Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2018/3209 E. 2018/1718 K. 13.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2018/3209
KARAR NO : 2018/1718
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 05/04/2018
NUMARASI : 2015/672 Esas -2018/405 Karar
DAVA : Tazminat
KARAR TARİHİ: 13/12/2018
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacılar vekili dilekçesinde özetle; davacılar murisi …’ın iş için gittiği Edremit’te, iş verene ait olan ve kendi kullanımında olan araç ile seyir halindeyken meydana gelen trafik kazasında vefat ettiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile her bir davacı için 1.500,00 TL destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/207 Esas sayılı dosyasında davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davacılar aynı kazada oğulları olan …’ı kaybettiklerini, bu nedenle anne ve baba olan davacılar için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile ayrı ayrı 1.500,00 TL destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Islah dilekçesi ile de dava ve birleşen davada ki tazminat miktarları arttırılmıştır.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Mahkemece, davanın görev dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, dosyanın kararın kesinleşmesi ve talep halinde görevli İstanbul Anadolu İş Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkillerinin murisinin tek taraflı trafik kazasında hayatını kaybettiği, kazaya karışan aracın sigortalı olduğu, müvekkillerinin davalı …’ya karşı dava açtıklarını, işverene karşı açılmış bir dava olmadığı bu nedenlerle yerel mahkeme kararının hatalı olduğu yönlerine ilişkindir.
Dava, ZMSS poliçesi kapsamında trafik kazasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre İlk Derece Mahkemesince verilen görevsizlik kararının usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.
HMK’nın 1.maddesine göre göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir. HMK’nın 114/1-c bendi ile mahkemenin görevli olması dava şartı olarak kabul edilmiş olup 115/1. maddesine göre de mahkeme dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır.
Davacılar, murislerinin sürüsü olarak dava dışı işverene ait aracı kullanırken gerçekleşen trafik kazasında vefatı nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı talep etmektedir. Ancak açılan davalarda muris …’ın işvereni davalı olarak gösterilmemiş, aracın ZMSS sigortacısı olan şirket aleyhine dava açılmıştır.
Dava tarihinde yürürlükte olan 6335 sayılı Kanun’un 2. maddesi ile değişik 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesi uyarınca ticari davalar Asliye Ticaret Mahkemelerince görülerek karara bağlanır. Aynı Kanun’un TTK’ nın 4/1. maddesine göre, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın bu Kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır.
Sigorta hukuku 6102 sayılı TTK’nın 1401 vd. maddelerinde, zorunlu sorumluluk sigortası ise 1483 vd. maddelerinde düzenlenmiştir.
4857 sayılı Kanunu’nun 1.maddesinde kanunun kapsamı belirtilerek, “Bu Kanunun amacı işverenler ile bir iş sözleşmesine dayanarak çalıştırılan işçilerin çalışma şartları ve çalışma ortamına ilişkin hak ve sorumluluklarını düzenlemektir. Bu kanun, 4 üncü maddedeki istisnalar dışında kalan bütün işyerlerine, bu işyerlerinin işverenleri ile işveren vekillerine ve işçilerine faaliyet konularına bakılmaksızın uygulanır.” denilmektedir. 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 1.maddesinde ise “İş Kanununa göre işçi sayılan kimselerle işveren veya işveren vekilleri arasında iş akdinden veya iş Kanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının çözülmesi görevinin iş mahkemelerine ait olduğu” belirtilmiştir.
Somut uyuşmazlıkta davacıların murisi iş seyahati esnasında işverene ait aracı kullanırken vefat etmiş ise de açılan davada işveren davalı olarak gösterilmemiş sadece murisin kullandığı aracın ZMSS sigortacısı olan şirket aleyhine dava açılmıştır. Bu durumda işçi ile işveren arasında bir ihtilaf bulunmadığından uyuşmazlığın çözümünde İş Kanunu hükümleri uygulanmayacağı için İş Mahkemeleri görevli olmayacak; Davalı … şirketinin sorumluluğu ZMSS sigortasına dayandığından ihtilafın çözümünde Asliye Ticaret Mahkemesi görevli olacaktır. Bu nedenle İlk Derece Mahkemesince davanın İş Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan HMK’nın 353/1-a-3 maddesi gereğince davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dava dosyasının yeniden görülmesi için mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-HMK’nın 353/1-a-3 maddesi gereğince, davacılar vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, İstanbul Anadolu 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 05/04/2018 tarih, 2015/672 Esas – 2018/405 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
3-Davacılar tarafından yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından iadesine,
4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına,
5-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a-3. maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.13/12/2018.