Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2018/3900 E. 2021/20 K. 18.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2018/3900
KARAR NO : 2021/20
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 05/04/2018
NUMARASI: 2014/1146 Esas – 2018/354 Karar
DAVA : Tazminat (Kara Taşımacılığı Kaynaklı)
KARAR TARİHİ: 18/01/2021
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :Davacı vekili dava dilekçesi ile; Müvekkili …’ün … isimli firmanın sahibi olduğunu, bu firmanın dava dışı …Tic. Ve San. A.Ş’ye ait konfeksiyon malzemelerini içeren kolilerin dava dışı …San. Tic. Ltd. Şti’ne teslim edilmek üzere … plakalı araç ile Tokat’tan İstanbul’a taşındığını, taşıma sırasında Samandıra’da … dinlenen şoförün aracını kontrol etmesi sonucunda yüklerin bir kısmının çalınmış olduğunu fark ettiğini, kalan malların …San. Tic. Ltd. Şti’ne teslim edildiğini, … plakalı aracın … şirketi nezdinde kasko poliçesi ile teminat altına alındığını, davalı şirket … Petrol’e ait tesiste müşterilerin güvenliği için gerekli tedbirlerin alınmadığını, … ise sigorta şirketi ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu, bu nedenle de fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydı ile 35.000,00 TL’nin olay tarihi itibari ile işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir. Davalı …Ş vekili cevap dilekçesinde özetle: … plakalı aracın müvekkil şirket nezdinde 14/12/2012 – 14/12/2013 vadeli ve 220061025685-6 nolu genişletilmiş kasko poliçesi ile sigortalı olduğunu, söz konusu poliçenin kamyon klozu içermekte olduğunu, kamyon klozu teminatının sadece sigortalı emtiayı taşıyan nakil vasıtasının ateş, yıldırım, seylap, dere taşması, çığ, toprak ve dağ heyelanı, köprü yıkılması, yolların çökmesi ve kamyon veya treylerin devrilmesi, yanması, çarpması ve çarpışması neticesinde taşınan malların ziya ve hasarları kapsadığını, dava konusu hasar talebine neden olan çalınma rizikosunun teminat dışında olduğunu, 17/04/2013 tarihli eksper raporunda da rizikonun teminat dışında kaldığı görüşüne varıldığını beyan ederek davanın müvekkili şirket yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı …Ltd. Şti vekili cevap dilekçesinde özetle: Çalındığı belirtilen emtianın davacının malı olmaması sebebi ile davacının huzurdaki davayı ikame etmekte hukuki yararı bulunmadığından aktif dava ehliyetinin bulunmaması nedeni ile davanın reddine karar verilmesini, davacı tarafından hırsızlık anında araç şoförünün içinde olduğunun belirtildiğini ve aracın şoförünün içindeyken meydana gelen hırsızlık olayından müvekkil şirketinin sorumlu tutulamayacağını, olay anında müvekkil şirketinin güvenlik kameralarının devrede olmasına karşılıkla aracın kameradan görüntü alınamayacak bir mesafeye park edilmiş olması nedeni ile görüntü alınmadığını, faizin dava tarihinden itibaren talep edilebileceğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Davanın kısmen kabulüne; 9.739,50 TL’nin davalılardan sigorta şirketi yönünden 27.05.2013 tarihinden itibaren, diğer davalı yönünden ise dava tarihi olan 06.08.2013 tarihinden itibaren, talep gibi, yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine; fazlaya ilişkin kısmın reddine” karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili, davalı …San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili, davalı …. vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkilin çalınan malların taşıyıcısı konumunda olduğunu, taşıyıcının sorumluluğunun düzenlendiği TTK hükümleri uyarınca müvekkil malı teslim etmesi gereken şirketlerin uğradığı zararı tazmin etmekle yükümlü olduğunu, dosyaya delil olarak sunulan 11.04.2013 tarihli protokol gereği ilgili şirketin uğradığı zararın ( malların piyasa değeri üzerinden uğranılan zarar) müvekkil tarafından tazmin edildiğini, sadece malların maliyet fiyatının hesaplanıp diğer zararların kapsam dışı bırakılmasının hukuka aykırı olduğunu, tazminat hesabında TTK 882.maddesine göre üst sınır hükmü uygulansa dahi bilirkişi heyetince yapılan “sdr hesaplaması” hatalı olduğunu, ödenecek tazminat miktarının gönderinin net olmayan ağırlığının her bir kilogramı için 8,33 Özel Çekme hakkını karşılayan tutar ile sınırlı olduğunu, bilirkişi heyetinin çalınan eşofman takımlarının her birinin ağırlığını 0,300 gr olarak ele aldığını, bu verinin nasıl elde edildiği raporda izah edilmeyip ağırlığın neye göre tespit edildiğinin belirtilmediğini, yükün kısmen veya tamamen kaybından dolayı sorumluluğun belirlenmesinde uygulanacak sdr kurunun karar tarihindeki kur üzerinden belirlenmesi gerektiğini belirterek istinaf talep etmiştir. Davalı …. San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkil şirkete husumet yöneltilemeyeceğinden, husumet itirazlarının kabulü gerektiğini, müvekkil şirketin sorumlu tutulabilmesi için kusurlu olduğunun tespit edilmesinin şart olduğunu, sırf işleten olması nedeni ile müvekkil şirketin sorumlu kabul edilmesinin mümkün olmadığını, bilirkişi raporunda müvekkil şirketin genel olarak sorumluluğuna dair herhangi bir tespit yapılmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı …. vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davaya konu “çalınma” rizikosu teminat dışı olduğundan vaki taleplerin müvekkil şirket nezdindeki Kasko poliçesi kapsamında değerlendirilemeyeceğini, sigorta poliçesinde açıkça yer almayan rizikolar neticesinde meydana gelen zararlar bakımından müvekkil sigorta şirketinin sorumlu olmayacağının kabulü gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava, genişletilmiş kasko sigortasına dayanarak tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.Tokat İli Erbaa ilçesinde faliyet gösteren “…” isimli kargonun sahibi olan davacının Erbaa’da faliyet gösteren … Tic. Ve A.Ş.’ye ait konfeksiyon malzemesi içeren kolilerin İstanbul İlinde faliyet gösteren … San. Tic. Ltd. Şti.’ne teslim edilmek üzere anlaştığı, söz konusu yükün 04/04/2013 tarihinde davacıya ait … plakalı araca yüklenerek aracın, araç sürücüsü … sevk ve idaresinde Erbaa ilçesinden İstanbul istikametine doğru yola çıktığı, İstanbul iline yaklaştığı sırada 05/04/2013 günü sabah 07:15’te bu saatte köprüden geçiş izni verilmeyeceği için Samandıra yolu üzerinde bulunan davalı …San. Tic. Ltd. Şti.’ne ait dinlenme tesisine giriş yaptığı, tesiste iken saat 08:00 sularında şoförün araçta dinlenmekte olduğu sırada kamyonun arka kısmından bir miktar taşınan yükün çalınması üzerine uğranılan zarar miktarı olan 35.000,00 TL’nin dosyada bulunan 11/04/2013 tarihli protokolde belirtildiği şekilde …. A.Ş.’ye elden ve nakden ödendiği zararın tazmini için kamyon klozu içeren kasko sigorta poliçesini düzenleyen davalı … ve davalı dinlenme tesisi aleyhine tazminat davası açtığı anlaşılmıştır.Davaya konu araç ile ilgili davalı … tarafından 14/12/2012 başlangıç 14/12/2013 bitiş tarihli genişletilmiş kasko poliçesi düzenlenmiş olup kamyon klozu ile ilgili kısım incelendiğinde “kamyon/tır veya treylerin devrilmesi, yanması, çarpması ve çarpışması neticesinde taşınan 3. şahıslara ait yükün uğrayacağı ziya ve hasarlar sonucu sigortalı taşıyıcıya düşebilecek hukuki mali sorumluluğu teminat altına alır.” şeklinde düzenleme yapılmıştır. Teminatın somut olaya uygun olmadığı, hırsızlık/çalınma halini kapsamadığı bu nedenle de davacının bu kloza dayanarak davalı … şirketinden tazminat talep edemeyeceği anlaşıldığından Sigorta şirketi aleyhine açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır. Bu nedenle davalı … şirketinin istinaf talebi yerindedir. Çalınma olayının meydana geldiği dinlenme tesisi Karayolları Genel Müdürlüğüne ait olup idare tarafından kiraya verilmek suretiyle kullanıldığı anlaşılmaktadır. Kiraya verilen yerin otoyol hizmet tesisi olduğu anlaşılmakla sorumluluğun belirlenmesi açısından tesis sahibinin hangi alanlardan sorumlu olmak üzere kiralama yaptığının kira sözleşmesinin genel ve özel şartları kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir. Dosya içerisinde sözleşmenin bir örneği bulunmadığından dairemizce Karayolları Genel Müdürlüğüne müzekkere yazılarak Davalı şirket ile kira sözleşmesi olup olmadığı sorulmuş ve kira sözleşmelerinin örnekleri istenmiştir. Karayolları Genel Müdürlüğü İşletmeler Daire Başkanlığından kira ve devir sözleşme örnekleri gönderilmiş, davalı … San. Tic. Ltd. Şti. İle kira sözleşmesi yapılmadığı bilgisi verilmiştir. Gelen belgelerin incelenmesinde Karayolları Genel Müdürlüğü ile kira sözleşmesinin …. San. Tic. Ltd. Şti. İle yapıldığı, bu şirket tarafından Karayolları Genel Müdürlüğünün onayı da alınmak suretiyle …Tic.A.Ş ye devredildiği görülmüştür. Dosyaya ibraz edilen kira bedeli faturalarının incelenmesinden, davalı … Şirketinin, dava dışı Karayolları Genel Müdürlüğü’nün kiracısı … Tic.A.Ş’nin kiraladığı tesisin belli bir bölümünü işleten şirket olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle kira sözleşmelerinin hırsızlık olayının gerçekleştiği otopark alanı kapsamadığı, başka bir ifadeyle davalı şirketin otopark alanından sorumlu olmadığı anlaşıldığına göre davalı Davalı … Tic. Ltd. Şti. aleyhine açılan davanın pasif taraf ehliyeti (husumet) bulunmadığından usulden reddine karar verilmesi gerekirken esastan kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır. Dairemizin bu gerekçe ve kabulüne göre de davacı vekilinin esasa ilişkin istinaf itirazları yerinde olmadığından reddine karar verilmiştir. Açıklanan nedenlerle davalıların istinaf taleplerinin kabulüne, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak aşağıda yazılı olduğu şekilde davanın reddi yönünde esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :A- Davacı vekilinin yukarıda esas ve karar numarası yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,B- Davalı …. San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili ve davalı …. vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince esas hakkında karar verilmek üzere KALDIRILMASINA, Buna göre:1- Davalı…. San. ve Tic. Ltd. Şti. aleyhine açılan davanın HMK’nın 114/1-d maddesinde düzenlenen taraf ehliyetine ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan HMK’nın 115/2. maddesi gereğince davanın usulden REDDİNE,2- Davalı …. aleyhine açılan davanın sübut REDDİNE, 3- Alınması gereken 59,30 TL ilam harcının peşin yatırılan 597,75 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 538,45 TL harcın kararın kesinleşmesine müteakip talebi halinde İlk Derece Mahkemesince davacıya iadesine,4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerine bırakılmasına,5- Davalı … San. ve Tic. Ltd. Şti. kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan AAÜT’nin 7.maddesi gereğince 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, 6- Davalı …. kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan reddedilen kısım üzerinden AAÜT gereğince hesap ve takdir edilen 5.250,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, 7- Davacı ve davalılar tarafından yatırılan gider avansından yargılama sırasında harcanan gider ile karar kesinleşinceye kadar yapılacak giderin mahsubu ile kalan gider avansının yatırana iadesine, C-İSTİNAF İNCELEMESİ BAKIMINDAN ; 1- Davalı … San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili ve davalı …. tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından kendisine iadesine,2-Harçlar Yasasına göre alınması gereken 54,40 TL harçtan peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,00 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına, 2- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 3-İstinaf aşamasında davalı…. San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından yatırılan 98,10 TL istinaf başvuru harcının davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,4-İstinaf aşamasında davalı …. vekili tarafından yapılan 128,50 TL posta ve tebligat giderinden ibaret yargılama gideri ile 98,10 TL istinaf başvuru harcının davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,5-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 6-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine,Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.18/01/2021