Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2017/815 E. 2018/714 K. 10.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
ESAS NO : 2017/815
KARAR NO : 2018/714
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 30/11/2016
NUMARASI : 2014/686 E. 2016/863 K.
DAVA : Destekten Yoksun Kalma Tazminatı (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 10/05/2018
İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/686 Esas- 2016/863 Karar sayılı dosyası kapsamında verilen karara karşı, istinaf yoluna başvurulması üzerine dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 06/10/2013 tarihinde, müvekkillerinin …plakalı araç ile seyir halindeyken, davalı …nezdinde ZMSS poliçesiyle sigortalı bulunan ve dava dışı malik-sürücü …’na ait, … plakalı aracın, müvekkillerinin bulunduğu araca çarptığını, müvekkillerinin henüz 1 yaşını tamamlamış kızları …’ın vefat ettiğini, meydana gelen kazada sürücü …’nun asli kusurlu olduğunu, davalı idare ile …nin tali kusurlu olduğunu, müvekkillerinin kusursuz olduğunu, müvekkillerinin bu vefat nedeniyle destekten yoksun kaldıklarını, 06/01/2014 tarihinde davalı …tarafından müvekkili …’a 7.012,48 TL, …’a 3.942,45 TL destekten yoksun kalma tazminatı ödendiğini, ancak bu tazminatların yetersiz olduğunu iddia ederek, fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulması koşuluyla, davalı …’dan her iki müvekkili için ayrı ayrı 1.000,00 ‘er TL, davalı idareden her iki müvekkili için ayrı ayrı 1.000,00 ‘er TL, davalı …’den her iki müvekkili için ayrı ayrı 1.000,00’er TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsili ile davacılara ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …vekili cevap dilekçesinde özetle; meydana gelen kazada müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını, yol yapım çalışması esnasında gerekli tedbirlerin alındığını iddia ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle;davanın hizmet kusurundan kaynaklandığının iddia edilmesi nedeniyle idari yargıda görülmesi gerektiğini, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, dava konusu trafik kazası olayı ile ilgili müvekkili Belediye’nin ilgisinin bulunmadığını, yol yapım işinin sözleşme ile müvekkili Belediye tarafından yüklenici firma olan diğer davalı …’ne bir bütün olarak ihale edildiğini, sorumluluğun bu davalı da olduğunu iddia ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …vekili cevap dilekçesinde özetle, … plakalı aracın müvekkili nezdinde ZMSS poliçesi ile sigortalı olduğunu, meydana gelen kaza nedeniyle müvekkili tarafından davacılara destekten yoksun kalma tazminatı ödendiğini, müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun, sigortalısının kusuru oranında olduğunu, sigortalısının kusurunun bulunmadığını, faiz başlangıcı ve türüne yönelik istemin kabul edilemeyeceğini iddia ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesi; asıl ve ıslahla açılan davanın kabulü ile davacılardan … için 22.316,41 TL’nin … için 22.112,23 TL’nin davalı … yönünden kısmi ödeme tarihi olan 06.01.2014 tarihinden diğer davalılar yönünden ise kaza tarihi olan 06.10.2013 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte alınıp davacılara verilmesine karar vermiştir.
Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davanın idari yargıda görülmesi gerektiğini, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, yol yapım işinin müvekkili tarafından, yüklenici firma olan diğer davalı …. Ltd. Şti’ne bütün olarak ihale edildiğini, sorumluluğun bu davalıda olduğunu, yerel mahkemece ceza mahkemesince aldırılan kusur raporuyla yetinildiğini, kusur raporunun yetersiz olduğunu, yeniden rapor alınması taleplerinin mahkemece reddedildiğini, kararın bu yönlerden usul ve yasaya aykırı olduğunu belirtmiştir.
Davalı …vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; hükme esas alınan bilirkişi raporunun taraflara tebliğ edilmediğini, ceza dosyasındaki kusur raporunun kesinleşmediğini, müvekkili şirketin sorumluluğunun, sigortalısının kusuru oranında olduğunu, diğer davalılarının kusurularından müvekkilinin sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, bu nedenle sigortalı araç sürücüsünün kusur oranı belirlenmeden tam kusurlu kabul edildiği bilirkişi raporundaki hesaplamanın hükme esas alınmasının hatalı olduğunu, aktüerya raporundaki hesaplamaların hatalı olduğunu, iddia ederek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı … Ltd. Şti vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ceza mahkemesinde süren yargılamanın neticesinin beklenmemesinin yerinde olmadığını, yetki itirazlarının reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, ticari araç olduğu anlaşılan . .. plakalı kamyonet sürücüsü …’nun alkollü araç kullandığının sabit olduğunu, kaza nedeniyle vefat eden küçük kız …’ın, annesi olan davacı …’ın kucağındayken kazanın gerçekleştiğini, çocuk bağlama sisteminin kullanılmasının zorunlu olduğunu, trafik kazasının oluş şekli ve vefat edenin yaralanma şekli dikkate alındığında, davacıların müterafik kusurunun bulunup bulunmadığının tespiti açısından bilirkişi incelemesi yaptırılmaksızın hüküm kurulmasının hatalı olduğunu belirtmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Dosya kapsamından, 06/10/2013 tarihinde davacı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile dava dışı malik-sürücü …’nun sevk ve idaresindeki … plakalı aracın, yol yapım çalışması bulunan yerde çarpıştıkları, meydana gelen kazada .. . plakalı araçta annesi davacı …’ın kucağında bulunan davacıların çocuğu …’ın vefat ettiği, davacıların bu vefat olayı nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı talebinde bulundukları anlaşılmıştır.
11/07/2016 tarihli aktüerya ek raporuna göre, vefat nedeniyle davacı anne …’ın destekten yoksun kalma tazminatının 22.112,23 TL, davacı baba …’ın 22.316,41 TL olduğu tespit edilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi, aktüerya bilirkişi raporundaki tespit ve miktarları ile davacıların ıslah taleplerini dikkate alarak davanın kabulüne karar vermiştir.
Davalılar Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile, diğer davalı şirket arasında mevcut eser sözleşmesi gereği, davalıların, davacılara karşı sorumluluk esaslarının ve davacı ile davalılar arasındaki haksız fiilden kaynaklanan uyuşmazlığın, Borçlar Kanunu hükümleri çerçevesinde çözümlenmesi gerektiğinden, davalı Belediye Başkanlığı yönünden de davaya adli yargıda bakılması gerektiği, davalı …’nca yol yapım işinin, yüklenici firma olan diğer davalı …. ve Tic. Ltd. Şti’ne ihale edilmesinin, sorumluluğunu kaldırmayacağı, yüklenici ile belediye arasında yapılan sözleşme hükümlerinin, sözleşmede taraf olmayan davacılara karşı ileri sürülemeyeceği, davalılar, davacılara karşı müteselsil sorumluluk esasına göre sorumlu olup, davacılar desteği …, araçta yolcu olduğundan, kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmaması nedeniyle, mahkemece ayrıca kusur raporu alınmamasının verilecek karara etkisinin olmadığı, kusur durumu ve oranlarının, rücu talebinde bulunulması halinde tespit edilip, değerlendirilebileceği, bu hali ile, davalı Belediye Başkanlığı ile davalı … şirketi vekillerinin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşılmaktadır.
Borçlar Kanunu’nun 44/1. maddesi hükmüne göre, zarara uğrayan, zarar doğuran eyleme razı olmuş veya kendisinin sebep olduğu hal ve şartlar zararın meydana gelmesine etki yapmış veya tazminat ödevlisinin durumunu diğer bir surette ağırlaştırmış ise, hakim, tazminat miktarını hafifletebilir.
Müteveffa,…kaza tarihinde henüz 1 yaşını tamamlamış olup, zararın meydana gelmesi veya artmasında müterafik kusurunun bulunduğunun kabul edilemeyeceği, dolayısıyla, davacılar lehine hükmedilen tazminattan indirim yapılmamasının dosya kapsamına, usul ve yasaya uygun olduğu, davalı …Tic. Ltd. Şti vekilinin de istinaf sebebinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Bu bağlamda; HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince, davalı … Belediye Başkanlığı, davalı …ile davalı … vekillerinin istinaf başvurularının, ayrı ayrı esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanısına varılmıştır.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince, İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 30/11/2016 tarih, 2014/686 E. 2016/863 K. sayılı kararı usul ve yasaya uygun olduğundan, davalı … Belediye Başkanlığı, davalı …ile davalı … vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Yasasına göre alınması gereken 3.034,92 TL İstinaf karar harcından davalı … Belediye Başkanlığı tarafından peşin yatırılan 31,40 TL’nin mahsubu ile 3.003,52 TL’nin davalı … Belediye Başkanlığı’ndan tahsiliyle Hazineye gelir iradına,
3-Harçlar Yasasına göre alınması gereken 3.034,92 TL İstinaf karar harcından davalı …tarafından peşin yatırılan 758,73 TL’nin mahsubu ile 2.274,92 TL’nin davalı …den tahsiliyle Hazineye gelir iradına,
4-Harçlar Yasasına göre alınması gereken 3.034,92 TL İstinaf karar harcından davalı … tarafından peşin yatırılan 760,00 TL’nin mahsubu ile 2.276,19 TL’nin davalı ….Ltd.Şti.’den tahsiliyle Hazineye gelir iradına,
5-İstinaf yoluna başvuran tarafların, istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama giderlerinin, kendileri üzerinde bırakılmasına,
6-İstinaf incelemesi sırasında duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK.’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.10/05/2018