Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R
ESAS NO : 2018/3329
KARAR NO : 2018/1295
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ : 22/06/2018
NUMARASI : 2018/532 E. ( Derdest Dosya)
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 01/10/2018
İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/532 Esas sayılı dosyası kapsamında verilen 22/06/2018 tarihli ihtiyati haciz talebinin reddi kararına karşı, davacı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesi ile; davalı şirkete ait … plakalı aracın, 23.03.2017 tarihinde, Kuzey Marmara Otoyolu G 8 Alemdağ 23 numaralı çıkış gişesinden ödeme yapmadan geçerken, çarpma neticesinde, müvekili şirkete ait otomatik bariyerin kırılmasına ve trafik işaretleme malzemesinin hasara uğramasına sebebiyet verdiğini, davalıya ait … plakalı aracın sebebiyet verdiği kaza neticesinde 4.771,00 TL tutarında maddi hasar meydana geldiğini, sözkonusu borca istinaden, davalı şirket aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünün… E. Sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalı tarafça takibe itiraz edildiğini belirterek, 61 K 14082 plakalı aracın ihtiyaten haczine ve davalı şirketin, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… E. sayılı dosyasında yapmış olduğu itirazın iptali ile icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İlk Derece Mahkemesinin 22/06/2018 tarihli ara kararı ile; davacının ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili, istinaf başvuru dilekçesi ile; Dosyaya sunulan belgelerden anlaşılacağı üzere, somut olayda gerçekleşen trafik kazası neticesinde müvekkili şirketin maddi zarara uğradığının ispat edildiğini, müvekkili şirketin alacağının, rehinle temin edilmediğini, davalının, alacağı ödemekten kaçabileceğini ve dava neticesinde alınacak ilamı etkisiz hale getirmek için mal varlığı değerlerini elden çıkarabileceğini, bu nedenle, ihtiyati haciz taleplerinin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, mahkemece verilen 22.06.2018 tarihli ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin ara kararın kaldırılarak, ihtiyati haciz taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, davacı şirkete ait otomatik bariyer ve trafik işaretleme malzemesinin hasara uğraması iddiasından kaynaklanan tazminatın, davalıdan tahsili istemine ilişkin olup, istinaf açısından uyuşmazlık konusu, HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere, İlk Derece Mahkemesince ihtiyati haciz talebinin reddine dair verilen kararın, yasaya ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.
İİK’nun 257/1. fıkrasına göre “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.” Bu hüküm gereğince alacaklı, bir para alacağı için ancak vadesinin gelmesi hâlinde ihtiyati haciz talebinde bulunabilecektir.
İİK’nun 258/1. fıkrası gereğince “…Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeğe mecburdur….” Bu hükme göre alacaklının, alacağının varlığını ve muaccel olduğunu tam ve kesin şekilde ispat etmesi gerekmez. Bu konuda mahkemeye kanaat verecek delilleri göstermesi yeterli kabul edilmektedir. Başka bir anlatımla ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için yaklaşık ispat kuralı gereğince mahkemenin alacaklının alacağı hakkında kanaat sahibi olması yeterlidir.
Davacı tarafından iddia olunan zarar, haksız fiilden kaynaklandığından, tazminat, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte muaccel hale gelmektedir. Buradaki “muacceliyet” kavramı, alacaklı tarafından talep ve dava edilebilir hale gelmiş olma anlamındadır.
Bu yasal çerçeve içerisinde davacının istinaf talebi değerlendirildiğinde; Mahkemece, davacı tarafın ihtiyati haciz talebi red edilmiş ise de dosyada mevcut kaza tespit tutanağı, söz konusu olaya karıştığı belirtilen araca ait fotoğraf örnekleri, davacı tarafça tanzim edilen hasar föyü ve davanın niteliği dikkate alındığında, ihtiyati hacze karar verilebilmesi için gerekli yaklaşık ispat şartının gerçekleştiği, alacağın varlığının ve miktarının kesin olarak ispatının, bu aşamada gerekli bulunmadığı ve İİK’ nun 257/2. maddesinde düzenlenen ihtiyati haciz koşullarının oluştuğu bu nedenle, mahkemece ihtiyati haciz isteminin kabulüne karar verilmesi gerekirken, talebin reddine karar verilmesinin yerinde olmadığı anlaşılmaktadır.
Bu nedenlerle; HMK’nın 353/1-b-2. maddesi uyarınca, davacının istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin ihtiyati haciz isteminin reddine ilişkin ara kararının kaldırılarak, davacı tarafın ihtiyati haciz istemi yönünden, yeniden hüküm kurulmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince, davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/532 Esas sayılı dosyası kapsamında verilen 22/06/2018 tarihli ara kararın KALDIRILMASINA,
2-Talebe ilişkin yeni hüküm tesisine;
a-İİK’ nun 257 vd. maddelerindeki yasal koşulların oluştuğu anlaşılmakla davacının ihtiyati haciz talebinin kabulü ile dava konusu alacağın ( 4.983,83 TL) % 15′ i oranından nakdi teminat yada kesin veya süresiz teminat mektubu mukabilinde taleple bağlı kalınarak davalı … adına kayıtlı olması halinde … plaka sayılı aracın, dava konusu alacak miktarı olan 4.983,83 TL ile sınırlı olmak üzere İHTİYATİ HACZİNE,
b-Miktarı ve nevi tayin edilen teminatın mahkeme veznesine yatırıldığına dair belge ya da mahkemece kabul edilecek kesin, süresiz ve muteber banka teminat mektubunun ibrazı halinde kararın bir suretinin İİK’ nin 261. maddesi gereğince 10 gün içinde ilk derece mahkemesinin yargı çevresindeki icra dairesinde infaz edilmek üzere alacaklıya verilmesine,
c-Kararın teminat ve tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
İstinaf incelemesi bakımından;
3- Davacı tarafça peşin olarak yatırılan 35,90 TL istinaf karar harcının, istem halinde ilk derece mahkemesi tarafından yatırana iadesine,
4-Davacı tarafça istinaf başvuru nedeniyle yapılan, 98,10 TL istinaf kanun yoluna başvuru harcı ile 37,50 TL posta giderinden oluşan toplam 135,60 TL yargılama giderinin, davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK.’nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi 01/10/2018.