Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2017/895 E. 2018/388 K. 22.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUKDAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
ESAS NO : 2017/895
KARAR NO : 2018/388
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ : 29/03/2017
NUMARASI : 2017/1246 D.İş Esas 2017/1246 D.İş Karar
(Itiraz Hakem Heyeti 08/03/2017 tarih 2017/İHK-782)
DAVANIN KONUSU : Güç Kaybı Tazminatı (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 22/03/2018
İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 29/03/2017 tarih 2017/1246 D.İş Esas 2017/1246 D.İş Karar sayılı kararı ile saklanmasına karar verilen Itiraz Hakem Heyeti’nin 08/03/2017 tarih ve 2017/İHK-782 sayılı kararına karşı, istinaf yoluna başvurulması üzerine dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili başvuru dilekçesinde özetle, 18/11/2008 tarihinde dava dışı sürücü … idaresindeki … plaka minibüsün tek taraflı kaza yapması sonucu, araçta yolcu olarak bulunan müvekkilinin yaralandığını, vücut fonksiyonlarını kaybederek sakat kaldığını, iddia ederek fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulması koşulu ile, 6.000,00 TL tazminatın kaza tarihinden itibaren temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 6704 sayılı Kanun ile, zorunlu karayolu taşımacılık mali sorumluluk sigortasının yürürlükten kaldırıldığını, davacının zararının trafik sigortacısı tarafından karşılanması gerektiğini, iddia ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Hakem Heyeti , 18/11/2016 tarihli kararıyla, başvuranın talebinin kabulüne, 60.354,00 TL’nin 20/01/2016 tarihi itibariyle işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak başvurana ödenmesine karar vermiş, bu karara karşı davalı tarafça itiraz edilmesi üzerine, İtiraz Hakem Heyeti 08/03/2017 tarihi kararıyla davalı vekilinin itirazının reddine karar vermiştir.
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; 26/04/2016 yürürlük tarihli ve 6704 sayılı Kanun ile, zorunlu karayolu taşımacılık mali sorumluluk sigortasının yürürlükten kaldırıldığını, meydana gelen kaza nedeniyle sorumluluğun trafik sigortacısında olduğunu, trafik kazasına karışan … plakalı araç ile yapıldığı iddia edilen taşımacılığın Kütahya il sınırı içerisinde yapıldığını, il içi yolcu taşımacılığı olduğunu, 4925 sayılı Kanun’un 17.maddesinin, şehirlerarası ve uluslararası yolcu taşımacılığını düzenlediğini, dolayısıyla il içerisinde yapılan taşımacılıkta kullanılan araçlar için zorunlu karayolu taşımacılık mali sorumluluk sigortası yaptırma zorunluluğunun bulunmadığını, kararın bu yönüyle usul ve yasaya aykırı olduğunu belirtmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan güç kaybı tazminatı istemine ilişkindir.
Dosya kapsamından, 18/11/2018 tarihinde dava dışı sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın tek taraflı olarak kaza yapması nedeniyle araçta yolcu olarak bulunan davacının, %13 oranında maluliyetine yol açacak şekilde yaralandığı anlaşılmıştır.
Aktüer bilirkişi raporuna göre, %100 kusur ve %13 maluliyet oranlarına göre yapılan hesaplama sonucu, davacının 60.354,00 TL maluliyet tazminatının bulunduğu tespit edilmiştir.
Davacı taraf bu miktar üzerinden davasını ıslah etmiştir.
Uyuşmazlık Hakem Heyeti, bilirkişi raporundaki miktar üzerinden başvurunun kabulüne karar vermiş, davalı tarafça karara itiraz edilmesi üzerine de İtiraz Hakem Heyeti davalı tarafın itirazının reddine karar vermiştir.
Davalı vekili, bu karara karşı istinaf yoluna başvurmuştur.
Dosyadaki deliller, İtiraz Hakem Heyeti kararının gerekçesi ve Yargıtay 17.Hukuk Dairesi’nin 24/01/2017 tarih 2014/14059 Esas -2017/514 Karar sayılı ve 19/09/2016 tarih, 2014/19852 Esas 2016/7943 Karar sayılı kararları birlikte değerlendirildiğinde; davalı vekilinin istinaf başvuru dilekçesindeki iddia ve itirazlarının yerinde olmadığı, İtiraz Hakem Heyeti kararının usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varılmıştır.
Bu bağlamda; HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanısına varılmıştır.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince, İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 29/03/2017 tarih, 2017/1246 D.İş Esas-2017/1246 D.İş Karar Sayılı ile kararı ile saklanmasına karar verilen, Sigorta Tahkim Komisyonu-Itiraz Hakem Heyeti’nin 08/03/2017 tarih ve 2017/İHK-782 K. sayılı kararı, usul ve yasaya uygun olduğundan, davalı vekilinin istinaf başvurusunun REDDİNE,
2-6728 S.Y.nın 36. maddesi uyarınca, harç alınmasına yer olmadığına, davalı tarafça yatırılan istinaf karar ve ilam harcının, karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa, mahkemesince iadesine,
3-İstinaf başvurusu için davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin, kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 Sayılı HMK’nın 361/1. maddesi uyarınca, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay’da temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 22/03/2018