Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2018/3252 E. 2018/1382 K. 12.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
ESAS NO : 2018/3252
KARAR NO : 2018/1382
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET
MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 15/02/2018
NUMARASI : 2018/178 Esas, 2018/173 Karar
DAVANIN KONUSU : Uyuşmazlık Hakem Kararının İptali
KARAR TARİHİ : 12/10/2018
İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 15/02/2018 tarih, 2018/178 Esas ve 2018/173 Karar sayılı dosyası kapsamında verilen karara karşı, istinaf yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, vekil edeni aleyhine trafik kazası nedeniyle araçta oluşan değer kaybı talebi ile Sigorta Tahkim Komisyonuna başvurulduğunu, Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakeminin 2017/57606 E. 2018/57606 K. sayılı kararı ile zamanaşımı defileri değerlendirilmeden talebin kabul edildiğini ve 1.500,00 TL.nin ödenmesine karar verildiğini, kararın hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu belirterek Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık hakemi kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda; davacının temyiz yolu açık iken veya kesin karar var iken hakem kararının iptali için dava açmasında hukuki yarar olmadığı gerekçesiyle HMK’nın 114/1-h. ve 115/2.maddesi gereğince dava şartı noksanlığından davanın usulden reddine karar verilmiş; karara karşı davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
Davacı vekilinin istinaf başvurusu, ilk derece mahkemesinin kararının usul ve esas yönünden yasaya aykırı olduğu, davanın görevsizlik kararı ile görevli mahkemeye gönderilmesi gerektiği, hakem kararında zamanaşımı savunmalarının dikkate alınmadığı, bu nedenle kararın kaldırılması gerektiği yönlerine ilişkindir.
6100 sayılı HMK’nın 341/2. maddesinde; “Miktar veya değeri Üçbin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir.” hükmü mevcuttur. Ayrıca HMK’nın ek 1. maddesinin 1. fıkrasında; “HMK’nun 341. maddesindeki parasal sınırın her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yılda uygulanan parasal sınırların; o yıl için 04/01/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 298’inci maddesi hükümleri uyarınca Maliye Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulanır. Bu şekilde belirlenen sınırların on Türk lirasını aşmayan kısımları dikkate alınmaz.” hükmünün yanı sıra, aynı maddenin 2. fıkrasında; “HMK’nın 341. maddesindeki parasal sınırların uygulanmasında hükmün verildiği tarihteki miktarın esas alınacağı” düzenlenmiş bulunmaktadır.
Yeniden değerleme oranındaki artış sonucu yerel mahkeme hükmünün verildiği 2018 yılı için HMK’nın 341/2. maddesindeki kesinlik sınırı 3.560,00 TL olmuştur.
Dava değeri 1.500,00 TL’dir. Dolayısıyla dava konusu edilen ve karara bağlanan miktar, kararın verildiği tarih itibarı ile öngörülen kesinlik sınırının altında kaldığından İlk Derece Mahkemesince verilen karar kesin niteliktedir. Miktar olarak kesin nitelikteki karar ile ilgili olarak, yerel mahkemece, karara karşı kanun yolunun açık olduğunun belirtilmesi de sonuca etkili değildir.
Bu nedenlerle, istinaf konusu karar HMK’nın 341. maddesine göre kesin olduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 341/2., 346. ve 352. maddeleri gereğince reddine karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 341/2., 346. ve 352. maddeleri gereğince REDDİNE,
2-İstinaf başvurusu sırasında yatırılan harçların, istek halinde mahkemesince, yatırana iadesine,
3-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf isteminde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi. 12/10/2018.