Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2018/1636 E. 2020/596 K. 03.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2018/1636
KARAR NO: 2020/596
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 14/03/2017
NUMARASI: 2014/1062 Esas – 2017/281 Karar
DAVA : Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
KARAR TARİHİ: 03/06/2020
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 23/04/2005 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davalı … şirketi trafından ZMMS sigorta poliçesi ile kayıtlı … plakalı araçta müvekkilinin yolcu olarak bulunduğunu ve araçta bulunan …, …, …’un yaralandığını, müvekkilinin bu kaza nedeniyle sakat kaldığını, bunun üzerine Fatsa 14. ASCM ‘nin 2006/190 E sayılı dosyası ile dava açıldığını beyanla müvekkilinin bu kaza sebebiyle uğramış olduğu sürekli iş göremezlik ve bakıcı giderlerinin tazmini için tüm zarar sorumlulularına karşı müştereken ve müteselsilen 1.000 TL belirsiz alacak davasının kabulüne karar verilmesinin talep edildiği anlaşılmıştır. Davalı cevap dilekçesinde özetle; dava konusu trafik kazasının 23/04/2005 tarihinde meydana geldiğini ve yaralamalı trafik kazası olması sebebiyle zamanaşımı süresinin 5 yıl olduğunu, davanın zaman aşımına uğradığını beyanla reddine karar verilmesinin talep edildiği anlaşılmıştır. İlk Derece Mahkemesince, “zamanaşımı nedeniyle davanın reddine ” karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davacı istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kaza nedeniyle ağır şekilde yaralandığını, beyin cerrahi servisinde tedavi gördüğünü, yüzünde çok sayıda sabit iz oluştuğunu , bir kulağında duyma yeteneğini tamamen yitirdiğini, Zararı öğrenme tarihinin kazadan çok sonra olduğunu zamanaşımı süresinin öğrenme tarihinden başlayacağını bu nedenle davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, trafik kazasından kaynaklanan maluliyet tazminatı ve bakıcı gideri istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 109. maddesinde, motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazmini için kaza gününden itibaren iki yıllık zamanaşımı süresi öngörülmüş, aynı maddenin ikinci fıkrasında ise, davanın cezayı gerektiren bir eylemden kaynaklanması durumunda ceza kanununun öngördüğü ceza zamanaşımının (sürücü, işleten veya diğer sorumlular için fark gözetilmeksizin) uygulanacağı hükme bağlanmıştır. Somut olayda, kaza 23/04/2005 tarihinde meydana gelmiş olup dava 25/08/2014 tarihinde açılmıştır. Mahkemece davacıdaki yaralanma nedeniyle davacı tarafça bildirilen Fatsa Devlet Hastanesine yazılan yazı cevabında davacının müracaatının bulunamadığının bildirildiği ve davacı vekilinin duruşmadaki beyanı ile ” gelen cevaba bir diyeceğimiz yoktur bu durumda bizim de temin edebileceğimiz bir rapor bulunmamaktadır mevcut duruma göre karar verilmesini talep ederiz” dediği, davacının gelişen duruma yönelik ispata yarar delil bildirmediği anlaşılmakla, dava tarihi itibariyle olay tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK’nın 455/2.(kazada davacı dışında yaralanan kişiler olduğundan) maddesindeki ceza üst sınırı gözetilerek aynı Kanun’un 102/4. maddesinde öngörülen 5 yıllık ceza zamanaşımı süresinin geçtiği açık olup, davalı … Şirketi vekili tarafından süresi içerisinde de zamanaşımı def’i ileri sürülmüştür. Bu durumda mahkemece, davalı … Şirketi vekilinin süresindeki zamanaşımı def’i dikkate alınarak davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediğinden davacının istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davacının yukarıda esas ve karar numarası yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2- Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 44,40 TL harçtan peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 13,00 TL harcın davacılardan tahsili ile Hazineye irat kaydına, 3- İstinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, 4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf yargılama giderleri için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesine hitaben verilecek temyiz dilekçesi ile temyiz yolu açık olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.03/06/2020