Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2018/4093 E. 2021/85 K. 27.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2018/4093
KARAR NO: 2021/85
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 05/10/2017
NUMARASI: 2014/239 Esas – 2017/646 Karar
BİRLEŞEN KOCAELİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN
2016/852 ESAS SAYILI DOSYASI
BİRLEŞEN DAVA TARİHİ:17/06/2016
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan )
KARAR TARİHİ: 27/01/2021
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; davalılardan … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile yolcu taşıdığını, müvekkillerin murisi … da yolcu olarak bu araca bindiğini, durak olmayan yolcu indirmenin yasak olduğu olay yerinde müvekkillerin murisi indirdiğini, akabinde davalı … malik ve aynı zamanda idaresindeki … plakalı aracın çarpması sonucu ağır yaralandığını, 5 ay sonra vefat ettiğini, olayla ilgili Kocaeli 2.Asliye Ceza Mahkemesinin 2012/539 E. sayılı dosyasında her iki sürücü hakkında kamu davası açıldığını, bu davalıların olayda kusurlu olduklarını, davalı … … plaka sayılı aracın malik ve işleteni olup bu nedenle sorumlu olduğunu, Davalı … A.Ş.’nin ise … plakalı aracın trafik sigortası poliçesini yaptığı için sigorta poliçesi limiti tutarında maddi tazminattan sorumlu olduğunu, bu olayda davacıların zarar gördüğünü, bu sebeple fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile … için 1.000 TL maddi tazminatın davalı sigorta şirketinin poliçe limiti ile sınırlı kalmak kaydı ile kaza tarihi olan 29/10/2010 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi olmadığı takdirde yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, murisin babası … için 70.000 TL manevi tazminat, kardeşi … için 30.000 TL manevi tazminat, kardeşi … için 30.000 TL manevi tazminat, kardeşi … için 30.000 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 29/10/2010 tarihinden olmak üzere işleyecek reeskont faizi olmadığı takdirde yasal faizi ile birlikte davalı …A.Ş. dışındaki diğer tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar … vekilinin sunduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkillerinin olayda kusurunun bulunmadığını, manevi tazminat talebinin yerinde olmadığını, murisin ölümünün kazadan dolayı olup olmadığı hususunun araştırılması gerektiğini, faiz isteminin yasal faiz olması gerektiği belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; … plakalı aracın müvekkil şirket tarafından zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, manevi tazminat taleplerinin poliçe dışında bulunduğunu, gerçek zararın kusur durumunun tespiti gerektirdiğini, müvekkili yönünden dava tarihinden yasal faize hükmedilebileceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı … cevap dilekçesi özetle; kusuru bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davacılar vekili birleşen davada vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle:aynı trafik kazası nedeni ile tazminat davası açtığını açıklayarak davalı … Sigortanın … plaka sayılı aracın sigortalayanı olduğunu, bu sebeple 50.000,00 TL manevi tazminatın davalı … A.Ş.’den alınarak müvekkillerine verilmesini, ayrıca bu dosya ile tarafları ve konusu aynı olan mahkememizin 2014/239 esas sayılı dava dosyasının birleştirilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Maddi tazminat yönünden; Asıl dosyada davacı … lehine açılan destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, asıl dosyada davalılar … hakkındaki maddi tazminat davasının feragat nedeniyle reddine, manevi tazminat yönünden; asıl dosyada ve mahkememizin birleşen 2016/852 Esas sayılı dosyasında açılan manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile davacı … lehine 12.000,00-TL, davacı … lehine 7.000-TL , … lehine 7.000-TL,, davacı … lehine 7.000-TL, davacı … lehine 7.000-TL manevi tazminatın asıl dosyadaki davalı sigorta şirketinin sorumluluğu sigorta limiti ile sınırlı olmak üzere davalı … şirketi A.Ş. , davalı …, Davalı …. ile birleşen dosyada sorumluluğu sigorta limiti ile sınırlı olmak üzere davalı … şirketi A.Ş. den tahsili ile müştereken ve müteselsilen davacılara ödenmesine, toplanan 40.000-TL manevi tazminat için davalı sigorta şirketleri yönünden dava tarihi olan 30/10/2012 tarihinden itibaren , diğer davalılar için olay tarihi olan 29/10/2010 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,” karar verilmiştir. Bu karara karşı davacılar vekili, davalılar … vekili ve … vekili, davalı … A.Ş. vekili, davalı … A.Ş. vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Mahkemece kusur bilirkişi heyet raporuna göre karar verdiğini, bu rapora karşı itirazlarının dikkate alınmadığını, Adli Tıp Kurumu tarafından hazırlanan raporda, murisin tüm vücudunda kırıklar olduğunu, uzun bir süre yoğun bakımda kalmasının … plakalı araç sürücü … hızlı gittiğinin açık göstergesi olduğunu, bilirkişi raporlarının birbiriyle çeliştiğini, dava devam ederken, müvekkilin maddi durumunun iyi olmaması ve paraya ihtiyacı olması nedeniyle, davalı …A.Ş. Tarafından davacı … kısmi ödeme yapıldığını, bu ödeme nedeniyle … aleyhine açmış oldukları davadan maddi tazminat yönünden feragat ettiklerini, yapılan bu feragatin sadece … yönünden olduğunu, diğer davalıları kapsamadığını, buna rağmen mahkemece davacı lehine açılan destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davalılar … yönünden ise maddi tazminat davası yönünden feragat nedeniyle reddine karar vermesinin hatalı olduğunu, Mahkemenin hesaplamış olduğu 740,39 TL maddi tazminat miktarı düşük olduğunu, takdir edilen manevi tazminata sigorta şirketleri yönünden kaza tarihinden itibaren faiz verilmesi gerekirken, dava tarihinden itibaren faiz verilmesinin hatalı olduğunu, ayrı ayrı vekalet ücreti yönünden hüküm kurarak davalılara verilmesi şeklinde karar vermesinin hatalı olduğunu belirterek istinaf talep etmiştir.Davacı vekili 26/09/2018 tarihli ek istinaf dilekçesi ile dilekçesi ile Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 15/06/2016 tarih 2011/17-142 Esas 2011/411 karar sayılı ilamı ve 22/02/2012 gün 2011/17-782 Esas 2012/92 Karar sayılı kararlarına göre kusur oranına bakılmaksızın maddi tazminat miktarının tamamının hesaplanması gerektiği açıkça anlaşıldığını belirterek, maddi tazminat hesaplamasının eksik hesaplandığını ve neye göre hesaplandığının anlaşılamadığını belirterek ek istinaf talebinde bulunmuştur. Davalı… vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkiline atfedilen %15 kusurun kabul edilemez olduğunu, müteveffanın araçtan indikten 5 dakika sonra kazanın meydana geldiğini, müvekkilinin oluşan kaza ile doğrudan doğruya uygun ve yakın illiyet bağı kurulamayacağını, müvekkilinin kusurunun bulunmadığından aleyhine açılan manevi tazminat davasının reddi gerektiğini, davacılar için belirlenen manevi tazminat miktarlarının yüksek olduğunu ve sebepsiz zenginleşmeye yol açacağını belirterek istinaf talep etmiştir. Davalı … A.Ş. vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; birleşen davanın davalısı olduğunu, asıl davanın dava tarihinden itibaren faizden sorumlu tutulmasının hukuka aykırılık teşkil ettiğini, müvekkili şirketin asıl davanın davalısı olmadığından asıl dava tarihinden itibaren temerrüte düştüğünden bahsedilemeyeceğini, müvekkil şirketin… plakalı aracın sigortacısı olup müvekkil şirketin poliçeden kaynaklanan sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olduğundan kazaya karışan sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, sigortalı araç sürücüsü … %30, davalı … Şirketinin sigortalı aracının sürücüsü … %40 oranında kusurlu olduğunu, mahkemece davacılar lehine hükmedilen 40.000,00 TL manevi tazminattan diğer davalılar ile birlikte tamamından müşterek ve müteselsilen sorumlu tutulmasının yasaya uygun olmadığını belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı … A.Ş. vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; sigortalı araç sürücüsünün kusuru bulunmadığını, kusursuz olduğu belirtilmesine rağmen aleyhine hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, kusurlu olması halinde kusur oranında ve poliçe limiti ile sorumlu olacağını, bilirkişi raporunda sigortalı araç sürücüsüne kusur verilmediğini, hükme esas alınan raporda %40 kusur oranına göre yapılan hesaplama kabul edilerek hüküm kurulduğunu, gerekçede sürücü … kusurlu olmadığı belirtildiği ve aleyhine hüküm de kurulmadığından müvekkil şirket yönünden de hüküm kurulmaması gerektiğini, manevi tazminatın poliçe kapsamında olmadığını belirterek istinaf talep etmiştir. Dava, ölümlü trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.Dosya kapsamına göre; 29/10/2010 tarihli kaza tespit tutanağına göre sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı otobüsü ile D-100 karayolunu takiben Gölcük istikametine seyredip, Vezir Çiftliği Kovanlar beton karşısı bağlantısı yaya çıkışı olmayan yaya üst geçit altında bölünmüş yolda yolcusu olan … indirerek yaya durumuna geçen … demir bariyerden atlayarak D-130 yan yol Gölcük istikametine yan yol kısmına birden geçmesi ile D-130 yan yoldan eski mezbaha istikametine seyreden sürücü …. sevk ve idaresindeki … plakalı aracın sağ ön çamurluk, ön cam ve sağ ön direk kısımları ile yaya … çarparak 13 metre ilerleyerek durup yayaya bakmak için geri manevra yaparak yayanın geri kısmına geçerek durması sonucu yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği olay nedeniyle vefat edenin desteğinden mahrum kalan ve desteğin babası ve kardeşleri olan davacıların destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat talep ettiği anlaşılmaktadır. Kazaya karışan … plakalı aracın işleteni ve sürücüsü …, zmms sigortacısı … A.Ş.’dir. Kazaya karışan diğer araç olan … plakalı otobüsün işleteni …, sürücüsü … , zmms ve imms sigortacısı ise … A.Ş.’dir. Kocaeli 2.Asliye Ceza Mahkemesinin 2012/539 E. sayılı dosyasında yapılan yargılamada keşif yapılmak suretiyle alınan raporda hususi araç sürücüsü … 3.derecede, otobüs sürücüsü .. 2.derecede, müteveffa yaya 1.derece kusurlu bulunmuştur. Ceza mahkemesince ayrıca ATK’dan kusur raporu alınmış, bu kusur raporunda hususi araç sürücüsü … kusursuz, otobüs sürücüsü … tali derecede kusurlu, müteveffa yaya asli derecede kusurlu bulunmuştur. Ceza mahkemesinde keşfen yapılan inceleme sonucu oluşturulan rapor ile ATK raporu arasında çelişki olduğundan yeniden dosya ATK Fizik İhtisas Dairesine gönderilmiş, bu kez genişletilmiş heyetten alınan raporda yine ATK raporu gibi … tali derecede kusurlu olduğuna, … kusursuz olduğuna, müteveffa yaya …’ın asli kusurlu olduğuna dair rapor tanzim edilmiştir. Ceza mahkemesince ATK raporlarına itibar edilerek … adına açılan davada beraat kararı verilmiş, diğer sanık …için ise tali kusurlu bulunarak ceza verilmiş ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş ve bu karar kesinleşmiştir.Mahkemece kusur raporuna itiraz üzerine İTÜ Makine Mühendislerinden oluşan bilirkişi heyetinden yeniden kusur raporu alınmış olup bu rapora göre ölen yayanın %85 kusurlu olduğu, otobüs sürücüsü … %15 kusurlu olduğu, hususi araç sürücüsü … ise kusursuz olduğu belirlenmiştir. Ceza mahkemesinden alınan iki ayrı ATK kusur raporu ve mahkemece alınan İTÜ makine mühendislerinden oluşan bilirkişi heyetinden alınan kusur raporunda olayların ve kusur durumlarının ayrıntılı olarak anlatılış şekli, teknik değerlendirmeler, birbirini doğrular nitelikte olmakla, ölen yayanın %85 oranında kusurlu olduğuna yönelik raporun hükme esas alınmasında dosya kapsamı, usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından kusura yönelik istinaf itirazları yerinde görülmemiştir. Mahkemece İTÜ makine mühendislerinden alınan rapor esas alınarak kusursuz olan … plakalı araç sürücüsü … hakkındaki davanın reddine karar verilmiş olmasında isabetsizlik bulunmamaktadır. Yine davacılar vekili ek istinaf dilekçesinde Hukuk Genel Kurulu kararlarına dayanarak kusur ne olursa olsun zararın tamamının hesaplanması gerektiği yönündeki istinaf talepleri dava konusu olay ile örtüşmediğinden bu yöndeki istinaf talebinin de reddi gerekmiştir. Hükme esas alınan kusur raporunda … plakalı araç sürücüsü … kusursuz çıkması nedeni ile manevi tazimattan da sorumlu olması mümkün olmadığından davalı … A.Ş.’nin manevi tazimattan diğer davalılar ile birlikte tamamından müşterek ve müteselsilen sorumlu tutulması gerekiğine ilişkin istinaf itirazı yerinde değildir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre olayın oluş şekli, davacılar desteğinin asli derecede kusurlu olması, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, özellikle sosyal ve ekonomik durum araştırmasına ilişkin tutanağa göre küçük yaşta iki çocuğu, eşi ve annesinin bakım ve iaşesini sağlayan davalı … asgari ücret civarındaki aylık gelirinin dışında başkaca ekonomik bir varlığının bulunmaması göz önüne alındığında TBK’nın 56. maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nasafet kuralları çerçevesinde davacılar lehine belirlenen manevi tazminat miktarının, manevi tazminat müessesinin amacına ve hakkaniyete uygun olduğu kanaatine varılmıştır. Bu nedenle bu yöndeki istinaf iddia ve itirazı da yerinde görülmemiştir. Davacılar vekilinin mahkemeye vermiş olduğu 23/06/2016 tarihli dilekçe ile maddi tazminat yönünden davalılar … lehine feragat ettiği beyanında bulunmuş, dosyaya ibraz edilen ibraname, feragatname ve makbuz başlıklı belgede … A.Ş.’nin ve sigortalı araç maliki ile sürücüsünün mezkur olay ve poliçeden doğan talep konusu maddi tazminat sorumluluğunu tamamen gayri kabili rücu olmak üzere mutlak ve kesin şekilde ibra ettiğini, manevi tazminat taleplerinin devam ettiğini yazılı olduğu görülmüştür. Bu halde İlk Derece Mahkemesince davacılar vekilinin feragat beyanı doğrultusunda davalılar … aleyhine açılan davanın feragat nedeni ile reddine, destekten yoksun kalma tazminatının ödendiği ve bahsi geçen davalılar ile … A.Ş.’nin ibra edilmiş olması nedeni ile konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık yoktur. Bu yöne değinen davacılar vekili istinaf talebi yerinde değildir. Davacılar vekili, asıl davada vermiş olduğu dava dilekçesinde davacılardan … için maddi ve manevi tazminat, diğer davacılar için ise sadece manevi tazminat talep etmiştir (… şirketinden manevi tazminat talep edilmediği açıklanmıştır). Asıl davada davalılar otobüs sürücüsü …, otobüs işletmecisi …. kazaya karışan hususi araç sürücüsü … sigorta şirketi … A.Ş.’dir. Asıl davada … A.Ş. ihbar olunan durumundadır. Birleşen davada vermiş olduğu dava dilekçesinde ise kazaya karışan … plakalı aracın (manevi tazminat klozu da bulunan) ihtiyari mali mesuliyet sigortacısı olan … A.Ş.’ye dava açılarak manevi tazminat talep edilmiştir. İlk Derece Mahkemesince gerekçede İTÜ makine mühendislerinden alınan kusur raporu esas alınarak kusursuz olan … plakalı araç sürücüsü … hakkındaki davanın reddine karar verildiği açıklandığı halde bu aracın zmms sigortacısı olan … A.Ş.’nin davacı … lehine hükmedilen maddi tazminattan sorumlu tutulması; Dava dilekçelerinde talep olmadığı, kusur ve poliçe sorumluluğu bulunmadığı halde … A.Ş.’nin manevi tazminattan sorumlu tutulması, harç ve vekalet ücreti yükletilmesi; davalı … A.Ş. birleşen davada davalı olduğundan ve dava tarihinden önce temerrüde düşürüldüğü davacı tarafça ispat edilemediğinden kabul edilen manevi tazminat için birleşen dava tarihi yerine, asıl dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi doğru olmadığından ( Aynı gerekçe ile davacılar vekilinin davalı sigorta şirketi bakımından faizin kaza tarihinden başlatılması gerektiğine ilişen istinaf itirazı yerinde görülmemiştir. ) bu yöne değinen istinaf taleplerinin kabulüne ve hükmün düzeltilmesine karar verilmesi gerekmiştir. İhtiyari dava arkadaşı olan davacıların her birinin ayrı ayrı manevi tazminat talebinde bulunmuş olması, her birinin davasının diğerinden bağımsız olması ve aralarında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunanların usul ekonomisi ilkesi dikkate alınarak birlikte dava açtıkları durumda da esasen birden fazla dava olduğu dikkate alınarak; her bir davacı yönünden lehine hükmedilen tazminat miktarına göre ayrı ayrı vekalet ücreti verilmesi gerekir (Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 25/11/2019 tarih, 2017/5605 E. ve 2019/11036 K. sayılı kararı). Bu nedenle İlk Derece Mahkemesince reddedilen kısım için ise davalılar yararına AAÜT’nin 3/2. maddesi gereğince red sebebi ortak olması da gözetilerek her bir davacı bakımından reddedilen manevi tazminat tutarı üzerinden hesaplanan vekalet ücretinin davalılara müteselsilen ödenmesine karar verilmesi gerekirken müteselsil sorumlu olan davalılar lehine ayrı ayrı vekalet ücreti hükmedilmesi doğru olmamıştır. Ne var ki davacılar … yönünden reddedilen miktar üzerinden ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi ve müştereken ve müteselsilen alınmaması gerektiği yönünde davalı istinaf talebi bulunmadığından davacılar lehine oluşan usuli kazanılmış hak gözetilerek davalılar lehine hükmedilen (1.980,00 x 3 = 5.940,00 TL) vekalet ücretinin davalılara müteselsilen ödenmesi yönünden hükmün düzeltilmesi ile yetinilmiştir. Kabule göre de; davalı … aleyhine açılan maddi tazminat davasının reddine karar verildiği halde lehine vekalet ücretine hükmedilmemiş olması doğru değil ise bu hususta istinaf talebi olmadığından İlk Derece Mahkemesi kararının bu yönden kesinleşmiş olması nedeni ile yeniden kurulan hükümde davalı … lehine vekalet ücreti belirlenmemiştir. Açıklanan nedenlerle; davacılar vekili ile davalılar … vekilinin istinaf talebinin reddine, birleşen davada davalı davalı … A.Ş. vekili ve davalı …A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesi kararı düzeltilerek aşağıda yazılı olduğu şekilde esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :A- a- Davacılar vekili ile davalılar … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, b- Davalı … A.Ş. vekilinin ve birleşen dosyada davalı … A.Ş. vekili, istinaf başvurusunun KABULÜ ile Yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere KALDIRILMASINA, BUNA GÖRE:Maddi Tazminat Yönünden; 1-Asıl dosyada davacı … lehine açılan destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 2-Asıl dosyada davalılar … hakkındaki maddi tazminat davasının feragat nedeniyle REDDİNE, 3-Asıl davada davalılar… A.Ş. aleyhine açılan maddi tazminat davasının sübut bulmadığından reddine, 4- Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 50,57 TL harçtan maddi tazminat davası yönünden oranlanarak hesap edilen peşin yatırılan 3,41 TL harcın davacılardan alınarak Hazineye gelir kaydına, 5-Davalılar … kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki AAÜT uyarınca hesaplanan 1.000-TL vekalet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak adı geçen davalılara verilmesine, 6-Davalı …A.Ş. kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki AAÜT uyarınca hesaplanan 1.000-TL vekalet ücretinin davacı … alınarak adı geçen davalıya verilmesine, 7- Davacılar tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, Manevi Tazminat Yönünden;1-Asıl dosyada ve mahkememizin birleşen 2016/852 Esas sayılı dosyasında açılan manevi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ ile davacı … lehine 12.000,00-TL, davacı … lehine 7.000-TL, … lehine 7.000-TL, davacı … lehine 7.000-TL, davacı … lehine 7.000-TL manevi tazminatın asıl dosyadaki davalı sigorta şirketinin sorumluluğu sigorta limiti ile sınırlı olmak üzere davalı …, Davalı … ile birleşen dosyada sorumluluğu sigorta limiti ile sınırlı olmak üzere davalı … A.Ş.’den tahsili ile müştereken ve müteselsilen davacılara ödenmesine, Toplanan 40.000-TL manevi tazminat için birleşen davada davalı … A.Ş. yönünden birleşen dava tarihi olan 17/06/2016 tarihinden itibaren, diğer davalılar için olay tarihi olan 29/10/2010 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, 2-Davacılar … kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden hüküm tarihindeki AAÜT uyarınca,- … yönünden 1.980,00 TL,- … yönünden 1.980,00 TL,- … yönünden 1.980,00 TL,- … yönünden 1.980,00 TL,- … yönünden 1.980,00 TL,Vekalet ücretinin davalılar … A.Ş., …. müştereken ve müteselsilen alınarak adı geçen davacılara verilmesine, 3-Davalılar … A.Ş., … kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden hüküm tarihindeki AAÜT uyarınca, hesaplanan ve kesinleşen 5.940,00 TL (1.980,00 x 3 = 5.940,00 TL) vekalet ücretinin davacılar … ve … müştereken ve müteselsilen alınarak adı geçen davalılara müteselsilen verilmesine, 4-Asıl dosyada davalı … aleyhinde açılan manevi tazminat davasının REDDİNE, 5-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki AAÜT uyarınca hesaplanan 1.980,00 TL vekalet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak adı geçen davalıya verilmesine, 6-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 2.732,40 TL harçtan manevi tazminat davası yönünden oranlanarak hesap edilen peşin yatırılan 474,78 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.257,62 TL’nin davalılar … A.Ş., … ve …’ tan alınarak davacılara verilmesine, 7-HMK’nın 333.maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine, B-İSTİNAF İNCELEMESİ BAKIMINDAN ;1- Davalı .. A.Ş. ve birleşen davada davalı … A.Ş. tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından kendisine iadesine,2-Alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40 TL harcın davacılardan müteselsilen tahsili ile Hazineye irat kaydına,3- Alınması gereken 2.732,40 TL harçtan peşin alınan 684,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.048,40 TL harcın davalılar … müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye irat kaydına,4-İstinaf aşamasında davalı … A.Ş. tarafından yatırılan 98,10 TL istinaf başvuru harcının davacılardan müteselsilen tahsili ile bu davalıya verilmesine, 5-İstinaf aşamasında davalı … A.Ş. tarafından yapılan 39,00 TL posta ve tebligat giderinden ibaret yargılama gideri ile 196,20 TL istinaf başvuru harcının davacılardan müteselsilen tahsili ile bu davalıya verilmesine, 6-İstinaf aşamasında davacılar ve davalılar … tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 7-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 8-İstinaf için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.27/01/2021