Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2018/715 E. 2018/974 K. 22.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
ESAS NO : 2018/715
KARAR NO : 2018/974
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ : 25/12/2017
NUMARASI : 2017/7349 D.İş E. 2017/7349 D.İş K.
(Itiraz Hakem Heyeti 27/11/2017 tarih 2017/İHK-4909)
DAVA : Destekten Yoksun Kalma Tazminatı (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 22/06/2018
İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 25/12/2017 tarih 2017/7349 D.İş Esas ve 2017/7349 D.İş Karar sayılı kararı ile saklanmasına karar verilen Sigorta Tahkim Komisyonu/İtiraz Hakem Heyeti’nin 27/11/2017 tarih 2017/İHK-4909 Karar sayılı dosyası kapsamında verilen karara karşı, İstinaf yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili, başvuru dilekçesinde özetle; 17/04/2016 tarihinde davacıların oğulları …’nın sevk ve idaresindeki… plakalı motosiklet ile, …’nun sevk ve idaresindeki … plakalı otomobilin çarpışması sonucu meydana gelen kaza nedeniyle, davacıların oğulları …’nın vefat ettiğini, davacıların, destekten yoksun kaldıklarını, olayda davacıların oğulları mütefevva …’nın asli ve tam kusurlu olduğunu, müteveffa ….’nın kullandığı …. plakalı motosikletin davalı nezdinde ZMSS poliçesi ile sigortalı olduğunu, destekten yoksun kalma tazminatının ödenmesi için davalı tarafa başvurulduğunu, 07/09/2016 tarihinde ihtarnamenin davalı tarafa tebliğ edildiğini, davalı tarafın 21/09/2016 tarihinde temerrüde düştüğünü iddia ederek, fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulması koşuluyla, 45.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının 21/09/2016 tarihinden itibaren işleyecek temerrüd faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle, başvuranların belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararlarının bulunmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, talep edilen tazminat miktarının fahiş olduğunu, ticari faiz talep edilemeyeceğini, kaza anında müteveffanın alkollü olduğunu, bu nedenle %50 ‘den aşağı olmamak üzere müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini iddia ederek, başvurunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Hakem Heyeti, başvurunun kabulü ile, davacı … için 23.969,01 TL, davacı … için 50.448,58 TL olmak üzere toplam 74.417,58 TL destekten yoksun kalma tazminatının 21/09/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile, başvuranlara ödenmesine karar vermiş, davalı tarafça bu karara itiraz edilmesi üzerine, İtiraz Hakem Heyeti, davalı tarafın itirazının kabulüne, 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe ZMSS poliçesi Genel Şartları A.6.d maddesi gereğince, destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı talebinin sigorta teminatı dışında bırakıldığı gerekçesiyle, Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararının kaldırılmasına ve başvurunun reddine karar vermiştir.
Davacılar vekili, İstinaf başvuru dilekçesinde özetle, poliçenin 09/07/2015 tarihinde akdedildiğini, kazanın ise, 18/04/2016 tarihinde meydana geldiğini, ZMSS Genel Şartları’nın 26/04/2016 tarihinde yürürlüğe girdiğini, kazanın bu tarihten önce olduğunu, dolayısıyla, başvurunun reddine dair İtiraz Hakem Heyeti kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu iddia ederek, İtiraz Hakem Heyeti kararının kaldırılmasına ve davalarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, İstinaf başvuru dilekçesinde, İtiraz Hakem Heyeti kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirtmiştir.
Dava, ZMSS poliçesi kapsamında trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Dosya kapsamından, 17/04/2016 tarihinde meydana gelen çift taraflı trafik kazası sonucu, davacıların oğulları (desteği) …plakalı motosiklet sürücüsü …’nın vefat ettiği, meydana gelen kazada müteveffa …’nın tam ve asli kusurlu olduğu, müteveffanın anne ve babası olan davacıların, bu vefat nedeniyle destekten yoksun kaldıklarını iddia ederek, motosikletin ZMSS sigortacısı olan davalıdan destekten yoksun kalma tazminatı talep ettikleri anlaşılmaktadır.
Öncelikle, davalı taraf, her ne kadar İstinaf yasa yoluna başvurmuş ise de, 26/12/2017 tarihli dilekçesi ile İstinaf başvurusundan feragat ettiğinden, HMK’nın 349/2.maddesi gereğince, davalı tarafın İstinaf başvurusunun feragat nedeniyle reddine karar verilmesi gerekmektedir.
Davacılar vekilinin İstinaf başvurusuna gelince ise, davacı … için, ıslah ile arttırılan ve İtiraz Hakem Heyeti’nce reddedilen miktar 23.969,01 TL’dir. 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30. maddesinin 12. fıkrasında 5.000,00 TL’nin altındaki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararlarının kesin olduğu, 5.000,00 TL. ve daha üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararlarına karşı kararın Komisyonca ilgiliye bildiriminden itibaren on gün içinde bir defaya mahsus olmak üzere Komisyon nezdinde itiraz edilebileceği, 40.000,00 TL’nin üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında itiraz üzerine verilen kararlar için temyize gidilebileceği belirtilmiştir. Davacı … için ıslah ile talep edilen ve karara bağlanan tazminat miktarı dikkate alındığında, bu davacı yönünden verilen karar, 5684 sayılı Kanunu’nun 30/12 fıkrası gereğince kesin niteliktedir. Dolayısıyla, HMK’nın 352.maddesi gereğince, davacı … için yapılan istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi gerekmektedir.
Davacı … için yapılan istinaf başvurusuna gelince ise, Uyuşmazlık Hakem Heyeti, davacının başvurusunun kabulüne karar vermiş, davalı tarafın bu karara itiraz etmesi üzerine, İtiraz Hakem Heyeti, itirazın kabulüne, Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararının kaldırılmasına ve başvurunun reddine karar vermiştir. Uyuşmazlık Hakem Heyeti ile itiraz Hakem Heyeti arasındaki anlaşmazlık, ZMSS Genel Şartları’nın yürürlülük tarihi noktasında toplanmaktadır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. Maddesinde, “İşletenlerin, bu Kanun’un 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”, 85/1. maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar., 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiştir.
Yukarıda açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’nın; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
Araç sürücüsü murisin, ister kendi kusuru, ister bir başkasının kusuru ile olsun, salt ölmüş olması, destekten yoksun kalanlar üzerinde doğrudan zarar doğurup, desteklerinin kusurunun olması, davacıların hakkına etkili bir unsur olarak kabul edilemez ve destekten yoksunluk zararından kaynaklanan hakkın, sigortacıdan talep edilmesi mümkündür.
01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları ile, destek şahsının kusuruna denk gelen tazminat talepleri ile, ilgililerin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan tazminat talepleri teminat dışında bırakılmış ise de, Genel Şartlar hükümlerinin, kanunlara ve yerleşik yargı kararlarına aykırı olamayacağı, 6704 sayılı yasa ile değişiklikten önce, Karayolları Trafik Kanunu’nda teminat dışı bırakılmayan bir hususun, Genel Şartlar ile teminat kapsamı dışına çıkartılmasının mümkün olmadığı, yasanın emredici hükümlerine aykırılık olması halinde, genel şartlara göre değil, yasanın emredici hükümlerine göre karar verilmesi gerekmektedir.
6704 sayılı yasa ile 2918 sayılı KTK’nın 92.maddesinde değişiklik yapılmıştır. Yapılan bu değişiklik ile, teminatın kapsamına yönelik, genel şartlarda düzenlenen hükümler, uygulanabilir hale gelmiştir. Dolayısıyla, ancak bu tarihten sonraki olaylarda, genel şartlarda yer alan teminatın kapsamına ilişkin ilkelerin dikkate alınması gerekmektedir.
Somut olay, yukarıdaki düzenleme ve açıklamalar çerçevesinde değerlendirildiğinde; davacı …’un destekten yoksun kalma tazminatı talebi haklı ve yerinde olduğundan, oluşa, usul ve yasaya uygun olarak düzenlenen 10/08/2017 tarihli aktüerya bilirkişisinin ek raporuyla bu davacı için tespit edilen 50.448,58 TL destekten yoksun kalma tazminatının, 21/09/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı …’a verilmesine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
Bu bağlamda; HMK’nın 349/2.maddesi gereğince, davalı vekilinin istinaf başvurusunun feragat nedeniyle reddine, HMK’nın 352.maddesi gereğince, davacı … hakkındaki istinaf başvurusunun reddine, HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince, davacı vekilinin, davacı … hakkındaki istinaf başvurusunun kabulüne, Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti’nin bu davacı hakkındaki kararının (davacı …’un davasının kabulü ile 50.448,58 TL destekten yoksun kalma tazminatının 21/09/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine şeklinde ) düzeltilerek esas hakkında yeniden hüküm oluşturulmasına karar verilmesi gerektiği kanısına varılmıştır.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 349/2.maddesi gereğince, davalı vekilinin İstinaf başvurusunun FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-HMK’nın 352.maddesi gereğince, davacılar vekilinin, davacı … hakkındaki istinaf başvurusunun REDDİNE,
3-HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince, davacılar vekilinin, davacı … hakkındaki istinaf başvurusunun KABULÜNE, Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti’nin bu davacı hakkındaki kararının (davacı …’un davasının kabulü ile 50.448,58 TL destekten yoksun kalma tazminatının 21/09/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine şeklinde ) düzeltilerek esas hakkında yeniden hüküm oluşturulmasına,
4-Davacı …’un davasının kabulü ile, 50.448,58 TL destekten yoksun kalma tazminatının 21/09/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı …’a verilmesine,
5-Davacı … tarafından yapılan başvurunun REDDİNE,
6-Davacı tarafça yapılan 1.116,26 TL tutarındaki komisyon başvuru ücreti 4.60TL tutarındaki vekalet ücret harcı ve 500,00 TL tutarındaki bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.620,86 TL tutarındaki yargılama giderinin, 1.098,78 TL’sinin, davalıdan alınarak davacı …’a verilmesine,
7-Davacı … tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
8- Davacı … vekil ile temsil edildiğinden karar tarihinen yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre 5.899,34TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı …’a verilmesine,
9-Davalı … şirketi kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30/17. Maddesi uyarınca belirlenen 575,25 TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak, davalı … şirketine verilmesine,
İstinaf İncelemesi Yönünden;
1-Peşin alınan İstinaf karar harcının talep halinde mahkemesince yatıran tarafa iadesine,
2-İstinaf aşamasında yapılan masrafların İstinaf eden üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının İlk Derece Mahkemesi’nce İstinaf talebinde bulunana iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, davacı … yönünden HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin, … yönünden ise HMK 361.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde verilecek bir dilekçe ile Yargıtay yolu açık olmak üzere, oy birliği ile karar verildi. 22/06/2018