Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2018/3094 E. 2020/3898 K. 05.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2018/3094
KARAR NO : 2020/3898
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ:… 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 26/12/2017
NUMARASI : 2015/1052 Esas – 2017/1532 Karar
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 05/11/2020
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ… :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 01/01/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin sevk ve idaresindeki … plaka araca maliki … olan kaza anında …’ın sevk idaresindeki … plakalı aracın tam kusurlu olarak çarpması sonucu araçta büyük değer kaybı oluştuğunu, tamir ve onarımın 1 ay sürduğünü, bu süreçte işe taksi ile gidip geldiğini, kaza nedeniyle meydana gelen zararlardan davalıların sorumlu olduğunu beyanla, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 500 TL değer kaybı, 500 TL kazanç kaybı olmak üzere toplam 1.000,00 TL tazminatın davalılardan tahsili ile müvekkiline ödenmesini talep ve dava etmiştir.Islah dilekçesi ile 4.000 TL değer kaybı, 500 TL kazanç kaybı ve 1.125,00 TL kazanç kaybı talep etmiştir.Davalı cevap dilekçesinde özetle; 01/01/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazasına karışan … plakalı aracın müvekkili sigorta şirketi tarafından sigortalandığını, değer kaybına ilişkin taleplerin dolaylı zarar niteliğinde olduğunu ve KZMMS sigorta teminatı dışında kaldığını, sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu yönündeki beyanları kabul etmediklerini, bilirkişi aracılığıyla inceleme yapılmasın gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkeme tarafından yapılan yargılamada; “Davacının davasının değer kaybı zararı yönünden kabulü ile, 4.000 TL değer kaybı zararının davalılar … ve … yönünden 01/01/2015 tarihinden itibaren davalı …Ş yönünden 29/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine, davacının kazanç kaybı zararının davalılar … ve … yönünden kabulü ile 1.125,00 TL kazanç kaybı zararının 01/01/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte adı geçen davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine, davacının kazanç kaybı zararının davalı …Ş yönünden reddine,” karar verilmiştir.Bu karara karşı davalı …Ş. vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.Davalı …Ş. vekili istinaf başvuru dilekçesinde: davacının ıslaha konu maddi tazminat talepleri zamanaşımına uğramış olmasına ve zamanaşımı def’i süresinde ileri sürülmüş olmasına rağmen, ıslaha artırılan kısmın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, zamanaşımı itirazlarının hiç değerlendirilmemiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, kazanç kaybı yönünden davacının açtığı davanın sigorta şirketi yönünden reddedilmiş olmasına göre yargılama giderleri, harç ve vekalet ücretinin davalılardan tahsilinde sorumluluk oranlarına göre hüküm kurulması gerektiğini belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.Dava, trafik kazası nedeniyle aracında meydana gelen değer kaybı ve aracının tamir süresince kullanamamaktan kaynaklı zararların tazmini için davalı sürücü işleten ve aracın ZMM sigorta şirketine açılmış maddi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.Davacı tarafça, dava dilekçesi ile fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak 500,00 TL’nin tahsiline karar verilmesi talep edilmekle kısmi dava açılmıştır.2918 sayılı KTK’nun 109/1. maddesinde “Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar” hükmü yer almaktadır.Davaya konu trafik kazası 01/01/2015 tarihinde meydana gelmiş, olayın, maddi hasarlı trafik kazası olması nedeniyle, uzamış ceza zamanaşımı süresinin uygulanmasını gerektirir bir durum bulunmamaktadır. Bu itibarla, davaya konu talepler yönünden 2 yıllık zamanaşımı süresi geçerli olup, davacı tarafça, gerek dava dilekçesi, gerekse ıslah talebine konu ettiği maddi tazminat taleplerinin, 2 yıllık zamanaşımı süresi içinde ileri sürülmesi gerekmektedir.Davacı tarafça, bilirkişi raporu ibrazından sonra 26/09/2017 havale tarihli dilekçe ile davasını ıslah edilerek, aynı tarihte ıslah harcı yatırılmıştır. Islah dilekçesi, davalı … vekiline 04/10/2017 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı …Ş. vekili, 12/10/2017 tarihli dilekçe ile ıslah edilen kısım yönünden süresi içerisinde zamanaşımı def’in de bulunulmuştur. Bu durumda, davacının ıslah tarihinin, KTK’nın 109/1. maddesindeki 2 yıllık zamanaşımı süresinden sonra olduğu gözetilerek davalı … yönünden, ıslah yoluyla artırılan kısım bakımından, zamanaşımı nedeniyle red kararı verilmesi gerekirken, talep değerlendirilmeksizin ve gerekçesi de açıklanmadan, ıslah ile artırılan kısım yönünden de (Zamanaşımı def’in de bulunan davalı … hakkında) davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.Kabule göre de gerekçeli kararda kazanç kaybı yönünden davalı … şirketine açılan davanın reddine karar verilmiş olmasına rağmen, kabul ve red oranına göre yargılama gideri harç ve vekalet ücreti belirlenmesi gerekirken davalı … şirketinin diğer davalılar ile birlikte tüm yargılama gideri ve harçtan sorumlu tutulması doğru olmamıştır.
Açıklanan nedenlerle, davalı …Ş. vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-b/2. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının davalı …Ş. bakımından düzeltilerek aşağıda yazılı olduğu şekilde esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiş, diğer davalılar bakımından ise İlk Derece Mahkemesi hükmü aynen geçirilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davalı …Ş. vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-b/2. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
Buna göre:
1-a-Değer kaybı talebi bakımından 500,00 TL değer kaybı zararının davalılar … ve … yönünden 01/01/2015 tarihinden itibaren davalı …Ş yönünden 29/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
b- Islah ile artırılan 3.500.00 TL değer kaybı zararının davalılar … ve … yönünden 01/01/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte adı geçen davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
c-Davalı …Ş. aleyhine ıslah ile artırılan kısım yönünden davanın zamanaşımı dolduğundan REDDİNE,
2-Davacının kazanç kaybı zararının davalılar … ve … yönünden kabulü ile 1.125,00 TL kazanç kaybı zararının 01/01/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte adı geçen davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
3-Davacının kazanç kaybı zararının davalı …Ş yönünden reddine,
4-Alınması gereken harç 350,08 TL olup peşin alınan 27,70 TL ıslah harcı olarak alınan 70,45 TL ‘nin mahsubu ile bakiye 251,93 TL karar ve ilâm harcından 24,57 TL’sinin tüm davalılardan kalan kısmının ise davalılar … ve …’tan müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafça yapılan ilk dava açma gideri 59,50 TL, posta ve tebligat masrafı 260,45 TL, bilirkişi ücreti 600,00 TL, ıslah harcı 70,45 TL olmak üzere toplam 990,40 TL yargılama giderinden 96,62 TL’sinin tüm davalılardan kalan kısmının ise davalılar … ve …’tan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden değer kaybı zararı yönünden açılan tazminat davasında AAÜT gereğince taktir olunan 1.980,00 TL vekâlet ücretinden 500,00 TL’sinin tüm davalılardan kalan kısmının ise davalılar … ve …’tan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kazanç kaybı zararı yönünden açılan tazminat davasında AAÜT gereğince taktir olunan 1.125,00 TL vekâlet ücretinin davalılar … ve …’tan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalılar … ve … tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalılar üzerinde bırakılmasına, lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
9-Davalı … AŞ kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen kazanç kaybı zararı yönünden AAÜT gereğince taktir olunan 1.125,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak adı geçen davalıya verilmesine,
10-Davacı tarafından yatırılan gider avansından yargılama sırasında yapılan masraflar ile karar tebliğ giderlerinden geriye kalan avansın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
11-Davalı tarafından yatırılan delil avansından yargılama sırasında yapılan masraflardan geriye kalan avansın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davalıya iadesine,
B-İSTİNAF İNCELEMESİ BAKIMINDAN ;
1-Davalı …Ş. tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından kendisine iadesine,
2-İstinaf aşamasında davalı …Ş. tarafından yapılan 51,50 TL posta ve tebligat giderinden ibaret yargılama gideri ile 98,10 TL istinaf başvuru harcının davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
3-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
4-İstinaf için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine,
Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.05/11/2020