Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2018/4014 E. 2018/1515 K. 08.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
ESAS NO : 2018/4014
KARAR NO : 2018/1515
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 20/03/2018
NUMARASI : 2018/236 Esas 2018/199 Karar
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
KARAR TARİHİ: 08/11/2018
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, davacı tarafça istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 21.01.2010 tarihinde …sevk ve idaresindeki … plakalı araçla geri geri giderken yaya konumunda bulunan davacının ayağının üzerinden geçmesi sonucu oluşan kazada vekiledeninin yaralandığını, kaza sonucu Manisa Devlet Hastanesi’nden verilen rapora göre vekiledeninin %39 oranında malul kaldığını beyanla, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla sürekli / kalıcı iş gücü kaybı için 50,00 TL ve geçici iş göremezlik için 50,00 TL olmak üzere şimdilik 100,00 TL maddi tazminatın başvuru tarihini takip eden 15.iş gününün bitimi tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
İlk Derece Mahkemesi 20/03/2018 tarih, 2018/236 Esas 2018/199 Karar sayılı kararı ile davanın 6100 sayılı Yasanın 114/1-c maddesi delaleti ile 115/2.maddesi gereğince görev dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine, HMK’nın 20. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir.
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; TTK’nın 4. ve 5.maddesine göre ve Yargıtay’ın istikrar kazanmış yerleşik kararlarına göre işbu davada görevli mahkemenin Ticaret Mahkemesi olduğunu, bu sebeple yerel mahkemece tesis edilen görevsizlik kararının usul ve yasaya aykırı olduğundan kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, ZMSS poliçesi kapsamında trafik kazasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup, istinaf açısından uyuşmazlık konusu, HMK’nın 355. maddesine göre İlk Derece Mahkemesince verilen görevsizlik kararının usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.
Dava tarihinde yürürlükte olan 6335 sayılı Kanun’un 2. maddesi ile değişik 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesi uyarınca ticari davalar Asliye Ticaret Mahkemelerince görülerek karara bağlanır. Aynı Kanun’un TTK’ nın 4/1. maddesine göre, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın bu Kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır. Kanun’un 5/3. maddesine göre ise ” Asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır.” hükmü getirilerek asliye ticaret mahkemeleri ile diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki, iş bölümü ilişkisi değil, görev ilişkisine dönüştürülmüştür.
HMK’nın 1.maddesine göre göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir. HMK’nın 114/1-c bendi ile mahkemenin görevli olması dava şartı olarak kabul edilmiş olup 115/1. maddesine göre de mahkeme dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır.
Açılan davada davalı sigorta şirketi ile dava dışı sigortalısı arasında zorunlu mali sorumluluk sigorta bulunmaktadır. Davacı sigortacının halefiyetine dayanarak tazminat davası açmıştır. Bu nedenle uyuşmazlığın çözümünde sigorta hukuku uygulanacaktır. Sigorta Hukuku 6102 sayılı TTK’nın 1401 vd. maddelerinde, zorunlu sorumluluk sigortası ise 1483 vd. maddelerinde düzenlenmiştir. Davacı da davalılar arasında düzenlenmiş olan bu zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesine dayanarak davalı sigorta şirketinden tazminat talep etmektedir. Bu durumda dava TTK’da düzelenmiş olan sigorta hukukuna dayandığından açılan dava TTK’ nın 4/1. maddesine göre mutlak ticari dava olup ihtilafın çözümünde görevli mahkeme asliye ticaret mahkemesidir (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 27/03/2017 gün ve 2014/19001E. – 2017/3223K. sayılı; 30/03/2017 gün ve 2015/5763E. – 2017/3414K. sayılı; yine 21/03/2017 gün 2014/20096E. – 2017/3049K. sayılı kararları).
Bu nedenlerle Asliye Ticaret Mahkemesi’nce davanın Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan, HMK’nın 353/1-a-3 maddesi gereğince davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dava dosyasının yeniden görülmesi için mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-HMK’nın 353/1-a-3 maddesi gereğince, davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, İstanbul 13.Asliye Ticaret Mahkemesinin 20/03/2018 tarih, 2018/236 Esas 2018/199 Karar sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğundan KALDIRILMASINA,
2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
3-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından kendisine iadesine,
4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK ‘nın 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.08/11/2018.