Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2018/13 E. 2020/50 K. 23.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2018/13
KARAR NO : 2020/50
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ : 28/09/2017
NUMARASI: 2017/4802 D.İş Esas 2017/4802 D.İş Karar
(İtiraz Hakem Heyeti 06/09/2017 tarih, 2017/İHK-3366)
DAVA : Hakem Kararının Tebliğe Çıkarılması / Saklanması
KARAR TARİHİ : 23/01/2020
Yukarıda yazılı Sigorta Tahkim Komisyonu/İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili Sigorta Tahkim Komisyonuna başvurusunda özetle; davacının sürücüsü olduğu … plakalı motosiklete, davalı şirkete zmms sigortalı … idaresindeki … plaka nolu aracın kusurlu olarak çarpması sonucu davacının yaralanmasına bağlı, çalışamadığı sürelere ilişkin mahrum kalınan kar ve hak kazanılan ödemeler için şimdilik 3.000,00 TL tazminatın başvuru tarihinden işleyecek temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. 2 Aylık tıbbi şifa süresince uğranılan kazanç kaybının 1.951,48 TL ve çalışma gücünden % 20 eksilme meydana gelmesi nedeniyle 111.750,85 TL maddi zarar oluştuğu yönünde dosyaya sunulan aktüer bilirkişi raporu devamında; Davacı vekili 24.04.2017 tarihli ıslah dilekçe ile talebini 113.702,33 TL’ye yükseltmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; kusur oranlarının ve genel şartlara uygun yeni bir rapor alınması gerektiğini, tedavi giderleri ve bakıcı giderlerinin müvekkili tarafından karşılanmasının mümkün olmadığını, bu taleplerin teminat dışı olduğunu, faiz talebinin reddi gerektiği, poliçe vadesinin 21.08.2015-2016 olduğunu belirterek başvurunun reddine karar verilmesini talep etmiştir. Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından: “Başvurunun kabulüne, 113.702,33 TL geçici ve sürekli işgöremezlik tazminatın 01.02.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı … şirketinden alınarak başvuru sahibine verilmesine” karar verilmiş, karara davalı vekili tarafından itiraz edilmiş, İtiraz Hakem Heyeti davalı vekilinin itirazlarının reddine karar vermiş, bu karar davalı vekilince istinaf edilmiştir. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Maluliyet raporunun usulüne uygun olmadığı, kusur raporunda Karayolları Genel Müdürlüğüne kusur vermemekle kabul etmediklerini, motosiklet kıyafeti giyilmemesi ve kask takılmaması nedeniyle müterafik kusurun tartışılmamış olduğunu, aktüer hesabında TRH 2010 tablosu ve 1,8 teknik faizin uygulanması gerektiğini, kazanç kaybına ilişkin taleplerin teminat dışında olduğunu, geçici işgöremezlik tazminatının yeni genel şartlar uyarınca teminat dışı olduğunu belirterek İtiraz Hakem Heyeti kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Dava trafik kazasından kaynaklanan geçici ve kalıcı iş göremezlik tazminatı istemine ilişkin olup, istinaf açısından uyuşmazlık konusu, HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Dosya kapsamından, 13.03.2016 tarihinde davacının sürücüsü olduğu … plakalı motosiklet ile davalı şirkete zmms sigortalı … idaresindeki … plakalı aracın çarpışması ile meydana gelen trafik kazası sonucu davacının yaralandığı ve bu yaralanma nedeniyle geçici ve kalıcı maluliyet tazminatı talep edildiği anlaşılmaktadır. Somut uyuşmazlıkta, UHH tarafından hükme esas alınan Dokuz Eylül Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesince düzenlenen maluliyet raporunda esas alınan yasal düzenlemeler (Yönetmelikler) açıklanırken, 03/08/2013 tarihli ve 28727 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan “Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği” ve 11/10/2008 tarihli ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan “Sosyal Güvenlik Kurumu Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranları Tespit İşlemleri Yönetmeliği ekindeki Meslekte Kazanma Gücünün Azalma Oranları Tespit Cetveli kapsamında” denilerek davacının meslekte kazanma gücünde azalma oranının % 20 olduğunun belirtildiği, tahkim sürecinde alınan kusur raporuna göre davacının % 25, sigortalı araç sürücüsü …’nın % 75 kusurlu olduğunun tespit edildiği, hesap bilirkişisi tarafından tazminat hesabının PMF 1931 Yaşam Tablosu ve progresif rant esasına göre yapıldığı anlaşılmaktadır. Türk Ticaret Kanunu’nun 1425. maddesine göre, sigorta poliçesi genel ve varsa özel şartları içerir. Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Yeni Genel Şartları 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe girmiş olup yeni Genel Şartların C.10. maddesi ile 12/8/2003 tarihli ve 25197 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları yürürlükten kaldırılmıştır. Yeni Genel Şartların C.11. maddesine göre yeni genel şartlar, genel şartların yürürlük tarihi olan 01.06.2015 tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanacaktır. Davalı vekilinin geçici iş göremezlik tazminatı bakımından istinaf itirazı değerlendirildiğinde; Her ne kadar yeni Genel Şartların A.5.b maddesinde açıklanan sağlık giderleri teminatının Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olduğu düzenlenmiş ise de KTK 98. maddesinde SGK’nun sorumlu olduğu tedavi giderleri açıkça sayılmıştır. Bu giderler kapsamında geçici iş göremezlik tazminatının bulunmadığı açıktır. Bu doğrultuda poliçenin ve genel şartların tarafı olmayan SGK’yı yasal düzenleme olmaksızın tüm sağlık gideri teminatı kapsamındaki tazminat kalemlerinden sorumlu tutmak mümkün olmayacaktır. Ayrıca sigorta şirketleri tarafından poliçe bazında KTK 98. maddesindeki sayılanlar kapsamında SGK’ya katkı payı aktarımı yapıldığı nazara alındığında, KTK 98.madde kapsamı dışında sağlık giderleri teminatı içinde kalan tazminat kalemlerine ilişkin sigortalıdan alınan prim ücretleri sigorta şirketlerinin uhdesinde kalmaktadır. Bu doğrultuda sigorta şirketlerinin KTK 98. madde dışında kalan sağlık gideri teminatı kapsamındaki geçici iş göremezlik tazminatından poliçe limiti ile sorumluluğu devam edecektir. Kaldı ki sağlık giderleri teminatı açıklayan Genel Şartların A.5.b bendinin son cümlesinde “Sağlık giderleri teminatı Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olup ilgili teminat dolayısıyla sigorta şirketinin ve Güvence Hesabının sorumluluğu 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 98 inci maddesi hükmü gereğince sona ermiştir.” ifadesiyle sigorta şirketinin ve Güvence Hesabının sorumluluğunun sona ermesini KTK’nın 98.maddesine bağlamıştır. Ancak kanun koyucu tarafından yeni Genel Şartlarda ki bu düzenleme doğrultusunda KTK’nın 98.maddesinde değişiklik yapılarak” geçici iş göremezlik tazminatı madde kapsamına alınmadığı, açıkça SGK tarafından karşılanacağı ve Sigorta Şirketleri ve Güvence Hesabının sorumluluğunun sona erdiği” yönünde değişiklik yapılmadığından Genel Şartların A.5.b bendinin son cümlesi kadük kalmıştır/ yürürlüğe girmemiştir. Başka bir ifadeyle halen yürürlükte bulunan KTK’nın 98.maddesinde, yeni Genel Şartlarda ki sağlık giderleri teminatına ilişkin düzenleme doğrultusunda Sigorta Şirketleri ve Güvence Hesabının sorumluluğunun sona ereceğine ilişkin bir yasal düzenleme bulunmadığından 98.madde hükmü dışında kalan teminatlar (belgesiz sağlık giderleri, geçici bakıcı gideri ve geçici iş göremezlik tazminatı) bakımından sorumlulukları devam edecektir. Nitekim Yargıtay 17. Hukuk Dairesi genel şartlar değişikliğinden önce halen yürürlükte bulunan KTK’nın 98.maddesinin kapsamının belirlenmesi bakımından vermiş olduğu 27/03/2014 tarih, 2013/ 4616 E. ve 2014/4465 K. sayılı kararında “2918 sayılı Yasa’nın 98. maddesi kapsamında kalan tedavi giderlerinden Sosyal Güvenlik Kurumu, yasa kapsamı dışında kalan bakıcı veya tedaviye bağlı sair giderlerden varsa trafik şirketi yoksa Güvence Hesabı ve her iki halde de diğer haksız fiil sorumlularının (işleten ve sürücü gibi) sorumlulukları devam edecektir” yönünde karar vermiştir. Bu nedenle davalı vekilinin geçici iş göremezlik tazminatına ilişkin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir. UHH tarafından alınan kusur raporunda davacının % 25, sigortalı araç sürücüsü …’nın % 75 kusurlu olduğunun tespit edildiği, bu durumda kusur raporu ile kaza tespit tutanağının birbiri ile örtüğü ve olayın oluşuna uygun düştüğü nazara alındığında kusura yönelik istinaf itirazının; Kazaya ilişkin tutulan trafik kazası tespit dosyada bulunmaması, sonrasında alınan ifadelerde de davacının emniyet kemeri takmadığı yönünde bir saptama bulunmadığı gibi aksinin davalı tarafça da ispat edilememiş olması nedeniyle müterafik kusura yönelik istinaf itirazının yerinde olmadığı değerlendirilmiştir. Somut uyuşmazlıkta, poliçe tarihi 21.08.2015, kaza tarihi 13.03.2016 olduğuna göre, tazminat hesabında poliçe tarihinde yürürlükte olan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları uyarınca değerlendirme yapılması gerekmektedir. Buna göre Yeni Genel Şartların “Sürekli Sakatlık Tazminatı Hesaplaması” başlıklı Ek:3 maddesinin 3. bendi gereğince TRH 2010 tablosuna göre davacının kaza tarihinden sonraki muhtemel yaşam süresi belirlenerek, 4. bendine göre de işleyecek dönem için %1,8 teknik faiz uygulanarak tazminat hesaplaması yapılmalıdır. Yine maluliyet raporu, olay tarihine göre Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmelidir. Bu durumda, (yargılamanın tahkim yargılaması olduğu göz önüne alınarak), başka bir Üniversite Hastanesinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümünden oluşturulacak aralarında adli tıp uzmanı da bulunan uzman doktor heyetinden, kaza tarihi itibari ile yürürlükte bulunan “Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik” hükümleri esas alınmak kaydıyla, davacıda var olduğu ileri sürülen yaralanmaya bağlı geçici iş göremezlik oluşup oluşmadığı ve süresi, tespit edilecek geçici iş göremezlik süresi içinde bakım ve bakıcıya ihtiyacı olup olmadığı varsa süresi, kalıcı maluliyet oluşup oluşmadığı, kalıcı maluliyet oluşmuş ise maluliyet oranı, maluliyetin kaza ile illiyeti bulunup bulunmadığı konularında, dosya içerisinde bulunan tedavi evrakları ile dosyada mevcut olan taraflarca sunulan delilleri de irdeler biçimde denetime elverir nitelikte raporla tespit edilmesi ve bilahare aktüer bilirkişiden TRH-2010 tablosunun ve iskonto oranı (teknik faiz) %1,8 olarak dikkate alınarak hazırlanacak tazminat hesabına göre tazminatın belirlenmesi gerekir. Açıklanan nedenlerle; davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca İtiraz Hakem Heyeti kararı kaldırılarak dosyanın Sigorta Tahkim Komisyonuna iadesi için mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere : 1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; yukarıda esas ve karar numarası yazılı İtiraz Hakem Heyeti kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 2-Dosyanın yeniden değerlendirme yapılıp karar verilmesi için Sigorta Tahkim Komisyonuna iade edilmek üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 3-6728 sayılı Yasa’nın 36. maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin A) Mahkeme Harçları başlıklı bölümünün III- Karar ve ilam harcı başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına, 4-Peşin alınan karar harcının İlk Derece Mahkemesince istinaf talep edene iadesine, 5-İstinaf başvurusu için davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin, Sigorta Tahkim Komisyonunca verilecek nihai kararda dikkate alınmasına, 6-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 7- İstinaf yargılama giderleri için yatırılan gider avansından artan kısmın iadesine, 8-İİK’nın 36/5. maddesi uyarınca, istinaf sonucuna göre davalı … Sigorta A.Ş. tarafından tehiri icra talebi kapsamında icra dosyasına sunulan, … Bankası 03/10/2017 tarih ve … numaralı 160.000,00 TL bedelli teminat mektubunun davalı … Sigorta A.Ş.’ye İlk Derece Mahkemesi tarafından iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.23/01/2020