Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2018/1357 E. 2019/217 K. 21.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2018/1357
KARAR NO : 2019/217
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 16/02/2018
NUMARASI : 2018/1034 D.İş Esas 2018/1034 D.İş Karar (İtiraz Hakem Heyeti 24/01/2018 tarih, 2018/İHK-567)
DAVA : Trafik Kazası Sonucu Oluşan Maluliyet Nedeniyle Maddi
KARAR TARİHİ: 21/02/2019
Yukarıda yazılı Sigorta Tahkim Komisyonu/İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili, Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvurusunda: 21.12.2015 tarihinde … plakalı aracın karıştığı kazada yolcu konumunda bulunan başvuru sahibinin %20 oranında malul kaldığını, sigorta şirketine yapılan başvuru neticesinde %6 maluliyet oranı üzerinden kısmi ödeme yapıldığını, müvekkilinin gelirine ilişkin belgeler sunulduğundan aktüerya hesabının buna göre yapılmasını talep ettiğini belirterek 45.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının temerrüt tarihinden itibaren avans faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiş, bedel artırım dilekçesiyle talebini 88.564,00 TL olarak belirlemiştir.Davalı sigorta şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle: Müvekkili şirket nezdinde trafik poliçesi ile sigortalı araç ticari araç olduğundan öncelikle Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk sigortacısına başvurulması gerektiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla %6 oranında iş gücü kaybı üzerinden aktüerya raporunda hesaplanan 31.533,00 TL’nin ödendiğini, talebin haksız fiilden kaynaklanması sebebiyle avans faizi talep edilemeyeceğini, en az %20 oranında hatır taşılması ve emniyet kemeri kullanılmadığından en az %50 oranında müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, poliçe genel şartları çerçevesinde müvekkili şirkete atfedilebilecek bir başka sorumluluk bulunmadığından başvurunun reddine karar verilmesini talep etmiştir. Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından başvurunun kabulü ile 88.564,00 TL’nin 11.07.2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak başvuru sahibine verilmesine karar verilmiştir.Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına davalı sigorta şirketi vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine, İtiraz Hakem Heyeti tarafından yapılan değerlendirme sonucunda: Davalı sigorta şirketi vekilinin itirazlarının kısmen kabulü ile Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararının kaldırılarak yeniden karar verilmesine, başvurunun kısmen kabulü ile 82.622,62 TL bakiye sürekli iş göremezlik tazminatının 11.07.2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak başvuru sahibine ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.Bu karara karşı davalı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle: Kararda bahsi geçen aktüer bilirkişi raporunun hatalı ve hukuka aykırı olduğunu, hükme esas alınan maluliyet oranının yüksek, geçici iş göremezlik ve bakıcı gideri tazminatının teminat dışı olduğunu, dava konusu … plakalı aracın ticari araç olması nedeniyle Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası yaptırılmasının zorunlu olduğunu, müracaatçının %6 oranında iş gücü kaybına uğradığını ve bu oran üzerinden aktüerya raporunda hesaplanan 31.533,00 TL’nin davacıya ödendiğini, bu ödeme sebebiyle de davacı tarafındanibraname-muvafakatname verildiğini, hükme esas alınan bilirkişi raporunda maluliyet oranının %20 üzerinden hesaplandığını, talebin haksız fiilden kaynaklanması nedeniyle avans faizine hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, hatır taşıması ve müterafik kusur indirimi yapılmadan karar verildiğini belirterek İtiraz Hakem Heyeti kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Dava, trafik kazası sonucu oluşan maluliyet nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Davacının yolcu olarak bulunduğu aracın ticari bir araç olması nedeniyle, İtiraz Hakem Heyetince hükmedilen tazminata avans faizi yürütülmesinde usul ve yasaya aykırılık yoktur. Davacının kaza esnasında emniyet kemerinin takılı olmaması nedeniyle zararın arttığı ve tazminattan müterafik kusur indirimi yapılması gerektiği şeklinde istinaf itirazı ileri sürülmüş ise de bu iddia davalı sigortacı tarafından ispat edilememiştir. Varsayımlara dayalı kabullerle tazminattan müterafik kusur indirimi yapılamayacağından İtiraz Hakem Heyetinin bu husustaki uygulaması da yerindedir. Davacı, işçi servisinde yolcu olarak seyahat ederken kaza meydana gelmiş ve yaralanmıştır. Davacının yararına ve bedelsiz olarak taşındığına, taşıyanın bu taşımada bir çıkarının bulunmadığına ilişkin davalı tarafça delil sunulmamış ve hatır taşıması bulunduğu ispat edilememiştir. Yukarıdaki bentlerde belirtilen nedenlerle, müterafik kusur ve hatır taşıması indirimi ile uygulanan faiz türüne ilişen istinaf itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; Davacının kaza sırasında yolcu olarak bulunduğu aracın işçi servisi olarak ve işçileri işe götürdüğü sırada kazanın meydana geldiği dosya içeriğinden anlaşılmakla; Sigorta Bilgi Gözetim Merkezinden aracın zorunlu taşımacılık mali sorumluluk sigortasının bulunup bulunmadığının sorulması/araştırılması, taşıma sigortasının bulunmaması durumunda yargılamaya devam edilmesi, taşıma sigortasının bulunması durumunda ise davalı zorunlu mali mesuliyet sigortacısına ancak taşımacılık mali sorumluluk sigortası limitinin üzerinde bir zararın tespiti halinde limitin üzerinde kalan kısım yönünden başvurulabileceği gözetilerek ona göre karar verilmesi gerekirken, davalı vekilinin bu yöndeki savunması dikkate alınmadan karar verilmesi isabetli değildir.Ayrıca, İtiraz Hakem Heyetince, Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre tanzim edilen maluliyet raporuna göre belirlenen maluliyet oranı esas alınarak düzenlenen aktüer raporu doğrultusunda hüküm kurulduğu görülmüştür.Ancak, somut olayda davalı tarafından ZMMS ile sigortalanan araca ilişkin poliçenin tanzim tarihi 21/09/2015 olup 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarından sonradır. Buna göre; 6704 sayılı yasa ile değişik Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesi uyarınca uygulanması gereken 14/05/2015 tarihli Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları ve ekleri uyarınca, maluliyet oranının Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğe göre belirlenmesi, maluliyet durumunun %20’den az olması halinde aktüer bilirkişiden ek rapor alınarak hüküm kurulması gerekir. Belirtilen nedenlerle, davalı vekilinin istinaf itirazlarının kabulüne, kararın HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca kaldırılmasına ilişkin aşağıdaki karara varılmıştır.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile, yukarıda esas ve karar numarası yazılı Sigorta Tahkim Komisyonu/İtiraz Hakem Heyeti kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,2-Davanın yeniden görülmesi için Sigorta Tahkim Komisyonuna iade edilmek üzere mahkemesine gönderilmesine, 3-6728 sayılı Yasanın 36.maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin A) Mahkeme Harçları başlıklı bölümünün III- Karar ve ilam harcı başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına,4-Yatırılan istinaf karar harcının yatıran tarafa iadesine, 5-İstinaf başvurusu için davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin, Tahkim Komisyonunca verilecek nihai kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf incelemesi sırasında duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti tayinine yer olmadığına,7- İstinaf talep eden tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın iadesine,8-İİK’nın 36/5. maddesi uyarınca, istinaf sonucuna göre … A.Ş. tarafından tehiri icra talebi kapsamında icra dosyasına sunulan, …Bankası Demirtepe/Ankara Şubesinin 27/02/2018 tarih ve … numaralı 125.000,00 TL bedelli teminat mektubunun davalı …A.Ş.’ye iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK.’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, maluliyet tespitinde uygulanacak yönetmelik bakımından Üye Hakim … karşı oyu, diğer yönlerden oy birliği ile karar verildi.21/02/2019
KARŞI OY
Dava ve uyuşmazlık, ZMSS poliçesi kapsamında trafik kazasından kaynaklanan maluliyet tazminatı istemine ilişkindir.01/06/2015 tarihli ZMSS Genel Şartları, 6704 sayılı Kanun’un yürürlülük tarihi olan 26/04/2016 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Somut uyuşmazlıkta, poliçe başlangıç tarihi 21/09/2015, kaza tarihi ise 21/12/2015’dir. Bu durumda, kaza tarihinde yürürlükte bulunmayan ZMSS Genel Şartları’nın uygulanması mümkün değildir. Başka bir deyişle, kaza tarihinde “Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik” yürürlükte değildir. Karara dayanak yapılan Hacettepe Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı 15/06/2017 tarihli raporu, kaza tarihinde yürürlükte bulunmayan ” Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği”ne göre düzenlenmiştir. Davacıya ait maluliyet raporunun kaza tarihinde yürürlükte bulunan ” Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğe” ne uygun olarak alınması gerekmektedir. Bu bağlamda, saygın çoğunluğun, davacıya ait maluliyet raporunun, “Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik” hükümlerine göre düzenlenmesi gerektiği görüşüne katılamıyorum.