Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2017/906 E. 2018/746 K. 17.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
ESAS NO : 2017/906
KARAR NO : 2018/746
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI : 2017/2143 D.İş Esas – 2017/2143 D.İş Karar
DAVA : Güç Kaybı Tazminatı (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 17/05/2018
İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/2143 D.İş Esas – 2017/2413 D.İş Karar sayılı kararı ile saklanmasına karar verilen, Sigorta Tahkim Komisyonu-İtiraz Hakem Heyeti’nin 17/01/2017 Tarih 2017/İHK-1280 Sayılı kararına karşı, istinaf yoluna başvurulması üzerine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili başvuru dilekçesinde özetle; 19/10/2016 tarihinde …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı otobüs ile, Hüseyin Yıldız’ın sevk ve idaresindeki ….plakalı aracın çarpıştığını, meydana gelen kaza sonucunda …lakalı araçta yolcu olarak bulunan müvekkilinin yaralandığını, %14,3 oranında maluliyetinin tespit edildiğini, kazanın oluşumunda …. plakalı araç sürücüsünün tamamen kusurlu bulunduğunu, …plakalı aracın davalı tarafça ZMSS poliçesi ile sigortalı olduğunu, tazminat taleplerinin davalı tarafça ödenmediğini, müvekkilinin iddia ederek fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulması koşuluyla 6.000,00 TL güç kaybı tazminatının temerrüt tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın başvurusu üzerine, davalı şirket nezdinde hasar dosyası açıldığını, başvuru neticelenmeden 15 günlük sürenin sonunda, davacı tarafça Tahkim’e başvurulmasının kanuna aykırı olduğunu, davanın bu nedenle reddedilmesi gerektiğini, müvekkili tarafından yapılan işlemlerin ve ödemenin mutabakatname- delil sözleşmesine dayalı olarak yapıldığını, delil sözleşmesinde fonskiyon kaybı oranının %10 olduğunun karşı tarafça kabul edildiğini, bu nedenle %14.3 maluliyet raporunun işleme alınmasının mümkün olmadığını, Adli Tıp Kurumu’ndan malluliyet raporunun alınmasının zorunlu olduğunu, hesaplanacak tazminattan %25 oranında müterafik kusur indiriminin yapılması gerektiğini, kusurun ve zararın karşı tarafça ispatlanması gerektiğini, başvuru sahibinin kaza sebebiyle elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubunun gerekli olduğunu iddia ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Hakem Heyeti; başvurunun kabulüne, 111.195,64 TL iş göremezlik tazminatının 18/11/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak başvuru sahibine verilmesine karar vermiş, bu karara karşı davalı tarafça itiraz edilmesi üzerine, İtiraz Hakem Heyeti, davalı tarafın itirazının reddine karar vermiştir.
Davalı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davanın, Karayolları Trafik Kanunu’nun değiştirilen 97.maddesine aykırılık teşkil ettiğini, başvuru neticelenmeden 15 günlük sürenin sonunda dava açıldığını, %10 oranındaki maluliyetin kabul edildiğine dair delil sözleşmesi mevcutken, %14,3 maluliyete göre ödeme talep edilmesinin, TMK’nın 2.maddesindeki dürüstlük kuralına aykırı olduğunu, olayda davacının müterafik kusurunun bulunduğunu, müterafik kusur indiriminin yapılmamasının hatalı olduğunu, davacının 18 yaşında öğrenci olduğunu, ancak 22 yaşına kadar asgari ücret üzerinden hesaplama yapıldığını, 22 yaşa kadar hesaplama yapılmasının hatalı olduğunu, PMF Tablosu’na göre, hesaplama yapılmasının hukuka aykırı olduğunu, TRH-2010 Yaşam Tablosu’na göre hesaplama yapılması gerektiğini belirtmiştir.
Dava, ZMSS poliçesi kapsamında trafik kazasından kaynaklanan güç kaybı tazminatı istemine ilişkindir.
Dosya kapsamından, 19/10/2016 tarihinde, davalı tarafça ZMSS poliçesiyle sigortalı bulunan … plakalı araç ile … plakalı aracın çift taraflı kaza yapması sonucu … plakalı araçta yolcu olarak bulunan davacının, %14,3 maluliyetine yol açacak şekilde yaralandığı, kazanın meydana gelmesinde … plakalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu anlaşılmıştır.
PMF Yaşam Tablosu, %14.3 maluliyet oranı ve davalı tarafça ZMSS poliçesiyle sigortalı bulunan araç sürücüsünün %100 kusur oranı dikkate alınarak düzenlenen 20/02/2017 tarihli bilirkişi raporuna göre, davacının talep edebileceği güç kaybı tazminatının 111.195,64 TL olduğu tespit edilmiştir.
Uyuşmazlık Hakem Heyeti, bilirkişi raporundaki miktarı ve davacı tarafın ıslah talebini dikkate alarak, başvurunun kabulüne karar vermiştir.
Davalı taraf, başvurunun, Karayolları Trafik Kanunu’nun değiştirilen 97.maddesine aykırılık teşkil ettiğini, taraflar arasında düzenlenen delil sözleşmesine göre, başvuranın fonksiyon kaybının %10 olarak kabul edildiğini, %14.3 oranındaki maluliyete göre talepte bulunamayacağını, müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, hesaplamanın 22 yaşa kadar ve PMF Tablosu’na göre yapılmasının hatalı olduğunu iddia ederek Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına karşı itirazda bulunmuştur. Ancak, İtiraz Hakem Heyeti , davalı tarafın itirazının reddine karar vermiştir. Davalı taraf, aynı gerekçelerle İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı İstinaf yoluna başvurmuştur.
Dosyadaki deliller birlikte değerlendirildiğinde; davalı vekilinin, İstinaf başvuru dilekçesindeki, hesaplamanın TRH-2010 Yaşam Tablosu’na göre yapılması gerektiği yönündeki iddia ve itirazı dışındaki, diğer iddia ve itirazlarının yerinde olmadığı, kazanın 19/10/2016 tarihinde gerçekleştiği dikkate alındığında, maluliyet tazminatna ilişkin hesaplamanın TRH-2010 Yaşam Tablosu’na göre, yapılmasını zorunlu kılan 01/06/2015 yürürlülük tarihli ZMSS Genel Şartları’nın, 26/04/2016 tarihinde 6704 Sayılı Kanun’un yürürlüğe girmesiyle uygulanabilir hale geldiğinden ve kaza tarihi de, 26/04/2016 tarihinden sonra olduğundan, davacının maluliyetine ilişkin tazminat hesaplamasının TRH-2010 Yaşam Tablosu’na göre yapılması gerekirken, PMF Yaşam Tablosu’na göre yapılmasının ve bu hesaplamının karara dayanak alınmasının usul ve yasaya aykırılık teşkil ettiği anlaşılmıştır. Bir başka deyişle, davalı vekilinin, maluliyet tazminatına ilişkin hesaplamanın TRH-2010 Yasşam Tablosu’na göre yapılması gerektiği yönündeki istinaf başvurusunun haklı olduğu kanısına varılmıştır.
Bu bağlamda, HMK’nın 353/1-a-6 maddesine gereğince, kararın kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için Sigorta Tahkim Komisyonu’na gönderilmek üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerektiği kanısına varılmıştır.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince, İstanbul Anadolu 9. Ticaret Mahkemesi 2017/2143 D.İş Esas – 2017/2143 D.İş Karar sayılı ile kararı ile saklanmasına karar verilen, Sigorta Tahkim Komisyonu-İtiraz Hakem Heyeti’nin 17/01/2017 Tarih 2017/İHK-1280 sayılı kararı, usul ve yasaya aykırı olduğundan, kararın KALDIRILMASINA,
2-Davanın yeniden görülmesi bakımından dava dosyasının Sigorta Tahkim Komisyonu’na gönderilmek üzere mahkemesine gönderilmesine,
3-6728 S.Y.nın 36. maddesi uyarınca, harç alınmasına yer olmadığına, davalı tarafça yatırılan istinaf karar ve ilam harcının, talep halinde yatıran tarafa, mahkemesince iadesine,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 Sayılı HMK.’nın 353/1(a)6. maddesi gereğince kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi. 12/04/2018