Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2018/2047 E. 2020/737 K. 23.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2018/2047
KARAR NO : 2020/737
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİH: 12/12/2017
NUMARASI : 2014/1426 Esas – 2017/1181 Karar
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ: 23/06/2020
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 03/11/2013 tarihinde… plakalı araç ile alkollü ve hız kurallarına riayet etmeyerek gitmekte olan … yaya geçidinden geçmekte olan …. çarptığını ve ölmesine sebep olduğunu, sürücünün kazadan sonra olay yerinden kaçtığını, şüpheli … hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2013/150285 soruşturma sayılı dosyasından düzenlenen 14/11/2013 tarihli iddianamesi ile İstanbul 27. Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/445 Esas sayılı dosyası ile ceza davası açıldığını, …soğutma ile ilgili bir sanayi tesisinde çalıştığını, babasının geçinmesine yardım etmekte olduğunu, müvekkilinin destekten yoksun kaldığını bu nedenlerle, davanın kabulüne, destekten yoksun kalması sebebi ile maddi zararın şimdilik 3.000 TL’sinin davalı taraftan kaza tarihinden itibaren işleyen ticari avans faiziyle alınarak müvekkile verilmesini, davalı … şirketinin tazminat taleplerinden, poliçe kapsamında ve poliçe limitleri ile sorumlu tutulmasını talep ve dava etmiştir.Davalı cevap dilekçesinde özetle; araç sürücüsünün kusurlu olduğu iddiasının kabul edilemez olduğunu, sigortalı araç sürücüsüne yüklenecek kusuru ve meydana gelen zararın davacının ispatlaması gerektiğini, yapılacak bilirkişi incelemesiyle kusur durumunun ortaya çıkması gerektiğini, davacı ölenin ölmeden önceki sürekli ve düzenli desteğini maddi olgularla ispat etmesi gerektiğini, müvekkili şirkete 15/01/2014 tarihinde davacı tarafından yapılan başvuru neticesinde 2014 T 3358/1 nolu hasar dosyası açıldığını, buna müteakip davacıya 21/04/2014 tarihinde 14.150,61 TL tazminat ödemesi yapıldığını, bu ödeme ile üzerine düşen tüm hukuki sorumluluklarını yerine getirildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme tarafından yapılan yargılamada; “davanın reddine” verilmesine karar verilmiş, bu karara karşı davacı tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; içkili araç kullanarak müvekkiline çarpan ticari taksi sürücüsünün %25 oranında kusurlu kabul edilmesinin açıkça hatalı olduğunu, tüm taleplerine ve itirazlarına rağmen, huzurdaki davada, mahallinde keşif icra edilerek kusur bilirkişisi raporu alınmadan hüküm kurulduğunu, hükme esas alınan 10.08.2017 tarihli bilirkişi raporundaki hesaplamalarda esas alınan müteveffanın yaşının hatalı olduğunu, hükme esas alınan 10.08.2017 tarihli bilirkişi raporundaki hesaplamalarda desteğin yaşının yanlış değerlendirildiğini, esas alınan ücretin hatalı olduğunu, asgari ücret altındaki ücret tespiti ile rapor tanzim edildiğini ve hüküm kurulduğunu, müvekkilinin eşinin öldüğünü, müvekkilinin oğlu tüm geliri aileye bakmakta olan babasına verdiğini, müvekkilinin oğlunun vefat etmeden önce yaklaşık 2.100 TL ücret aldığını, desteğin ücretinin bilirkişi raporunda belirtildiğinin aksine 1.035 TL değil, 2.190 TL olduğunu, her halükarda, asgari ücret altında bir tutar üzerinden hesaplama yapılmasının hukuka aykırı olduğunu belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma maddi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.Mahkeme tarafından dosya kapsamında hükme esas alınan kusur ve aktüerya bilirkişi raporlarına göre davalı … tarafından dava öncesinde yapılan tazminat ödemesinin yeterli olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği görülmüştür.Davacı vekilinin kusura ilişkin istinaf talebi bakımından değerlendirme yapıldığında; 31/03/2016 tarihli Adli Tıp Kurumu İstanbul Trafik İhtisas Dairesi raporuna göre kazanın meydan gelmesinde dava dışı sürücü … %25, müteveffanın ise %75 kusurlu olduğunun tespit edildiği görülmektedir. Mahkemece aldırılan kusur raporu ile ceza yargılaması sırasında alınan kusur raporlarının birbiriyle örtüştüğü ve olayın oluşuna uygun düştüğü nazara alındığında davacı vekilinin kusura yönelik istinaf itirazı yerinde görülmemiştir. Doya kapsamına alınan belgelerden destek … kaza tarihi itibariyle Suriye’e soğutma işinde aylık 150.000 Suriye Lirası ücret aldığı görülmektedir. Mahkemece hükme esas alınan aktüerya bilirkişi raporunda desteğin belirlenen ücretinin kaza tarihi itibariyle Türk lirası karşılığı belirtilmemiş ayrıca kaza tarihinde desteğin aylık ücretini rapor tarihi itibariyle geçerli kur üzerinden Türk lirasına çevrilmiştir. Bu hali ile desteğin aylık ücreti asgari ücretin altında kalmasına rağmen asgari ücret üzerinden hesaplama yapılması, yine desteğin kaza tarihi itibariyle yaşı 23 yıl 8 ay 18 gün olduğu halde destek süresinin 4 ay 18 gün eksik hesaplanması hatalı olmuştur. Eksik inceleme ile karar verilemez. O halde İlk Derece Mahkemesince yapılması gereken aktüerya bilirkişisinden belirtilen hususlara ilişkin ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesidir. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile, yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,3-İstinaf karar harcının istek halinde İlk Derece Mahkemesince yatırana iadesine,4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,6-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansının yatıran tarafa iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.23/06/2020