Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2018/1211 E. 2020/502 K. 13.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2018/1211
KARAR NO : 2020/502
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 21/12/2017
NUMARASI : 2016/83 Esas – 2017/1215 Karar
DAVA : Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
KARAR TARİHİ: 13/03/2020
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacıların çocukları olan … 25/12/2015 tarihinde sevk ve idaresindeki … plakalı motosikleti ile seyir halinde iken elektrik direğine çarpması sonucunda hayatını kaybettiğini, … plakalı aracın davalı … A.Ş. tarafından sigorta poliçesi ile sigortalandığını, müteveffanın ölümü sonucunda davacıların destekten yoksun kaldıklarını beyan ederek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla davacı … için 500,00 TL, … için 500,00 TL olmak üzere toplam 1.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, 27 J 8445 plakalı aracın davalı … A.Ş. tarafından trafik sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun sigortalısının kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, meydana gelen kazadan dolayı öncelikle kusur durumunun tespit edilmesi gerektiğini, 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren yeni ZMMS Genel Şartları uyarınca meydana gelen kazadan dolayı davalı sigorta şirketinin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, müteveffanın gelir durumunun ispatının davacıya düştüğnü, müteveffanın herhangi bir sosyal sigorta kurumuna bağlı olup olmadığının tespit edilmesi gerektiğini beyan ederek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacılar tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle;01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren ZMSS Genel Şartları gereği tek taraflı kazada işleten ve sürücünün ölümünde hak sahiplerine destekten yoksunluk tazminatı ödenmeyeceğinin benimsendiği, somut olayda kazanın bu tarihten sonra 25/12/2015 tarihinde meydana geldiği, davacıların destekten yoksun kalma tazminatı istemeyecekleri belirlenmekle davanın reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır şeklindeki gerekçe belirtildiğini, bu gerekçenin kabulünün mümkün olmadığını, müteveffanın kullandığı motosikletin ZMSS poliçesi ile sigorta teminatı altına alındığını, ZMSS poliçesinin tanzim tarihinin 13/07/2015 olduğu, 6704 sayılı Yasa ile KTK’nun da yapılan değişikliklerin yürürlüğe girdiği 26/04/2016 tarihinden önce olduğu, bu halde poliçe tanzim tarihindeki eski ZMSS Genel Şartlarının geçerli olacağı ve müteveffanın meydana gelen kazada kusurlu olmasının Yargıtay’ın yerleşik içtihatları uyarınca müvekkillerinin yoksun kaldığı desteğin tanzimine bir engel teşkil etmediğini, yeni ZMSS Genel Şartlarının yürürlük tarihleri dikkate alınarak davanın kabulüne ilişkin karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava ölümlü trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminat istemine yönelik olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’ nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere ilk derece mahkemesi tarafından verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.Yeni Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Genel şartların C.10. maddesi ile 12/08/2003 tarihli ve 25197 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları yürürlükten kaldırılmıştır. Yeni genel şartlar C.11 maddesine göre genel şartlar yürürlük tarihi olan 01.06.2015 tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanacaktır. Bunun sonucu olarak artık eski genel şartların, yeni genel şartların yürürlük tarihinden sonra düzenlenen poliçelerde uygulanma olanağı bulunmamaktadır.Somut olayda, kaza 25/12/2015 tarihinde gerçekleştiği, poliçenin ise ZMMS Genel Şartlarının yürürlüğe girdiği tarihten sonra, 13/07/2015 günü tanzim edilmiş olduğuna göre; Davalının sorumluluğunun kapsamı, davaya konu trafik kazasından ve poliçenin düzenleme tarihinden önce yürürlüğe giren (01/06/2015) Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları’na göre belirlenecektir (Aynı doğrultuda Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 08/05/2018 tarih, 2017/4323 Esas ve 2018/4743 Karar sayılı kararı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2017/17-1315 Esas ve 2017/1239 Karar sayılı kararı).Yeni Genel Şartların “Teminat Dışında Kalan Haller” başlıklı A.6. maddesi (d) bendinde: “destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı talepleri” teminat kapsamı dışında bırakılmış olup, bu nedenle kendi kusuruyla ölümüne neden olan sürücünün (desteğin) tam kusuruna isabet eden destek tazminatı talebi ZMSS poliçe teminatı kapsamında değildir. Bu durumda davacının davalı zorunlu mali sorumluluk sigortacısından destekten yoksun kalma tazminatı talep etme hakkı bulunmadığından, İlk Derece Mahkemesince verilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır.Bu nedenlerle; davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:1-Davacılar vekilinin yukarıda esas ve karar numarası yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2-Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 54,40 TL harçtan peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 18,50 TL harcın davacılardan tahsili ile Hazineye irat kaydına,3-Davacıların istinaf başvurusu nedeniyle yaptıkları yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf yargılama giderleri için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesine hitaben verilecek temyiz dilekçesi ile temyiz yolu açık olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.13/03/2020