Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2018/3666 E. 2018/1409 K. 24.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
ESAS NO : 2018/3666
KARAR NO : 2018/1409
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 13/03/2018
NUMARASI : 2017/366 Esas, 2018/215 Karar
DAVANIN KONUSU: Tazminat
KARAR TARİHİ: 24/10/2018
İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/366 E. ve 2018/215 K. sayılı dosyası kapsamında verilen karara karşı, davacı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine dosyanın dairemize tevzi edilmesi sonucu, dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkiline ait yol ağında bulunan İstanbul ili, Tuzla ilçesi sınırları içerisinde Otoyol kesimi üzerindeki idarelerine ait yapı ve güvenlik eklentilerine … plakalı aracın sebebiyet verdiği trafik kazası sebebiyle zarar verildiğini, meydana gelen kaza neticesinde verilen zararın 6.374,38 TL. olduğunu, verilen zararda …plakalı aracın asli kusurlu olduğunu, toplam hasar bedelinin … plakalı aracın sigorta şirketi ile araç malikinden ihtaratlı olarak talep edildiğini, bugüne kadar aracın maliki ve sigorta şirketi tarafından idarelerine herhangi bir ödemenin yapılmadığını belirterek öncelikle … plakalı aracın kaydına satış ve devrinin önlenmesi için tedbir konulmasını, fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla ve davanın seyri sırasında mevcut davalılar dışında kusurluların tespit edilmesi halinde davaya dahil etme hakları saklı tutarak KDV hariç hasar bedeli olan 6.374,38 TL: hasar alacağının olay tarihi olan 13/11/2014 tarihinden ( sigorta şirketi için ihbar tarihinden ) başlamak üzere işlemiş ve işleyecek olan yasal faizi ile birlikte davalılardadn müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılardan sigorta şirketi vekilince sunulan cevap dilekçesinde; davaya konu tazminat talebinin zamanaşımına uğradığını bu nedenle öncelikle zaman aşımının reddi gerektiğini, davacının sigorta şirketinin kusuru bulunduğunun ispatı gerektiğini aynı zamanda faize yönelikte itirazı bulunduğunu belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılardan … tarafından sunulan cevap dilekçesinde; davanın zaman aşımı ve yetkisizlik nedeniyle reddi gerektiğini, aynı zamanda davaya konu kaza tarihinde … plakalı aracın …Sigorta şirketince sigortalandığını bu nedenle davanın ihbar edilmesi gerektiği belirtilerek; davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalılardan … cevap dilekçesinden özetle; Davanın zaman aşımı ve yetkisizlik nedeniyle reddi gerektiğini, aynı zamanda davaya konu kaza tarihinde … plakalı aracın …Sigorta şirketince sigortalandığını bu nedenle davanın ihbar edilmesi gerektiği belirtilerek; davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Mahkemece, mahkemenin görevsizliği nedeniyle HMK’nın 114/c ve 115/2. maddeleri gereğince dava şartı noksanlığından davanın usulden reddine, talep halinde karar kesinleştiğinde dosyasının görevli İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Davacı vekili tarafından ibraz edilen istinaf dilekçesinde görevli mahkemenin ticaret mahkemeleri olduğu, yerel mahkemenin görevsizlik kararının usul ve yasaya aykırı olduğu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılması talep edilmiştir.
Dava, ZMSS poliçesi kapsamında trafik kazasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre İlk Derece Mahkemesince verilen görevsizlik kararının usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.
Dava tarihinde yürürlükte olan 6335 sayılı Kanun’un 2. maddesi ile değişik 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesi uyarınca ticari davalar Asliye Ticaret Mahkemelerince görülerek karara bağlanır. Aynı Kanun’un TTK’ nın 4/1. maddesine göre, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın bu Kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır. Kanun’un 5/3. maddesine göre ise ” Asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır.” hükmü getirilerek asliye ticaret mahkemeleri ile diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki, iş bölümü ilişkisi değil, görev ilişkisine dönüştürülmüştür.
HMK’nın 1.maddesine göre göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir. HMK’nın 114/1-c bendi ile mahkemenin görevli olması dava şartı olarak kabul edilmiş olup 115/1. maddesine göre de mahkeme dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır.
Açılan davada davalılar arasında zorunlu mali sorumluluk sigorta bulunmaktadır. Sigorta hukuku 6102 sayılı TTK’nın 1401 vd. maddelerinde, zorunlu sorumluluk sigortası ise 1483 vd. maddelerinde düzenlenmiştir. Davacı da davalılar arasında düzenlenmiş olan bu zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesine dayanarak davalı … şirketinden tazminat talep etmektedir. Bu durumda dava TTK’da düzelenmiş olan sigorta hukukuna dayandığından açılan dava TTK’ nın 4/1. maddesine göre mutlak ticari dava olup ihtilafın çözümünde görevli mahkeme asliye ticaret mahkemesidir (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 27/03/2017 gün ve 2014/19001E. – 2017/3223K. sayılı; 30/03/2017 gün ve 2015/5763E. – 2017/3414K. sayılı; yine 21/03/2017 gün 2014/20096E. – 2017/3049K. sayılı kararları).
Bu nedenlerle Asliye Ticaret Mahkemesince davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan HMK’nın 353/1-a-3 maddesi gereğince davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dava dosyasının yeniden görülmesi için mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-HMK’nın 353/1-a-3 maddesi gereğince, davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 13/03/2018 tarih, 2017/366 Esas ve 2018/215 Karar sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğundan KALDIRILMASINA,
2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından kendisine iadesine,
4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1(a)3. maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.24/10/2018.