Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2018/2802 E. 2020/3523 K. 17.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2018/2802
KARAR NO: 2020/3523
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 20/02/2018
NUMARASI: 2016/181 Esas – 2018/168 Karar
DAVA: Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
KARAR TARİHİ: 17/09/2020
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, davacı … şirketinin kasko poliçesi kapsamında sigortalısına ödediği hasar bedelinin kusuru oranında davalıdan tahsili için halefiyete dayalı olarak açtığı rücuen tazminat istemine dayanmaktadır. Davalı vekili davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “Davanın reddine” karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Dava konusu kazada bilirkişi raporu ile kusurlu olduğu tespit edilen … plakalı aracın ve zarar gören sigortalı … plakalı aracın maliki/işleteni … Ltd.Şti. olarak göründüğü, gerekçeli karar ile alacaklı ve borçlu sıfatlarının birleştiğinden bahisle davanın reddine karar verilmişse de emsal Yargıtay içtihatları doğrultusunda Yerel Mahkeme hükmü hatalı olduğunu, davada işleten-malik aynı olsa da gerek zarar gören ve zarar veren araçlar farklı olduğu gibi zarar gören aracın kasko sigortacısı ile zarar veren aracın sigortacısı farklı olup davanın tarafları olduğunu ifade ile kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Dava, trafik kazasından kaynaklı rücuen tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Somut olayda, davacı kasko sigorta şirketine sigortalı … plakalı araç ile davalı ZMSS sigorta şirketine sigortalı … plakalı aracın çarpışması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana gelmiş, davacı kasko sigortasınca sigortalısına hasar bedelini ödenmiştir. Kazaya karışan her iki aracın da işleteni … Ltd. Şti’dir. Bir borç bakımından alacaklı ve borçlu sıfatının birleşmesi borcu sona erdiren sebep olarak TBK 135.maddesinde düzenlenmiştir. Bu durumda, her iki aracın işleteni aynı kişi (şirket) olup, her iki araç bakımından da 3.kişi durumunda olmadığı gibi, TBK’nın 135/1 maddesindeki alacaklılık ve borçluluk sıfatı işleten … Ltd. Şti’de birleşmiştir. KTK’nun 85/1.maddesi uyarınca, işleten olarak kendi sorumluluğunu üstlenen davalı zorunlu trafik sigortacısından tazminat talebinde bulunması mümkün değildir. Zira, ZMSS üçüncü kişilerin zararlarını karşılamakla yükümlü olup, işleten aynı zamanda üçüncü kişi olamaz. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 15.4.2011 tarih, 2011-17-13 Esas ve 2011/191 Kararı, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 03/05/2017 tarih, 2016/11448 E. ve 2017/4989 K. sayılı kararı). TTK’nın 1472 (eski 1301) maddesi uyarınca halefiyete dayalı davalarda sigortalı hangi haklara sahipse sigortacı da halefiyete dayalı olarak aynı haklara sahiptir. Bu zararın, KTK ve Genel Şartlar hükümlerine göre ZMMS karşısında üçüncü kişi olmadığından teminat dışı kabul edileceğinden isteyemiyeceği, diğer yandan borçluluk ve alacaklılık sıfatı işleten üzerinde birleştiği ve Borçlar Kanunu hükümlerine göre borcun sona ermiş sayılması da gerekeceğinden dava hakkının olmayacağının kabulü gerekir. Olmayan bir dava hakkının sadece ödeme nedeniyle halefiyete dayalı olarak kullanılmak istenmesi yasalara ve uygulamaya uygun olmayacağından İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Bu nedenlerle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davacı vekilinin yukarıda esas ve karar numarası yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 54,40 TL istinaf karar harcından peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 18,50 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına, 3-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, 4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.17/09/2020