Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2018/2669 E. 2020/3503 K. 16.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2018/2669
KARAR NO: 2020/3503
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 22/03/2018
NUMARASI: 2016/108 Esas – 2018/270 Karar
DAVA: İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 16/09/2020
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 10/05/2013 tarihinde meydana gelen kazada müvekkili …’in hiçbir kusurunun bulunmadığını, Harran Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturmada “kovuşturmaya yer olmadığına” karar verildiğini, buna rağmen davalı sigorta şirketinin zararın tazmini amacıyla müvekkilleri hakkında icra takibi yaptığını ve cebri icra yoluyla tahsilatta bulunduğunu belirterek ödenen 26.856,00 TL nin en yüksek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı … adına kayıtlı ve müvekkili şirket nezdinde sigortalı olan … Plakalı aracın 17/07/2012 tarihinde davacı … yönetimindeki iken 763110 plakalı askeri araca çarparak hasara sebebiyet verdiğini, müvekkili şirket tarafından hasarlı araç malikine 22.500,00 TL ödeme yapıldığını ve ZMMPS genel şartları uyarınca rücuen tahsili için davacılar hakkında icra takibine geçildiğini, takibin itiraz edilmeyerek kesinleştiğini ve 23/09/2014 tarihinde haricen ödeme yapıldığını, olayda …’nun tamamen kusurlu olup, olay anında ehliyetnamesinin bulunmadığını, her iki davacının zarardan sorumlu olduklarını, istirdat isteminin dayanağının bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkeme tarafından yapılan yargılamada; “Davanın reddine” verilmesine karar verilmiş, bu karara karşı davacılar vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkilinin kusursuz olduğunu, Harran Cumhuriyet Savcılığı müvekkili hakkında açılan soruşturma dosyasının kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini, İstanbul … İcra Müdürlüğü … icra dosyasında cebri icra yolu ile tahsilat yapıldığı, müvekkilinin kazadan dolayı herhangi bir kusurunun bulunmadığını, müvekkilinin ödediği kısmın geri alımını sağlamak amacıyla bu davayı açma zorunluluğunun hasıl olduğunu belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere yapılan inceleme sonucunda: Dava, davalıya zorunlu mali sorumluluk (trafik) poliçesiyle sigortalı bulunan aracın karıştığı trafik kazası sonucu davacı tarafından ödenen tazminatın istirdatına ilişkindir.HMK’nın 1.maddesine göre göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir. HMK’nın 114/1-c bendi ile mahkemenin görevli olması dava şartı olarak kabul edilmiş olup 115/1. maddesine göre de mahkeme dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 3/k bendinde ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi “tüketici”, 3/ı bendinde ise mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem “tüketici işlemi” olarak tanımlanmıştır. Aynı Yasa’nın 73/1. maddesinde tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu belirtilmiş, 83/2. maddesinde ise taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceğine değinilmiştir. Somut olayda, davalı sigortacı nezdinde zmms poliçesi ile sigortalı bulunan aracının karıştığı kazada nedeni ile 3. ödenen ve sigortalısına rücu edilen maddi tazminatının isdirdatı istenmektedir. Sigortalı aracın ruhsat bilgisinde işletenin davacı … olduğu, aracın hususi oto olduğu görülmekle, dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun uyarınca, tüketici mahkemeleri, sigorta sözleşmesinin tarafları arasındaki ve taraflardan birinin tüketici olduğu uyuşmazlıklarda görevli olmakla ilk derece mahkemesince Tüketici Mahkemesine görevsizlik kararı verilmesi gerekirken esastan karar verilmesi doğru olmamıştır.Açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a/3. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda belirtilen esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesinin kararının HMK’nın 353/1-a/3. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,3-İstinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesince yatırana iadesine,4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, 6-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin mahkemece yeniden yapılacak yargılamada verilecek kararda dikkate alınmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.16/09/2020