Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2017/831 E. 2018/432 K. 29.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
ESAS NO : 2017/831
KARAR NO : 2018/432
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 19/01/2017
NUMARASI : 2017/9 D.İş -2017/44 D.İş K.
DAVANIN KONUSU : Destekten Yoksun Kalma Tazminatı
KARAR TARİHİ : 29/03/2018
İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/9 D.İş ve 2017/44 D.Iş K. Sayılı kararı ile saklanmasına karar verilen, Sigorta Tahkim Komisyonu-İtiraz Hakem Heyeti’nin 16/11/2016 tarih 2016/İHK-3071 K. sayılı kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, dosyanın Dairemiz Heyetince yapılan müzakeresi sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvurusunda; 10/06/2015 tarihinde, işleteni İbrahim ..a, sürücüsü … olan … plakalı aracın karıştığı tek taraflı trafik kazası sonucunda, araçta bulunan işleten … ile sürücü .. .’nın vefat ettiği, kazada eşini ve oğlunu kaybeden başvuru sahibince, aracın zorunlu mali sorumluluk sigortasını temin eden … Sigorta A.Ş.’den, eşi ve oğlu için 40.500,00’er TL. destekten yoksun kalma tazminatı ile 2.500,00’er TL. cenaze ve defin gideri olmak üzere toplam 85.100,00 TL.’nin davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili ıslah dilekçesi ile talebini, müvekkilinin eşi yönünden 290.000,00 TL., oğlu için 119.944,16 TL. olarak artırmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile, davacı talebinin teminat kapsamı dışında olduğunu, kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan Zorunlu Mali Mesuliyet Genel Şartlarına göre mütevaffanın kendi kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerinin poliçe teminatı dışında olduğunu, cenaze ve defin hizmetlerinin ücretsiz yapıldığını, örf ve adete bağlı yapılan harcamaların haksız fiil sorumlusuna yükletilemeceğini, avans faizi talep edilemeyeceğini beyanla, davanın reddini istemiştir.
Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından; Davacının başvurusunun kabulü ile, …için 290.000,00 TL, Yasin Tuna için 117.944,16 TL destekten yoksun kalma tazminatı ile, … için 2.000,00 TL cenaze ve defin masrafının, bu miktarlara 28/08/2015 tarihinden itibaren uygulanacak yasal faizin … Sigorta A.Ş.’den alınarak, …’ya verilmesine karar verilmiştir.
Karara karşı davalı sigorta şirketinin itirazı üzerine, İtiraz Hakem Heyeti’nce, Uyuşmazlık Hakem Heyeti’nin kararına karşı davalı vekilinin itirazlarının reddine karar verilmiş, karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
Davalı vekilinin istinaf başvurusu, 6704 Sayılı Torba Yasa ve 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göne, kendi kusuru ile kendi ölümüne neden olan kişilerin yakınlarının destekten yoksun kalma tazminatı talepleri poliçe teminat kapsamı dışında olduğu, genel şartlar sigorta sözleşmelerinin ayrılmaz parçaları olduğu, sigorta poliçeleri, genel şartlarda belirtilen riskleri üstlenceği ve bu risklere göre fiyatlandırıldığı, müteveffa ..a ve müteveffa …’nın vefatı sebebi ile talep edilen destek tazminatı talepleri poliçe teminatı kapsamında olmadığı, davaya konu kaza müteveffa …’nın kusuru ile meydana gelmiş olup bu doğrultuda işleten ..’nın da sorumluluğu söz konusu olduğu, destek kabul edilen kişilerin kişilerin kusuruna denk gelen ve davacının talep ettiği destek tazminatı talepleri, poliçe keminatı kapsamında olmadığı, belirtilen sebeplerle davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulünün usul ve yasaya aykırı olduğu yönlerine ilişkindir.
Dava, tek taraflı trafik kazasında tam kusurlu sürücü oğlu ve aracın işleteni olan eşini kaybeden başvuru sahibinin, destekten yoksun kalma tazminatı ile cenaze ve defin giderinin, aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olan davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. Maddesinde, “İşletenlerin, bu Kanun’un 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”, 85/1. maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar., 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiştir.
Yukarıda açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’nın; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
Destek…, aracın işleteni olup, yolcu olarak bulunduğu aracın, tek taraflı olarak karıştığı kazada vefat etmesi nedeniyle, davacı, davalı sigorta şirketi karşısında, zarar gören 3. kişi konumundadır. Yine diğer destek araç sürücüsü …in, ister kendi kusuru, ister bir başkasının kusuru ile olsun, salt ölmüş olması, destekten yoksun kalan davacı üzerinde doğrudan zarar doğurup, desteğin kusurunun olması, davacının hakkına etkili bir unsur olarak kabul edilemez ve destekten yoksunluk zararından kaynaklanan hakkın, sigortacıdan talep edilmesi mümkündür.
Davacının uğradığı zarara bağlı olarak talep ettiği hak, salt miras yoluyla geçen bir hak olmayıp, bilimsel ve yargısal içtihatlarda kabul edildiği üzere, destekten yoksun kalanın şahsında doğrudan doğruya doğan, asli ve bağımsız bir talep hakkıdır. (Yargıtay 17. HD. 2014/17669 E. 2017/919 K.)
(HGK’nun 15.6.2011 gün ve 2011/17-142 esas-411 karar, HGK’nun 22.2.2012 gün 2011/17-787 esas 2012/92 karar, HGK’nun 16.1.2013 gün ve 2013/17-1791 esas 2013/74 karar sayılı ilamları )
Davacı, mirasçı olarak değil, zarar gören 3. kişi konumunda bulunduğundan, destekten yoksunluk zararını, davalı taraftan talep edebilecektir.
Davalı tarafça, 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren yeni genel şartlara göre, destek şahsın kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerinin, trafik sigortası teminatı dışında bırakıldığı ileri sürülerek, bu husus istinaf sebebi yapılmış ise de;
2918 sayılı yasa’nın 90. Maddesi, 6704 sayılı Yasa ile değişikliğinden önce, ” Maddi tazminatın biçimi ve kapsamı ile manevi tazminat konularında, Borçlar Kanunu’nun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır” şeklinde olup, değişiklikten önce, tazminat hesabının Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca yapılacağı düzenlenmiştir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 55. Maddesine göre, destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1451. Maddesine göre, bu kanunda hüküm bulunmayan hallerde, sigorta sözleşmeleri hakkında Türk Borçlar Kanunu hükümleri uygulanır.
2918 sayılı KTK’nın 95. Maddesine göre, sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemez.
01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları ile, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan tazminat talepleri teminat dışında bırakılmış ise de, Genel Şartlar hükümlerinin, kanunlara ve yerleşik yargı kararlarına aykırı olamayacağı, 6704 sayılı yasa ile değişiklikten önce, Karayolları Trafik Kanunu’nda teminat dışı bırakılmayan bir hususun, Genel Şartlar ile teminat kapsamı dışına çıkartılmasının mümkün olmadığı, yasanın emredici hükümlerine aykırılık olması halinde, genel şartlara göre değil, yasanın emredici hükümlerine göre karar verilmesi gerekmektedir.
6704 sayılı yasa ile 2918 sayılı KTK’nın 92. Maddesinde değişiklik yapılmıştır. Yapılan bu değişiklik ile, teminatın kapsamına yönelik, genel şartlarda düzenlenen hükümler, uygulanabilir hale gelmiştir. Dolayısıyla, ancak bu tarihten sonraki olaylarda, genel şartlarda yer alan teminatın kapsamına ilişkin ilkelerinin dikkate alınması gerekmektedir.
Kaza tarihi dikkate alındığında, İtiraz Hakem Heyeti’nce verilen karar, usul ve yasaya uygundur.
Bu nedenlerle, davalı tarafın istinaf başvurusunun, HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/9 D.İş.- 2017/44 D.İş.K. sayılı ile kararı ile saklanmasına karar verilen, Sigorta Tahkim Komisyonu-İtiraz Hakem Heyeti’nin 16/11/2016 tarih 2016/İHK-3071 K. sayılı kararına karşı, davalı tarafça yapılan istinaf başvurusunun, HMK’nın 353/1(b)1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-6728 S.Y.nın 36. maddesi uyarınca, harç alınmasına yer olmadığına, davalı tarafça yatırılan istinaf karar harcının, karar kesinleştiğinde ve talep halinde, yatırana, mahkemesince iadesine,
3-Davalı tarafça, istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama giderlerinin, kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 Sayılı HMK’nın 361/1. maddesi uyarınca, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay’da temyiz yasa yolu açık olmak üzere, oy çokluğu ile karar verildi. 29/03/2018
KARŞI OY

Başvuruda, destek-sürücü …’nın sevk ve idaresindeki … plakalı araçta, 10/06/2015 tarihinde tek taraflı-tam kusurlu olarak meydana gelen trafik kazasında kendisinin ve işleten babası …’nın ölmesi sonucu destekten yoksun kaldığı iddiası ile, yakını (..in annesi-İbrahim’in eşi) tarafından murisin kullandığı aracın zorunlu mali sorumluluk sigortası olan davalı şirketten destekten yoksun kalma tazminatı talebinde bulunulmuştur.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları A.3. maddesine ve A.5. maddesinin (ç) bendine göre ancak, üçüncü kişinin ölümü dolayısıyla destek zararları, destekten yoksun kalma (ölüm) teminatı kapsamındadır. Bunun sonucu olarak, sigortacı yada güvence hesabının destek zararlarından sorumlu olması için motorlu aracın işletilmesi sırasında mutlaka ölen kişinin üçüncü bir kişi olması gerekir. İşleteni veya eylemlerinden sorumlu olduğu sürücüyü üçüncü kişi olarak kabul etmek mümkün değildir.
Yine genel şartların A.6. maddesi (d) bendinde destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı talepleri, teminat kapsamı dışında tutulmuştur.
Davalı tarafın sorumluluğunun dayanağı olan poliçenin, ZMMS Genel Şartlarının yürürlüğe girdiği 01/05/2015 tarihinden sonra, 06/06/2015 tarihinde tanzim edilmiş olduğu görülmektedir.
Kaza tarihinde yürürlükte bulunan Karayolları Trafik Kanunu’nun da sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan destek tazminatı talepleri ile destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerinin, sigorta teminat kapsamında olduğuna ilişkin bir düzenleme olmadığı ve kapsama giren teminat türleri arasında bulunmadığına göre, başvuru sahibinin 10/06/2015 tarihinde meydana gelen tek taraflı kaza nedeniyle destek tazminatını talep etme hakkı bulunmamaktadır. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin bu konuda Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartlarının yürürlük tarihinden sonraki kazalarda, bu tarihten sonra düzenlenen poliçeler ile ilgili verdiği kararlar da bu yöndedir.Bu nedenlerle, sayın çoğunluğun aksi yöndeki kararına katılmıyorum.