Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2018/2850 E. 2020/773 K. 26.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2018/2850
KARAR NO : 2020/773
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 19/03/2018
NUMARASI : 2017/627 Esas – 2018/309 Karar
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
KARAR TARİHİ: 26/06/2020
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;…
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 07/09/2015 tarihinde … sevk ve idaresindeki … plakalı kamyon … sevk ve idaresindeki … Plaka sayılı araca arkadan çarptığını, bu trafik kazası neticesinde … Plaka sayılı aracın tamamen yandığını ve araç içerisinde bulunan müvekkillerinin mirasçıları … ve … hayatlarını kaybettiklerini, müvekkillerinden …, müteveffa …. annesi … ve …’in ise müteveffa Mehtap’ın anne ve babası olduğunu, … Plaka sayılı kamyonetin davalı … şirketine kaza tarihini kapsar şekilde zmms poliçesi ile sigortalı olduğunu, kaza ile ilgili olarak Niğde Cumhuriyet Başsavcılığının 2015/6207 sayılı soruşturmasının başlatıldığını, soruşturmanın ardından … plaka sayılı aracın sürücüsü … aleyhine Niğde Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/341 Esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, bu dosya karar bağlanmış ve … mahkumiyetine karar verildiğini, davalı … tarafından sigortalanan aracın sürücüsü … tam kusuru ile meydana gelen kaza neticesinde müvekkillerinin çocuklarının desteğinden yoksun kalmış olduğundan uğradığı uğrayacağı zararları tazmin amacı ile bu davanın açıldığını, fazlaya ilişkin dava ve talep haklarının saklı kalmak kaydı ile … lehine … yönünden hesaplanacak maddi tazminatın şimdilik 30.957,41 TL’sinin kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile davalıdan tahsiline, … lehine … yönünden hesaplanacak maddi tazminatın şimdilik 39.993,59- TL’sinin kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile davalıdan tahsiline, … lehine …. yönünden hesaplanacak maddi tazminatın şimdilik 27.697,18TL’sinin kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu dava dışı … sevk ve idaresindeki dava dışı … adına tescilli … plakalı araç için müvekkili şirketçe 11/11/2014 – 11/11/2015 tarihleri arasında ZMMS poliçesi düzenlendiğini, müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçe üzerinde yazılı teminat limitleri ile sınırlı olmak üzere poliçede yazılı öz şartlar ve trafik sigortası genel şartları kapsamı ile sınırlı olduğu poliçe üzerinde ölüm sakatlık halleri için kişi başına teminat limiti azami 268.000,00-TL ile sınırlandırıldığını, bu miktarın maksimum talep edilebilecek miktar olduğunu, müvekkili şirketin temerrüdü bulunmadığından faizin yasal faiz oranında ve dava tarihinden itibaren işletilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin asıl sorumluluğunun gerçek zarar üzerinden belirleneceğini, haksız ve mesnetsiz açılan davanın tamamen reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.İlk Derece Mahkemesince, “Davanın kabulüne, 101.783,40 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile …’e , 52.404,94 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile …’e, 73.298,04 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile …’e davalıdan tahsil edilerek ödenmesine,” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; 26/04/2016 tarihinde 6704 sayili yasa ile 2918 sayılı yasanın 97. Maddesinde yapılan değişiklik gereği, zarar görenin dava açmadan önce sigorta şirketine yazılı başvuruda bulunması zorunluluğu getirildiğini, davacının başvuruda bulunmadığından dava şartı yokluğundan davanın reddi gerektiğini aksi halde müvekkili aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderlerine hükmedilmemesine karar verilmesini talep etmiştir. Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 97. maddesinde 6704 sayılı Kanun’un 5. maddesiyle değişiklik yapılarak, zarar görenin, dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerektiği düzenlenmiş, aynı değişiklikle Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabileceği veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabileceği belirtilmiştir. 6704 sayılı Kanun’un 26.04.2016 tarih, 29695 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanması ile yayım tarihi olan 26.04.2016 tarihinden itibaren KTK’nın 97. maddesinde yapılan değişiklik yürürlüğe girmiştir.Yasal değişiklikle birlikte, artık mahkemede dava açılmadan önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı olarak başvuru yapılması zorunlu hale getirilmiştir. KTK’nın 97. maddesi ile getirilen bu başvuru koşulu HMK’nın “dava şartlarını” düzenleyen 114/2. maddesinde yer alan “Diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümler saklıdır.” hükmü kapsamında özel bir dava şartıdır. Dava şartları, davanın esası hakkındaki yargılamanın devamı için gerekli olan şartlar olup, davanın açılabilmesi için değil, mahkemenin davanın esasına girebilmesi için aranan kamu düzeni ile ilgili zorunlu koşullardır. HMK’nın 115/2 maddesi uyarınca mahkeme dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder. KTK’nın 97. maddesi ile getirilen başvuru koşulu da tamamlanabilir bir dava şartı niteliğinde olduğundan mahkemece bu dava şartı yerine getirilmeksizin dava açıldığının tespiti halinde, Mahkemece davacı vekiline 2918 sayılı KTK’nın 97. maddesinde öngörülen başvuruya ilişkin eksikliği gidermesi için kesin süre verilmeli, başvuru yapılması halinde başvurunun akıbeti beklenmeli, sigorta şirketince 15 gün içinde cevap verilmemesi veya verilen cevabın talebi karşılamaması halinde dava şartının yerine getirildiği kabul edilerek davanın esasına girip deliller toplanıp değerlendirilerek ortaya çıkacak sonuca göre bir karar verilmeli, kesin süre içinde başvuruya ilişkin dava şartının yerine getirilmemesi halinde ise bu kez dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmelidir.Somut uyuşmazlıkta, dava tarihi olan 06/07/2017 itibariyle 2918 sayılı KTK’nın 97. maddesinde yapılan değişiklik yürürlükte olup davacı tarafça dava tarihinden önce davalı … şirketine başvurulmadığı hususunda ihtilaf bulunmamaktadır. Kaza tarihi yasa değişikliğinden önce ise de dava tarihi itibariyle yürürlükte olduğuna göre davacı tarafın KTK’nın 97.maddesi gereğince sigorta şirketine başvurması gerekir. Ancak davacı tarafça her ne kadar dava açılmadan evvel başvuru koşulu yerine getirilmemiş ise de İlk Derece Mahkemesine dava açtıktan sonra bu koşul yerine getirilebilir. Bu durumda dava şartının tamamlanması için davacı tarafa mehil verilerek sonucuna göre yargılama yapılması gerekirken, mahkemece KTK’nın 97. maddesi gereğince dava şartı eksikliği dikkate alınmadan ve gerekçeli kararda tartışılmadan hüküm kurulması doğru olmamıştır. Kabule göre de, mahkemece davanın kabul edildiği miktar göz önüne alınarak davalı aleyhine nispi vekalet ücretine hükmedilmesinde usulsüzlük bulunmamıştır.Açıklanan nedenle davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,3-İstinaf karar harcının istek halinde İlk Derece Mahkemesince yatırana iadesine,4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-Davacı vekili tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,6-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansının yatıran tarafa iadesine,7-İİK’nın 36/5. maddesi uyarınca, istinaf sonucuna göre … A.Ş. vekili tarafından tehiri icra talebi kapsamında icra dosyasına sunulan, … Bankası A.Ş./Perpa Şubesinin 21/06/2018 tarih ve … numaralı 340.000,00 TL bedelli teminat mektubunun davalı ….’ye iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.26/06/2020