Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2018/4272 E. 2018/1786 K. 20.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2018/4272
KARAR NO : 2018/1786
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 04/07/2018
NUMARASI : 2017/987 Esas – 2018/742 Karar
DAVA : Maddi Tazminat
KARAR TARİHİ: 20/12/2018
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile 27.06.2017 tarihinde, Tekirdağ ili, Marmara Ereğlisi ilçesi, Sultanköy mahallesi girişi mevkiinde dava dışı sürücü …’in sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile yaya olan müvekkili davacıya çarpması neticesinde davacının yaralandığını, olayda müvekkile atfı kabil herhangi bir kusur bulunmadığını, tüm kusurun … plakalı araç sürücüsünde olduğunu, müvekkilinin kaza nedeniyle kalıcı sakatlığı meydana geldiğini, kazaya sebep olan ve olayda kusurlu bulunan … plakalı aracın olay tarihinde … Sigorta A.Ş.’nin… poliçe nolu zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, HMK’nın 107. maddesi uyarınca belirsiz alacak niteliğindeki şimdilik 1.000,00 TL geçici ve kalıcı iş göremezlik (maluliyet) tazminatının davalıdan yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davacının eksik evrakla sigorta şirketine müracaat etmesi 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 97. maddesindeki özel dava şartını karşılar mahiyette olmadığından, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114/2 ve 115/2. maddelerine göre dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiş, karara karşı davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
Davacı tarafın istinaf başvurusu, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu 97. madde de yapılan değişiklik gereği kaza nedeniyle meydana gelen zararın ödenmesi talebiyle davalı … şirketine 30.10.2017 tarihinde yazılı başvuru yapıldığı ve tüm evrakların sunulduğu, davalı … şirketince engelli sağlık kurulu raporu ve kusura ilişkin bilirkişi raporu talep edilmiş ancak kazanın üzerinden bir yıl geçmediğinden engelli sağlık kurulu raporunun temin edilemediği, yine düzenlenmiş kusura ilişkin bir bilirkişi raporu olmadığından kusur raporunun da temin edilemediği, bu durumun sigorta şirketine bildirildiği, bu nedenle de sigorta şirketince taleplerinin reddedildiğinin şifahen kendilerine bildirildiği, bu bakımdan davadan evvel davalı … şirketine usulüne uygun başvuru yapılarak dava şartının yerine getirildiği, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu 97. madde kapsamında taleplerinin davalı … şirketince karşılandığı, uyuşmazlık ortaya çıktığı ve zarar görenin dava açma hakkı bulunduğu, buna rağmen davanın usulden reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğu, yasal değişiklik gereği ön görülen işbu dava şartının tamamlanabilir dava şartı olduğu, yerel mahkemece 6100 sayılı HMK 115/2 m. gereğince kendilerine hangi evrak eksikse tamamlayıp sigorta şirketine tekrar başvuru yapmak üzere süre vermesi ve neticesine göre yargılamaya devam edilmesi gerektiği, bu husus gözetilmeksizin davanın reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu, yargılama aşamasında davalıya yapılan tüm uzlaşma başvurularının da reddedilmiş olup tüm etkili müracaatlar yapıldığı halde dava harici sulh olunamamasının sorumluluğunun kendilerine yüklenmesinin haksız ve hukuka aykırı olduğu yönlerine ilişkindir.
Dava, trafik kazasında yaralanan kişinin kazaya sebebiyet veren aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısından maddi tazminat istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
26.04.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6704 sayılı Kanunu’nun 5. maddesiyle değişik 97. maddesi ile zarar görenin, dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerektiği düzenlenmiş, aynı değişiklikle sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar görenin dava açabilileceği belirtilmiştir.
Yasal değişiklikle, zarar gören hak sahipleri ZMSS sigortacısına karşı artık doğrudan dava açamayacak olup yasa ile özel bir dava şartı getirilmiştir.
Olayımızda, dava tarihi olan 15.11.2017 itibariyle 2918 sayılı KTK’nın 97. maddesinde yapılan değişiklik yürürlükte olup davacı tarafça dava tarihinden önce davalı … şirketine yapılan başvurunun eksik evrak nedeniyle karşılanmadığı hususunda taraflar arasında bir ihtilaf bulunmamaktadır.
Dava şartları, davanın esası hakkındaki yargılamanın devamı için gerekli olan şartlar olup, davanın açılabilmesi için değil, mahkemenin davanın esasına girebilmesi için aranan kamu düzeni ile ilgili zorunlu koşullardır. HMK’nın 115/2 maddesi uyarınca mahkeme dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder.
Eksik evrakların süre içerisinde tamamlanabilir nitelikte olup olmadığı tartışılarak tamamlanabilir nitelikte ise mahkemece davacı vekiline yasada öngörülen başvuruya ilişkin eksikliği gidermesi için kesin süre verilmeli, sigorta şirketince 15 gün içinde cevap verilmemesi veya verilen cevabın talebi karşılamaması halinde dava şartının yerine getirildiği kabul edilerek davanın esasına girip deliller toplanıp değerlendirilerek ortaya çıkacak sonuca göre bir karar verilmeli, kesin süre içinde başvuruya ilişkin dava şartının yerine getirilmemesi halinde ise dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmelidir.
HMK’nın 115/2. maddesine aykırı şekilde tamamlanabilecek nitelikteki dava şartının tamamlanması için davacılara kesin süre verilmeksizin ön şart yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi yerinde değildir.
Bu nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a-6. maddesi uyarınca istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-İstinaf istemine konu ve başlıkta yazılı İlk Derece Mahkemesi kararının HMK.353/1-a/6. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın, yargılamanın devamı için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-Peşin alınan istinaf karar harcının istek halinde davacıya İADESİNE,
4-İnceleme, duruşma yapılmaksızın dosya üzerinden yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 353/1-a. maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.20/12/2018