Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2018/613 E. 2018/1008 K. 28.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
ESAS NO : 2018/613
KARAR NO : 2018/1008
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 27/12/2017
NUMARASI : 2014/1443 E.- 2017/922 K.
DAVANIN KONUSU : Maddi ve Manevi Tazminat
KARAR TARİHİ : 28/06/2018
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, davacı tarafça istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine heyetçe yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; 19/04/2014 tarihinde sürücü …’ın kullandığı … plakalı aracın birinci derece kusurlu olarak müvekkilinin içinde bulunduğu ….plakalı araç ile kaza yaptığını, … Sigorta’nın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı, … Sigorta’nın Karayolu Yolcu Taşımacılığı Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortacısı olduğunu, … Sigortanın Klasik Kasko Poliçesi sigortacısı olduğunu ve … Sigortanın KTKZMSS sigortacısı olduğunu, davacının daimi malul kalarak bakıma muhtaç olduğunu, kaza döneminde hem ticaret hem çiftçilik yaptığını, aylık ortalama kazancının 5.000,00-7.000,00-TL olduğunu, ekip biçme işleri yaparak tarım işlerinden de aylık 10.000,00 ile 15.000,00 TL arasında gelir elde ettiğini beyan ederek şimdilik 3.500,00-TL maddi tazminatın tüm davalılardan ve 100.000,00-TL manevi tazminatın davalı Kamil Koç şirketinden tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı… Sigorta Şirketi cevabında; …plakalı aracın 04.03.2014/2015 vadeli … poliçe no’lu zorunlu karayolu taşımacılık mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı olup, işbu poliçe ile araç işleteni …in sorumluluğunu teminat altına aldığını, ancak bilindiği üzere, uzun süreli kiralamalarda, araç maliki işleten sıfatını kaybedip kiracı işleten gibi sorumlu olduğunu, bu nedenle …’in dava konusu zararlardan sorumluluğu bulunmadığından cihetle, müvekkili açısından da doğmuş bir sorumluluk bulunmadığını, İddia edilen zararlardan sorumluluğun, işleten sıfatıyla kiracı …. A.Ş.’ye ait olduğunu, uzun süreli finansal kiralama mevcut olduğundan, yerleşik Yargıtay İçtihatları uyarınca davanın reddine karar verilmesi gerektiğini beyan ederek, husumet itirazı ile birlikte de yetki itirazında da bulunmuş, yetkili mahkemenin olayın meydana geldiği Burdur Mahkemeleri olduğunu beyan etmiştir.
Davalı … AŞ cevap dilekçesinde görev ve yetki itirazında bulunmuş, yetkili mahkemenin şirket merkezlerinin bulunduğu İstanbul Mahkemeleri olduğunu belirtmiştir.
Davalı … AŞ vekili cevap dilekçesinde; malik ve sürücünün işvereni olmadığını belirterek davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmesini, yetkili mahkemenin Burdur olduğunu, tazminat taleplerinin zamanaşımına uğradığını,esasa dair itirazlarında ise davalının kusuru bulunmadığını, kazanın mucbir sebepten ileri geldiğini, davacının gelirinin gerçeği yansıtmadığını, manevi tazminatın fahiş olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı …. A.Ş cevap dilekçesinde; usule dair itirazında yetkili mahkemenin davalının ikametgahı olan İstanbul mahkemeleri olduğunu, esasa dair itirazında da … plakalı sayılı aracın müvekkil şirkette Ticari Kasko Poliçesi ile sigortalı olduğunu, sorumluluğun poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, faizin en erken dava tarihinden başlatılması gerektiğini beyan etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda… A.Ş.ne açılan davanın tefrikine, bunun dışındaki davalılar açısından davacının, olay mahallinin ve davalıların mahkeme yargı sahasında bulunmadığı, HMK 7/1. maddesi uyarınca davanın davalıların tamamı hakkında ortak yetkiyi taşıyan olay mahalli olan Ağlasun ilçesinin bağlı olduğu Burdur Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle mahkemenin yetkisizliği nedeni ile davanın reddine, dosyanın yetkili ve görevli Burdur Ticaret Mahkemesi sıfatıyla Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
Davacının istinaf başvurusu, davanın yetkili mahkeme olan davalının yerleşim yeri mahkemesinde açıldığı, yetki itirazları yersiz ve kötü niyetli olduğu, yetkisizlik nedeni ile davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu yönlerine ilişkindir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 110. maddesi ile ZMSS Genel Şartlarının C.7. Maddesinde, motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davaların sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi, kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabileceği düzenlenmiştir.
Somut olayda, kaza Ağlasun’da vuku bulmuş, davacının adresi Sandıklı’dır. Ancak davalı sigorta şirketinin Kocaeli ilinde Bölge Müdürlüğü bulunduğu anlaşılmaktadır. Davacı vekilinin davayı, sigortacının bir acenteden daha yetkili organı olan Batı Karadeniz Bölge Müdürlüğünün bulunduğu Kocaeli’de açtığı gözetilerek (HGK’nun 30.4.2013 gün ve 2013/17-2099 esas, 2014/572 karar sayılı ilamı uyarınca) yetki itirazının reddi ile işin esasına girilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu nedenlerle, davacı tarafın istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/3. maddesi gereğince kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçe uyarınca;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile istinaf istemine konu ve başlıkta yazılı ilk derece mahkemesi kararının HMK.353/1-a/3. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın, yargılamanın devamı için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-Peşin alınan istinaf karar ve ilam harcının istek halinde davacıya İADESİNE,
4-Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK.’nın 353/1-a. maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 28/06/2018