Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2018/2861 E. 2019/710 K. 09.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2018/2861
KARAR NO : 2019/710
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 25/05/2018
NUMARASI : 2018/3613 D.İş Esas – 2018/3676 D.İş Karar
DAVA: Güç Kaybı Tazminatı (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 09/05/2019
Yukarıda yazılı Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili başvuru dilekçesinde özetle; 07/07/2014 tarihinde davalı sigorta şirketine ZMSS poliçesi ile sigortalı sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın yaya olan müvekkili … çarparak yaralanmasına neden olduğunu, kaza sonrasında Samsum Eğitim Araştırma Hastanesinden alınan engelli sağlık kurulu raporunda özürlülük oranının %72 olduğunun tespit edildiğini, maluliyet oranında tazminat ödenmesi için davalı Sigorta Şirketine başvurulduğunu, müvekkiline %8 oranında meslekte kazanma gücü kaybı oranı üzerinden 26/05/2017 tarihinde maluliyet tazminatı ödendiğini, yapılan ödemenin eksik olması nedeniyle 28/06/2017 tarihinde Karadeniz Teknik Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığından %61 oranlı meslekte kazanma gücü kaybı oranlı rapor alındığını ve bu rapor üzerinden davalı Sigorta Şirketine başvurulduğunu ancak davalı Sigorta Şirketinin 01/08/2017 tarihli dilekçesi ile talebi haksız şekilde reddettiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL (ıslah ile 118.682,00 TL) maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 07/07/2014 tarihli kazaya karıştığı belirtilen … plakalı aracın müvekkili Şirkete 03/03/2014-03/03/2015 tarihleri arasında geçerli olmak üzere karayolları motorlu araçlar zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, söz konusu poliçede teminat limitinin kişi başı 268.000,00 TL olduğunu, sigorta şirketinin sigorta poliçesinde belirtilen azami limitlerle ve işletenin veya işletenin eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru oranında maddi tazminat ile sorumlu olacağını, kusur oranının tespit edilmesi gerektiğini, davacıya maluliyet nedeniyle 26/05/2017 tarihinde %50 kusur ve %8 maluliyet oranları esas alınarak 15.837,48 TL ödeme yapıldığını, davacının bir maluliyetinin olup olmadığının ve varsa oranının belirlenmesi gerektiğini, bu amaçla davacının üniversite hastanelerinin adli tıp anabilim dalı bölümlerine sevkine karar verilmesini, tazminat hesabında asgari ücretin esas alınmasını, vekalet ücretinin her iki taraf için 1/5 şeklinde uygulanmasının gerektiğini kusur tespitinin yapılmasını, davacının üniversite hastanelerinin adli tıp ana bilim dalı bölümüne sevkini, müvekili şirketçe yapılan ödemenin ve güncelleşmiş faizinin mahsup edilmesi gerektiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından başvuru sahibinin talebinin kabulüne, 118.682,00 TL maluliyet tazminatının … A.Ş’den alınarak başvuru sahibine ödenmesine, alacağa 01/08/2017 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilmiş, davalı tarafın Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararı üzerine İtiraz Hakem Heyeti, davalı tarafın itirazının reddine karar vermiştir. Bu karara karşı davalı vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; karara dayanak yapılan Cumhuriyet Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Araştırma ve Uygulama Hastanesinin 21/06/2017 tarihli raporundaki %72’lik sakatlık oranı üzerinden tazminat hesaplanması yapıldığını, raporun yönetmeliğe uygun olmadığını, sağlık kurulu raporunun kaza tarihi itibari ile yürürlükte bulunan ve 30/03/2013 tarihli 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik” çerçevesinde düzenlenmesi gerektiğini, davacı lehine verilecek vekalet ücretinin 19/01/2016 tarih ve 29598 sayılı Resmi Gazatede yayımlanarak yürürlüğe giren “Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik “e göre, 1/5 oranında olması gerektiğini, kararın bu yönlerden usul ve yasaya aykırı olduğunu belirtmiştir.HMK’nın 355.maddesi gereğince, kamu düzeni ve istinaf sebepleriyle sınırlı olmak üzere yapılan inceleme sonucunda:Dava, trafik kazasından kaynaklanan güç kaybı tazminatı istemine ilişkindir. Davalı tarafın istinaf başvurusu iki hususa dayanmaktadır. Birincisi, hükme dayanak alınan maluliyet raporunun kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmeliğe uygun olmadığına ilişkindir. Güç kaybı tazminatı hesaplamalarında, kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmeliklere uygun olarak düzenlenen sağlık kurulu raporlarının dikkate alınması gerekmektedir. Maluliyete ilişkin alınacak raporların olay tarihlerine göre; 11.10.2008 tarihinden önce Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 ila 31.08.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013 ile 31.05.2015 tarihleri arasında “Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği”, 01.06.2015 tarihinden sonra ise Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi gerekir. Somut uyuşmazlıkta, ZMSS poliçesinin başlangıç tarihi 03/03/2014 kaza tarihi ise 07/07/2014’tür. Kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan “Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği” hükümlerine uygun olarak maluliyet raporunun alınması gerekmektedir. Ancak hükme dayanak yapılan Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Bilimleri Anabilim Dalı Başkanlığının 28/06/2017 tarihli raporunun, “Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği”ne göre değil, kaza tarihinde yürürlükte bulunmayan “Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği” hükümlerine göre düzenlendiği anlaşılmaktadır. Bu yönüyle, karar usul ve yasaya aykırılık teşkil etmektedir. Başka bir deyişle, davalı vekilinin bu yöndeki istinaf iddia ve itirazı yerindedir. Açıklanan nedenle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince, Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararının kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için Sigorta Tahkim Komisyonu’na iade edilmek üzere Mahkemesine gönderilmesine; davalı vekilinin ikinci istinaf itirazı olan vekalet ücreti konusunda ise yukarıda açıklandığı üzere kararın kaldırılmasına karar verildiğinden bu aşamada değerlendirme yapılmayarak aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-Davalı vekilinin yukarıda esas ve karar numarası belirtilen Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı yaptığı istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-a/6.maddesi gereğince KALDIRILMASINA,2- Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde inceleme ve değerlendirme yapılmak için Sigorta Tahkim Komisyonuna iade edilmek üzere Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,3-6728 sayılı Yasa’nın 36.maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin A) Mahkeme Harçları başlıklı bölümünün III- Karar ve ilam harcı başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına,4-Peşin alınan karar harcının İlk Derece Mahkemesince istinaf talep edene iadesine,5-İstinaf talep eden tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,6-İstinaf aşamasında yatırılan gider avansından artan kısmın İlk Derece Mahkemesince istinaf talebinde bulunana iadesine,7-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 09/05/2019