Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2018/2294 E. 2019/3462 K. 03.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2018/2294
KARAR NO : 2019/3462
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 17/04/2018
NUMARASI : 2014/1926 Esas – 2018/362 Karar
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ: 03/10/2019
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … şirketine … numaralı ZMMS ile sigortalı bulunan … plakalı aracın 18/10/2009 tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeki aracın duramayarak başka araçlara çarptığı, meydana gelen kaza neticesinde… plakalı araçta yolcu olarak bulunan … yaralanmak sureti ile %38 sakat kaldığı, fazlaya dair haklarının saklı kalmak kaydı ile şimdilik … için 3.000,00 TL sürekli sakatlık tazminatına, olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı … şirketinden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrar etmiştir. Birleşen Kapatılan İAA 11. ATM’nin 2014/361 Esas sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … şirketine … nolu KTK ZMM sigorta poliçesi ile sigortalı … plakalı aracın 18.10.2009 tarihinde yine davalı … şirketine … nolu KTK ZMM sigorta poliçesi ile sigortalı … plakalı araca çarpması sonucu çift taraflı yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza sırasında araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralandığını ve sürekli sakat kaldığını, müvekkilinin maluliyet oranının bilirkişi ve adli tıp incelemesi ile tespit edilmesi gerektiğini, müvekkilinin söz konusu sakatlık nedeniyle iş ve gücünden kaldığını ve geçimini sağlamakta zorlandığını belirterek; fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik sürekli sakatlık tazminatı olarak 1.000,00 TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Birleşen Kapatılan İAA 11. ATM’nin 2014/349 Esas sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … şirketine … nolu KTK ZMM sigorta poliçesi ile sigortalı … plakalı aracın 18.10.2009 tarihinde yine davalı … şirketine … nolu KTK ZMM sigorta poliçesi ile sigortalı … plakalı araca çarpması sonucu çift taraflı yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza sırasında araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralandığını ve %53,2 oranında sürekli sakat kaldığını, müvekkilinin maluliyet oranının bilirkişi ve adli tıp incelemesi ile tespit edilmesi gerektiğini, müvekkilinin söz konusu sakatlık nedeniyle iş ve gücünden kaldığını ve geçimini sağlamakta zorlandığını belirterek; fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik sürekli sakatlık tazminatı olarak 1.000,00 TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili 28/02/2017 tarihli dilekçesi ile davacılar … ve … yönünden davayı takip etmediklerinden davanın bu davacılar yönünden açılmamış sayılmasına karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.Davacı vekili verdiği ıslah dilekçesiyle 236,384,37 TL olarak arttırmıştır. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle dava zamanaşımı, husumet ve derdestlik itirazlarının bulunduğunu, davacının sakatlığının tespiti hususunda rapor alınmasını, kusura, miktara ve faize yönelik itirazlarının kabulü ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.İlk Derece Mahkemesince, ” Asıl davanın kabulü ile; daimi maluliyet tazminat miktarı olarak belirlenen toplam 236.384,37 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasıl faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine birleşen davaların ayrı ayrı açılmamış sayılmalarına,” karar verilmiştir.Bu karara karşı davalı … vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; karara esas teşkil edilen maluliyete ilişkin raporun eksik ve hatalı olduğunu, davacının maluliyeti ile ilgili olarak dosyada birden fazla maluliyet raporunun olduğu, bu çelişkinin giderilmesi gerektiğini, çelişkinin giderilmesi için davacının bizzat muayene edilmek suretiyle Adli Tıp Kurumu 3.İhtisas Kurulundan veya bir başka heyetten rapor alınması gerekirken bu şekilde karar verilmesinin hatalı olduğunu, maluliyet raporundaki çelişkinin giderilmeden hazırlanan hesap raporundaki tazminat tutarının davacı lehine sebepsiz zenginleşmeye yol açacak şekilde fazla hesaplandığını, müvekkili aleyhine bir karar verilecekse, hükmedilecek tutara ilk dava değeri yönünden dava tarihi, ıslah edilen tutara da ancak ıslah tarihi itibariyle yasal faize hükmedilebileceğini belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava trafik kazasından kaynaklanan sürekli sakatlık tazminatı istemine ilişkin olup, istinaf açısından uyuşmazlık konusu, HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere itiraz verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.Davalı … şirketine ZMSS sigortasıyla sigortalı … plakalı aracın 19/10/2009 tarihinde sürücü… (davadışı) sevk ve idaresindeki diğer araçlara çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasından araçta yolcu olarak bulunan davacıların yaralandığı bu nedenle sürekli sakatlık tazminatı talep ettikleri anlaşılmıştır. Mahkemece hükme dayanak alınan maluliyete ilişkin raporun Fırat Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının raporuna göre, %38 maluliyet olduğu, meydana gelen kazada sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu, buna göre hesaplanan daimi işgöremezlik raporundaki miktar hüküm altına alınmış ve davalı …, hükmolunan tüm tazminat yönünden dava tarihinde temerrüde düştüğünden, kabul edilen tüm tutara dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi doğrudur. Davalı vekilinin yasal faize ilişkin istinaf başvurusu yerinde değildir. Haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının tespiti açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlarının çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi 11.10.2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013 tarihinden sonra da Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2016/12953 Esas ve 2019/5180 Karar sayılı ilamı). Somut uyuşmazlıkta, Mahkemece hükme esas alınan davacının %38 maluliyet oranının tespit edildiği sağlık kurulu raporunun, kaza tarihine göre uygulanması gereken “Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespiti İşlemler Yönetmeliği” hükümlerini içermediği, hangi yönetmelik esas alınarak düzenlendiği belirtilmemiştir. Bu nedenle maluliyet raporuna ilişkin davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü gerekir. Açıklanan nedenlerle kaza tarihinde uygulanması gereken yönetmelik hükümlerine göre davacının maluliyet oranının belirlenmesi için yeniden bilirkişi raporu alınması ve sonucuna göre hüküm kurulması için dosyanın HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,3-İstinaf başvurusu için yatırılan karar ve ilam harcının istek halinde İlk Derece Mahkemesince yatırana iadesine,4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-Davalı vekili tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,6-İstinaf talep eden tarafından istinaf aşamasında yatırılan gider avansının yatıran tarafa iadesine,7-İİK’nın 36/5. maddesi uyarınca, istinaf sonucuna göre davalı …. tarafından tehiri icra talebi kapsamında icra dosyasına sunulan, 387.500,00 TL bedelli teminat mektubunun davalıya iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 03/10/2019.