Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2018/1271 E. 2019/513 K. 29.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2018/1271
KARAR NO : 2019/513
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 05/02/2018
NUMARASI : 2018/821Esas – 2018/861Karar
DAVA : Destekten Yoksun Kalma Tazminatı
KARAR TARİHİ: 29/03/2019
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;Davacı vekili başvuru dilekçesinde: 25/08/2015 tarihli kaza nedeniyle müvekkillerinin babası …. vefat ettiğini, müteveffa …. ölümüne sebebiyet veren motosikletin kaza tarihinde zorunlu mali mesuliyet sigortası bulunmadığından Güvence Hesabı’na başvuru zorunluluğu doğduğunu, bu kazadan sonra ….vefatı nedeniyle müvekkillerinin mağdur olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla…. için 1.000,00 TL, … için 1.000,00 TL, …. için 1.000,00 TL,…. için 1.000,00 TL ve … için 1.000,00 TL olmak üzere toplam 5.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte taraflarına ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde, 25/08/2015 tarihinde başvuru sahiplerinin desteği …sevk ve idaresindeki sigortasız motosiklet ile.. …plakalı aracın kazaya karışması sonucu meydana gelen trafik kazasında …r’ın vefat ettiğini, başvuru sahiplerinin müteveffanın desteğinden yoksun kaldığı gerekçesiyle Güvence Hesabı’na yönelik olarak başvuruyu ikame ettiklerini, Karayolları Motorlu Taşıtlar ZMSS genel şartları A.6-d maddesi gereği destek şahsın kusuruna denk gelen tazminat taleplerinin kapsam dışında kaldığını, diğer taraftan Güvence Hesabı’nın Sigortacılık Kanunu’nun 14. maddesi gereğince yaptığı ödemeler için zarara neden olan aracın işletenine, sürücüsüne ve diğer sorumlulara ve bunların mirasçılarına rücu ederek ödediği tazminatı masraflarıyla birlikte tahsil ettiğini, tazminat ödenecek ve daha sonra tahsil edilecek şahısların aynı kişiler olmasının fiilen Borçlar Kanunu’nun 35. maddesinde öngörülen sonucu doğurduğunu ve alacaklı borçlu sıfatlarının birleştiğini, başvuru sahibinin tazminat hakkı bulunduğu kabul anlamına gelmemek üzere yapılacak yargılamada bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği takdirde yargılamaya konu destekten yoksun kalma tazminatının uzman aktüer bilirkişilerce hesaplanması gerektiğini, hesaplamalarda ölüm tablosu olarak TRH 2010 tablosunun kullanılması ve iskonto oranının %1,8 olması gerektiğini, hesaplanan tazminat üzerinden müterafik kusur indirimine gidilmesini, başvuru sahibinin kaza tarihinden itibaren ticari faiz talebinin de haksız ve mesnetsiz olup reddi gerektiğini ileri sürerek başvuru sahibi vekilinin haksız ve sebepsiz zenginleşmeye yol açacak nitelikteki talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.Uyuşmazlık Hakem Heyeti; başvuru sahibi …. için 48.129,28 TL, … için 24.454,00 TL, …. için 14.461,55 TL, …. için 20.598,10 TL , …. için 59.618,53 TL destekten yoksun kalma tazminatının 05/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte Güvence Hesabı’ndan alınarak başvuru sahiplerine ödenmesine karar vermiştir.UHH kararına davalı vekilinin itirazı üzerine İtiraz Hakem Heyetince itirazların reddine karar verilmiş, İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde: yargılamaya konu sürücü zararına bağlı destekten yoksun kalma tazminat talebinin trafik sigortası genel şartları uyarınca trafik sigortası teminatı kapsamında olmadığından başvurunun reddi gerekirken kabul edilmesinin hatalı olduğunu, 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar ZMSS genel şartlarının teminat dışındaki halleri düzenleyen A.6 maddesi gereğince, teminat dışında kalan haller düzenlenmesi getirildiğini, bu düzenleme ile destek şahsın kusuruna denk gelen tazminat taleplerinin trafik sigortası teminatı kapsamı dışında bırakıldığından tazminat talebinin reddi yerine kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.Dava destekten yoksun kalma tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.Davalı sigorta şirketi vekilinin davacılar …. aleyhine yaptığı istinaf başvurusu bakımından değerlendirme yapıldığında; 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30. maddesinin 12. fıkrasında 5.000,00 TL’nin altındaki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararlarının kesin olduğu, 5.000,00 TL ve daha üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararlarına karşı kararın Komisyonca ilgiliye bildiriminden itibaren on gün içinde bir defaya mahsus olmak üzere Komisyon nezdinde itiraz edilebileceği, 40.000,00 TL’nin üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında itiraz üzerine verilen kararlar için temyize gidilebileceği belirtilmiştir.İtiraz Hakem Heyeti tarafından davacılar … lehine davalı Güvence Hesabından tahsiline karar verilen ve dolayısıyla istinaf talebi bakımından uyuşmazlık konusu edilen tazminat miktarı her bir davacı için 5684 sayılı Kanunu’nun 30/12. fıkrasında belirtilen 40.000,00 TL’lik istinaf/temyiz sınırın altında kalmaktadır. Bu nedenle bu davacılar bakımından Hakem Heyeti kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması olanaklı olmadığından 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30/12. ve HMK’nın 352.maddesi gereğince davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekilinin davacılar… aleyhine yaptığı istinaf başvurusu bakımından değerlendirme yapıldığında;Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. maddesi uyarınca, aynı kanunun 85. maddesinde belirtilen, bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olması durumunda, poliçe limiti dahilinde işletenin sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırılması zorunludur.Türk Ticaret Kanunu’nun 1425. maddesine göre sigorta poliçesi, tarafların haklarını, temerrüde ilişkin hükümler ile genel ve varsa özel şartları içerir. Yeni Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Genel şartların C.10. maddesi ile 12/08/2003 tarihli ve 25197 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları yürürlükten kaldırılmıştır. Yeni genel şartlar C.11 maddesine göre genel şartlar yürürlük tarihi olan 01/06/2015 tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanacaktır. Bunun sonucu olarak artık eski genel şartların, yeni genel şartların yürürlük tarihinden sonra düzenlenen poliçelerde uygulanma olanağı bulunmamaktadır. Zorunlu mali mesuliyet sigortası bulunmayan hallerde Güvence Hesabı’nın sorumluluğu bakımından hangi genel şartların uygulanacağı ise kaza tarihine göre belirlenecektir. Buna göre yeni genel şartların yürürlük tarihi olan 01/06/2015 tarihinden sonra meydana gelen trafik kazalarında yeni genel şartlar uygulanacaktır.Somut olayda, kaza 25/08/2015 tarihinde gerçekleştiğinden Güvence Hesabı’nın sorumluluğu 01/06/2015 tarihli Yeni Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları’na tabi olacaktır. Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları’nın A.3. maddesine ve A.5. maddesinin (ç) bendine göre ancak üçüncü kişinin ölümü dolayısıyla destek zararları, destekten yoksun kalma (ölüm) teminatı kapsamındadır. Bunun sonucu olarak, sigortacı ya da Güvence Hesabının destek zararlarından sorumlu olması için motorlu aracın işletilmesi sırasında mutlaka ölen kişinin üçüncü bir kişi olması gerekir. İşletenin eylemlerinden sorumlu olduğu sürücünün üçüncü kişi olarak kabul edilmesi mümkün değildir.Yine genel şartların A.6. maddesinin (d) bendinde destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı talepleri, teminat kapsamı dışında tutulması nedeniyle sürücünün asli kusuruna isabet eden destek tazminatı sigorta teminatı kapsamında değildir. Kaza tarihinde yürürlükte bulunan Karayolları Trafik Kanunu’nda da sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan destek tazminatı talepleri ile destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerini sigorta teminat kapsamında olduğuna ilişkin bir düzenleme olmadığı ve kapsama giren teminat türleri arasında bulunmamasına göre, başvuru sahibinin desteğinin kusuruna denk gelen destek tazminatını talep etme hakkı bulunmamaktadır. Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk(Trafik) Sigortası Genel Şartlarının yürürlük tarihinden sonraki kazalarda, bu tarihten sonra düzenlenen poliçeler ile ilgili verdiği kararlar da bu yöndedir. Belirtilen nedenlerle, başvuru sahibi …. başvurusunun reddine karar verilmesi gerekirken kabulü yönünde verilen karar genel şartlara aykırıdır.Sonuç olarak davalı sigorta şirketi vekilinin davacılar … aleyhine yaptığı istinaf başvurusunun verilen karar miktar olarak kesin olduğundan HMK’nın 352. maddesi uyarınca reddine; davacılar …. aleyhine istinaf başvurusunun ise esastan kabulü ile HMK’nın 353/1-b/2. maddesi uyarınca İtiraz Hakem Heyeti kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında karar verilmesine; davacılar … hakkında İHH tarafından verilen karar kesin nitelikte bulunduğundan Uyuşmazlık Hakem Heyetinin bu davacılar bakımından verdiği kararların aynen muhafazasına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :A-a-) Davalı sigorta şirketi vekilinin davacılar… aleyhine yaptığı istinaf başvurusunun HMK’nın 352. maddesi uyarınca REDDİNE,b-) Davalı sigorta şirketi vekilinin davacılar …. aleyhine istinaf başvurusunun esastan KABULÜ ile HMK’nın 353/1-b/2. maddesi uyarınca yeniden esas hakkında karar verilmek üzere Sigorta Tahkim Komisyonu/İtiraz Hakem Heyeti kararının KALDIRILMASINA,Buna göre; 1-Başvuru sahibi ….destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkin başvurusunun REDDİNE, 2- Başvuru sahibi … için 24.454,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının 05/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte Güvence Hesabı’ndan alınarak başvuru sahibine ödenmesine, 3-…. için 14.461,55 TL destekten yoksun kalma tazminatının 05/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte Güvence Hesabı’ndan alınarak başvuru sahibine ödenmesine,
4-… için 20.598,10 TL destekten yoksun kalma tazminatının 05/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte Güvence Hesabı’ndan alınarak başvuru sahibine ödenmesine, 5-6728 sayılı Yasa’nın 36.maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin A) Mahkeme Harçları başlıklı bölümünün III- Karar ve ilam harcı başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına,6-Başvuru sahibi tarafından yapılan 1.000,00 TL başvuru ücreti ile 500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.100,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak başvuru sahibi … ödenmesine, 7- Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca başvuru sahibi … için 2.934,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak adı geçen başvuru sahibine verilmesine, 8- Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca başvuru sahibi … için 1.980,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak adı geçen başvuru sahibine verilmesine, 9- Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı ….için 2.472,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak adı geçen davacıya verilmesine, 10-Davalı vekil ile temsil edilmiş olduğundan, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 12. ve Sigortacılık Kanunu’nun 30/17. maddesine göre reddedilen kısım üzerinden 1/5 oranda hesaplanan 1.381,60 TL vekalet ücretinin başvuru sahibi …’dan alınarak davalıya verilmesine, 11-Davalı vekil ile temsil edilmiş olduğundan, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 12. ve Sigortacılık Kanunu’nun 30/17. maddesine göre reddedilen kısım üzerinden 1/5 oranda hesaplanan 1.128,84 TL vekalet ücretinin başvuru sahibi…dan alınarak davalıya verilmesine, B- İstinaf Başvurusu Açısından;1-6728 sayılı Yasa’nın 36. maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin A) Mahkeme Harçları başlıklı bölümünün III- Karar ve ilam harcı başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına, davalı tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde iadesine,2-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,3-Davalı tarafından yatırılan gider avansından harcanan 43,00 TL istinaf yargılama giderinin davacılar… alınarak davalıya verilmesine, sarf edilmeyen kısmın yatırana iadesine,4-İİK’nın 36/5. maddesi uyarınca, istinaf sonucuna göre Güvence Hesabı tarafından tehiri icra talebi kapsamında icra dosyasına sunulan, … Bankası Gayrettepe/İstanbul Şubesinin 05/02/2018 tarih ve …. numaralı 252.000,00 TL bedelli teminat mektubunun davalı Güvence Hesabı’na iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, davacılar …. için kesin, davacı… için HMK’nın 361. maddesi uyarınca kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesine hitaben verilecek temyiz dilekçesi ile temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy çokluğu ile karar verildi. 29/03/2019.
KARŞI OY Dava ve uyuşmazlık, 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 14.maddesi kapsamında destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Destek şahsının kusurundan kaynaklanan tazminat taleplerini teminat dışında bırakan 01/06/2015 tarihli Genel Şartlar, 6704 sayılı Kanun ile 26/04/2016 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Yeni Genel Şartlar Kanunun yürürlük tarihi olan 26/04/2016 tarihinden sonra meydana gelen trafik kazaları bakımından ancak uygulanabilecektir. Başka bir deyişle, 26/04/2016 tarihinden önce gerçekleşen trafik kazalarından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminat talepleri bakımından uygulanması mümkün değildir. Davaya konu trafik kazası 25/08/2015 tarihinde meydana gelmiştir. 26/04/2016 tarihinde yürürlüğe giren Genel Şartların kaza tarihi itibariyle somut uyuşmazlığa uygulanması imkansızdır. Dolayısıyla, Uyuşmazlık/İtiraz Hakem Heyetince davacılar …. için verilen destekten yoksun kalma tazminatlarına yönelik davalı tarafın istinaf iddia ve itirazları yerinde değildir. Bu bağlamda; davacılar…. için verilen karar usul ve yasaya uygun olduğundan ve HMK’nın 353/1-b/1 maddesi gereğince davalı tarafın bu yöndeki istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanısında olduğumdan, saygın çoğunluğun görüşüne katılamıyorum.