Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2018/4467 E. 2019/3390 K. 19.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2018/4467
KARAR NO : 2019/3390
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 09/10/2018
NUMARASI : 2018/7223 D.İş. Esas – 2018/7030 D.İş.Karar(İtiraz Hakem Heyeti 26/09/2018-2018/İHK-8049)
DAVA : Destekten Yoksun Kalma Tazminatı
KARAR TARİHİ: 19/09/2019
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacılar vekili başvuru dilekçesi ile özetle; maddi hasarlı trafik kazasında vefat eden yolcu … destekten yoksun kalma tazminatı için … Sigortaya başvurduklarını, kazada davalı … tarafından teminat altına alınan … plakalı araç şoförü… kusurunun %75 olduğunu, tüm dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla 100,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini talep etmektedir.Davacılar vekili ıslah dilekçesi ile talebini 100,00 TL’den 98.182,28 TL’ye yükseltmiştir. Uyuşmazlık Hakem tarafından yargılama sonucunda; davanın kabulüne, 37.757,33 TL destekten yoksun tazminatını …, 60.424,95 TL …’a verilmesine karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı … vekilinin itirazı üzerine İtiraz Hakem Heyeti tarafından itirazın reddine karar verilmiş, davalı vekili tarafından İHH kararına karşı istinaf başvurusunda bulunulmuştur.Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; verilen kararda bilirkişi ücretinin yatırılmadığından bahsedildiğini, söz konusu karar için bilirkişi ücreti yatırılmaya çalışıldığını, ancak kişinin T.C. kimliğinde sorun oluştuğundan yatırılamadığını, sonrasında yatırılarak dekontun gönderildiğini, dava konusu kaza nedeniyle tazminat hesabı yapılmasına karar verilmesi halinde kaza tarihi nazara alınarak TRH 2010 Tablosunun kullanılması gerektiği belirterek İHH kararının kaldırılmasını beyan etmektedir.Dava, ölümlü trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminat talebine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İtiraz Hakem Heyetince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.Davalı vekilinin davacı .. yönünden istinaf başvurusu değerlendirildiğinde:Dosya kapsamından 14/06/2017 tarihinde dava dışı … sevk ve idaresindeki … plakalı yarı römork ve … plaklı çekici ile dava dışı … sevk ve idaresindeki davalı … şirketinde ZMS sigortası ile sigortalı bulunan … araç arasında meydana gelen trafik kaza nedeni ile … plakalı araçta yolcu olarak bulunan müteveffa …’un vefat ettiği, olay nedeni ile ölenin annesi …ile babası … tarafından trafik sigortasını yapan sigorta şirketinden destekten yoksun kalma tazminatı talep edildiği anlaşılmaktadır.5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30. maddesinin 12. fıkrasında 5.000,00 TL’nin altındaki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararlarının kesin olduğu, 5.000,00 TL ve daha üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararlarına karşı kararın Komisyonca ilgiliye bildiriminden itibaren on gün içinde bir defaya mahsus olmak üzere Komisyon nezdinde itiraz edilebileceği, hakemin verdiği 40.000,00 TL’ye kadar olan kararların her iki taraf için kesin olduğu, 40.000,00 TL’nin üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında itiraz üzerine verilen kararlar için temyize gidilebileceği belirtilmiştir.Bu bağlamda, eldeki davada İtiraz Hakem Heyeti tarafından ihtiyari dava arkadaşı durumundaki davacılardan … için kabul edilen tazminat miktarı, 5684 sayılı Kanun’un 30/12. maddesinde öngörülen temyiz/istinaf sınırının altında kaldığı gibi istinafa konu karar İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilmiş olup Sigortacılık Kanunu’nun 30/12. maddesinde sayılan, kararın her hâlükârda istinafa tâbi olmasına ilişkin hallere de dayanılmadığından karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulması olanağı yoktur. Bu nedenle, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30/12. ve HMK’nın 352/1-b maddesi uyarınca, davalı vekilinin davacı … yönünden istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.Davalı vekilinin davacı … yönünden istinaf başvurusu değerlendirildiğinde:İtiraz Hakem Heyeti tarafından davalı vekilinin yaptığı itiraz üzerine “itiraz eden sigorta vekilince kendisine verilen kesin süre zarfında bilirkişi ücretinin yatırılmamış olduğundan bilirkişi delilinden vazgeçmiş sayılacağı, rapora itiraz etmemiş sayılacağı” gerekçesi ile ispatlanamayan itiraz eden sigorta vekilinin itirazının reddine karar verilmiştir.HMK’nın 442.maddesinin 1.fıkrasında hakem veya hakem kurulunun tarafların her birinden yargılama giderleri için gereken hâllerde avans yatırılmasını isteyebileceği, aynı maddenin 1.fıkrasında avansın, hakem veya hakem kurulu kararında öngörülen süre içinde ödenmemesi halinde hakem veya hakem kurulunun yargılamayı durdurabileceği, yargılamanın durdurulduğunun taraflara bildirilmesinden itibaren bir ay içinde avans ödenirse yargılamaya devam olunacağı; aksi hâlde tahkim yargılamasının sona ereceği; HMK’nın 435/1-e bendinde ise ” 442 nci maddenin ikinci fıkrası uyarınca yargılama giderleri için avans yatırılmazsa” tahkim yargılamasının sona ereceği düzenlenmiştir. Somut uyuşmazlıkta Hakem Heyeti tarafından 18/09/2018 tarihli ara kararının 1 nolu bendi ile “200,00 TL bilirkişi giderini yatırmak üzere sigorta şirketi vekiline 5 günlük kesin mehil verilmesine”, 3. bendi ile “belirlenen 5 günlük süre içerisinde ara kararının gereğinin yerine getirilememesi halinde bilirkişi delilinden vazgeçmiş sayılacağı, rapora itiraz etmemiş sayılacağının ihtarına” karar verilmiştir. Bu ara karar sigorta şirketi vekiline 18/09/2018 tarihinde tebliğ edilmiş; İtiraz Hakem Heyeti tarafından 26/09/2018 tarihinde masraf yatırılmadığı gerekçesi ile başvurunun reddine karar verilmiştir. Ancak İtiraz Hakem Heyetince HMK’nın 442/2. ve 435/1-e maddeleri gereğince değerlendirme yapılması gerekirken kesin süreye uyulmadığından bahisle başvurunun reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Bu nedenlerle; davalı vekilinin davacı … yönünden istinaf başvurusunun kabulüne, HMK’nın 353/1-a/6 maddesi gereğince, başvurunun yeniden görülmesi için dosyanın Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetine gönderilmek üzere Mahkemesine iadesine karar verilmiş, kararın içeriğine göre diğer istinaf itirazları yönünden değerlendirme yapılmamıştır.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;1-Davalı vekilinin yapmış olduğu istinaf başvurusunun davacı … yönünden KABULÜ ile istinaf istemine konu Sigorta Tahkim Komisyonu/İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve numarası belirtilen kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,2-Davacı vekilinin vekilinin yapmış olduğu istinaf başvurusunun davacı … yönünden 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30/12. ve HMK’nın 352/1-b maddesi uyarınca REDDİNE, 3-Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde inceleme ve değerlendirme yapılması için Sigorta Tahkim Komisyonuna gönderilmek üzere mahkemesine İADESİNE,4-6728 sayılı Yasa’nın 36. maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin A) Mahkeme Harçları başlıklı bölümünün III- Karar ve ilam harcı başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına,5-Peşin alınan karar harçlarının İlk Derece Mahkemesince istinaf talep edene iadesine,6-Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 7-İstinaf başvurusu için yapılan yargılama giderlerinin, Sigorta Tahkim Komisyonunca verilecek nihai kararda dikkate alınmasına, 8-İstinaf talep eden tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.19/09/2019