Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2018/1098 E. 2020/283 K. 17.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO: 2018/1098
KARAR NO: 2020/283
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 31/10/2017
NUMARASI: 2016/988 Esas -2017/937 Karar
DAVA: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 17/02/2020
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı…vekili dava dilekçesinde özetle; 08.03.2016 tarihinde …, …, müvekkili şirket nezdinde kasko sigortalı … plaka nolu araçların karıştığı trafik kazası meydana geldiğini, … plaka nolu araçta meydana gelen hasar nedeniyle sigortalısına 15.000,00 TL ödeme yaptığını, kazadan sonra düzenlenen tutanakta davalı …şirketine sigortalı olan … ve … plaka nolu araç sürücülerinin kusurlu olduğunu tespit edildiğini, davalı …şirketi sigortalısının kusur oranı %25 kabul ederek bu orana karşılık 3.750,00 TL ödeme yaptığını ancak kusur oranının aslında daha yüksek olduğunu, diğer araç sürücüsü … tarafından ise hiçbir ödeme yapılmadığını, İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünde icra takibi başlatıldığını belirterek itirazın iptali ile takibinin devamına ve davalının % 20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı…vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının taleplerinin haksız ve mesnetsiz olduğnu ve reddedilmesi gerektiğini, davacının müracaatı üzerine müvekkili şirketin sigortalı araç sürücüsünün % 25’lik kusur oranına göre hesaplanan 3.750,00 TL hasar bedelini 24.06.2016 tarihinde davacıya ödediğini, kazada asli kusurlunun … plaka nolu araç sürücüsü ve işleteni olduğunu, müvekkilinin sorumluluğunun poliçe limitiyle sınırlı olduğunu, kabul anlamına gelmemek üzere davacı…şirketin gerçek zararın tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılmasını ve dava tarihinden itibaren yasal faiz uygulanması gerektiğini belirterek davanın esastan ve usulden reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince, “1.Davanın Kısmen Kabulü ile, tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla; Davalının İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın 11.200,00 TL asıl alacak yönünden İptali ile , takibin 11.200,00 TL asıl alacak üzerinden takip tarihinden itibaren yıllık % 9 yasal faizde işletilmek suretiyle Devamına, 2-Fazla istemin reddine, ” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı…vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı…vekili istinaf başvuru dilekçesinde: Sorumluluk sigortalarında sigorta şirketinin sorumluluğu sigortalının kusuru oranında olduğunu, yargılama sırasında alınan kusura ilişkin rapora itirazlarının haksız olarak değerlendirilmediğini, müvekkili şirketin kusur oranı gözetilmeksizin tüm tazminattan sorumlu tutulmasının hatalı olduğunu, müvekkili şirketin ancak sigortalısının kusuru oranında sorumlu olduğunu, kaldı ki hiçbir şekilde kabul anlamında olmamak kaydıyla Türk Borçlar Kanunu’nun 61. maddenin uygulanması halinde dahi müteselsil sorumlular arasındaki iç rücu ilişkisine etki edeceğinden kusur oranlarının mevzuata uygun ve hakkaniyetli bir şekilde tespitinin önem arz ettiğini, kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir. Dava, maddi trafik kazasından kaynaklanan rücuen tazminatı istemine ilişkin itirazın iptali olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesine göre işletenlerin, bu Kanun’un 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur. Aynı Kanun’un 85/1. maddesinde ise bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı düzenlenmiştir. Kaza tarihinde yürürlükte olan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nda haksız fiil halinde müteselsil sorumluların dış ilişkisi 61.maddede düzenlenerek birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanacağı kabul edilmiş; müteselsil sorumlar arasındaki iç ilişkisi ise 62.maddede düzenlenmiştir. Müteselsil sorumluluğa ilişkin TBK’nın 162/1.maddesine göre ise müteselsil borçlulardan her biri, alacaklıya karşı borcun tamamından sorumludur. Aynı Kanun’un 163.maddesi gereğince borç tamamen ifa edilinceye kadar alacaklıya karşı bütün borçluların sorumluluğu devam eder. Alacaklı, borçluların birinden, bir kısmından veya hepsinden alacağını talep etme ve dava açma hakkına sahiptir. Bu nedenle yukarıda belirtilen KTK’nın 85 ve 91. maddelerindeki düzenlemeler gereğince trafik kazası sonucu oluşan maddi zararlardan işleten, sürücü ve trafik sigortacısı zarar görene karşı müteselsilen sorumludur. Zarar gören davacı, TBK’nın 162 ve 163. maddesi gereğince müteselsil sorumluların hepsine karşı dava açabileceği gibi bunlardan sadece birine karşıda tazminat davası açabilir. Somut uyuşmazlıkta davacı …şirketine kasko sigortalı bulunan … plakalı araç sürücüsü kusursuzdur. Davalı …şirketi nezdinde ZMSS ile sigortalı bulunan … plakalı aracın kusurlu olmak koşulu ile kusur oranlarına bakılmaksızın zararın tamamından sorumlu olduğuna göre müteselsil sorumluların iç ilişkisindeki kusur oranlarının belirlenmemiş olması sonuca etkili olmadığından davalı…vekilinin istinaf itirazı yerinde değildir. Bu nedenlerle; davalı…vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davalı…vekilinin yukarıda esas ve karar numarası yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu’na göre alınması gereken 765,07 TL istinaf karar harcından peşin alınan 191,27 TL harcın mahsubu ile bakiye 573,80 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına, 3-İstinaf yargılama giderinin davalı…üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının iadesine, 4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.17/02/2020