gereken 59,30 TL ilam harcının peşin yatırılan 29,20 TL harç ile 260,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 289,20 harçtan mahsubu ile bakiye 229,90 TL harcın kararın kesinleşmesine müteakip talebi halinde davacılara iadesine, b- Birleşen davada alınması gereken 193,65 TL ilam harcından peşin yatırılan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 162,25 TL harcın davalı taraftan tahsili ile Hazine adına irad kaydına, 3- Ana ve birleşen davada davacılar tarafından yapılan 327,90 TL ilk masraf, 145,90 TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.200,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.673,80 TL yargılama giderinden davanın red/kabul oranına göre hesap ve takdir edilen 61,48 TL’ sinin davalıdan tahsili ile davacı …’ye ödenmesine, bakiyesinin davacılar üzerinde bırakılmasına, 4- Asıl davada davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan red edilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesap ve takdir edilen 6.630,00 TL vekalet ücretinin davacılar … ve …’den tahsili ile davalıya verilmesine, 5-Birleşen davada davacı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli …Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.835,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı …’ye verilmesine, 6-Birleşen davada davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan red edilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesap ve takdir edilen 4.485,00 TL vekalet ücretinin davacılar … ve …’den tahsili ile davalıya verilmesine, 7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde ilgili tarafa iadesine,
B-İSTİNAF İNCELEMESİ BAKIMINDAN; 1-Davalı tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından kendisine iadesine, 2-İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan 28,03 TL posta ve tebligat giderinden ibaret yargılama gideri ile 121,30 TL istinaf başvuru harcının … hariç diğer davacılardan tahsili ile davalıya verilmesine, 3-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 4-İstinaf için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.20/05/2021