Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2018/4827 E. 2020/4154 K. 22.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2018/4827
KARAR NO: 2020/4154
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 25/09/2018
NUMARASI: 2017/1323 Esas – 2018/820 Karar
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
KARAR TARİHİ: 22/12/2020
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkilinin 05/03/2012 tarihinde Kadıköy … Caddesi üzerinde … plakalı motosikleti ile seyir halinde iken yine aynı yönde caddenin sağdan ikinci şeridinde seyir halinde bulunan davalı … idaresindeki … plakalı aracın kontrolsüz ve hızlı olarak sokağa girmesi ile müvekkilinin kullandığı motosiklete çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin yaralandığını, eklem kırığı, vücudunda sıyrıklar ve diş kırığı olduğunu, bir aya yakın süre ile tedavi gördüğünü, davalı sürücü …’nın %100 kusurlu olduğunu, geçici ve kalıcı iş göremezlik oluşmuş olabileceğini, efor kaybına uğradığını, müvekkilinin trafik kazasında yararlanarak beden gücü kaybına uğradığını belirterek 10.622,77 TL maddi tazminatın olay gününden başlayarak yasal faizi ile birlikte davalılar …, … ve SGK’dan, maluliyet oranı/sakatlık oranının kesinleşmesinden sonra arttırılmak üzere şimdilik 1.000,00 TL tazminatın tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen davacının beden efor gücü kaybı yaşandığını, …’nun hatalı tedavi ve yanlış taburcu işleminden sorumlu olduğundan müvekkil de bu nedenle manevi zarar uğramış olduğunu belirterek 10.000 TL manevi tazminatın davalı … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesini dava ve talep etmiştir. Davalı … cevap dilekçesinde özetle; kazanın davacının dikkatsiz tutum ve davranışları ile trafik kullarına riayet etmemesi neticesinde meydana geldiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı SGK vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının 30/04/2012 tarih 8069955 sayı ile müvekkili kuruma başvuruda bulunduğunu, değerlendirme yapıldığını, müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı …Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının taleplerinin kabul edilmesi halinde yanlış hatalı ve haksız neticeler çıkacağını, bu sebeple davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Davanın kısmen kabulü ile 11.950 TL tedavi giderinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile davalılar …, …, … ve …’ndan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 29.262 TL işgöremezlik ( sürekli + geçici ) tazminatının davalılar …, …, … ve … Sigorta AŞ den dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile tahsiline, 3.000 TL manevi tazminatın 05/03/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile davalılar …, … ve …’dan tahsili ile davacıya verilmesine, davacının SGK ya karşı ikame eylediği manevi tazminat davasının koşulları bulunmadığından reddine,” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı SGK vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davalı SGK vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; 6111 sayılı Kanun, yönetmelik ve genelge hükümleri çerçevesinde, trafik kazası nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedelleri sağlık uygulama tebliği kapsamında kurumlarınca karşılanmakta olup, iş göremezlik, maddi – manevi tazminat ve bakıcı giderleri gibi kurumlarınca karşılanmayan talepler için sigorta şirketlerinin sorumluluklarının devam ettiğini, dosyada SUT alanında uzman bir bilirkişiden rapor alınıp tedavi giderleri yönünden detaylı inceleme yapılması gerekirken, bu alanda uzman olmayan kişilerden rapor alındığını, bu yönüyle yapılan hesaplamanın hatalı ve hukuka aykırı olduğunu, kurumlarının 5502 sayılı Kanun’un 36.maddesi gereğince her türlü dava ve icra dosyalarında harç ödemekten muaf tutulduğunu, bu sebeple gerekçeli kararın müvekkili kuruma harç ödeme yükümlülüğü yükleyen 1/1.ve 4.maddelerinin usul ve yasaya aykırı tesis edildiğini belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. 13.02.2011 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanarak 25.2.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6111 sayılı Kanun’un 59.maddesi ile 2918 sayılı KTK’nın 98.maddesinde yapılan değişiklikle “Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın SGK tarafından karşılanacağı…” hükmüne yer verilmiş; 6111 Sayılı Yasanın Geçici 1.maddesinde de “Bu kanunun yayınlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin de SGK tarafından karşılanacağı…” hükmü getirilmiştir. Ancak …, tüm tedavi giderlerinden değil, 6111 Sayılı Yasa ile değiştirilen 2918 Sayılı Yasa’nın 98. maddesi kapsamında kalan ve belgeli tedavi giderlerinden sorumludur. Belgeye dayanmayan tedavi giderleri yönünden ise işleten, sürücü ve sigortacının sorumluluğu devam etmektedir. 6100 Sayılı HMK’nın 266. maddesinde, çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınması gerektiği hükmüne yer verilmiştir. Dava konusu belgelendirilmeyen tedavi bakım ve yol giderleri miktarının saptanması uzman doktor bilirkişi aracılığı ile belirlenmelidir. Somut uyuşmazlıkta kaza, 6111 sayılı Kanun’un yürürlük tarihinden sonra 05/03/2012 tarihinde meydana gelmiştir. 6111 sayılı Kanun’un 59.maddesi ile 2918 sayılı KTK’nın 98.maddesinde yapılan değişiklikle …’nun sorumluluğuna geçen tedavi giderleri de dava konusu edilmiştir. Mahkemece tedavi giderlerine ilişkin faturaların hizmet ile uyumlu ve gerekli olup olmadığı konusunda kaza ile illiyet bağı bulunan ve 6111 sayılı Yasa ile değiştirilen 2918 sayılı KTK’nın 98. maddesi kapsamında kalan tüm belgeli tedavi giderlerinden SGK’nın sorumlu olacağı, 98. madde kapsamına girmeyen belgesiz/paramedikal giderlerden ise kusurlu olmaları halinde davalıların sorumlu olacağı tutarın hesaplanması için yaralanma bölgesine göre uzmanlığı bulunan doktor bir bilirkişiden ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli rapor alınmaksızın bu konuda uzmanlığı bulunmayan aktüer bilirkişinin raporunda ki değerlendirmeye göre karar verilmiş olması doğru olmamıştır. Kabule göre de davalı SGK harçtan muaf olmasına rağmen hüküm altına alınan harçtan sorumlu tutulması usul ve yasaya aykırı olmuştur. Açıklanan nedenlerle, davalı SGK vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davalı SGK vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 3- Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 4-Davalı SGK tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, 5-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.22/12/2020