Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2017/781 E. 2018/136 K. 08.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
ESAS NO : 2017/781
KARAR NO : 2018/136
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 27/09/2016
NUMARASI : 2016/3333 D.İş E.- 2016/3333 D.İş K.
DAVA : Destekten Yoksun Kalma Tazminatı (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 08/02/2018
İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 27/09/2016 tarihli, 2016/3333 D.İş E.-2016/3333 D.İş karar sayılı kararı ile saklama kararı verilen Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetinin 20/08/2016 tarihli 2016/İ.1766-2016/İHK.2139 sayılı kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine heyetçe yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili başvuru dilekçesinde özetle; 30/07/2015 tarihinde davacıların desteği … idaresindeki tescilsiz motosiklet ile dava dışı sürücü … idaresindeki … plakalı araçların çarpışması sonucu, …’in hayatını kaybettiğini, davacıların, desteklerinden yoksun kaldığını, olayda müteveffa …’in tamamen kusurlu olduğunu, destekten yoksun kalan davacıların, müteveffanın mirasını reddettiklerini, mahkeme kararıyla bunun hüküm altına alındığını, destekten yoksun kalma tazminatının ödenmesi için davalı tarafa başvurulduğunu, ancak davalı tarafça herhangi bir ödeme yapılmadığını iddia ederek, fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulması koşuluyla, her bir başvuru sahibi için 5.000,00’er TL’den olmak üzere toplamda 10.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ZMSS Sigorta Genel Şartları’nın 01/06/2015 tarihinde değiştirildiğini, buna göre davacıların talebinin teminat dışında kaldığını, davacıların desteğinin kullandığı motosikletin tescilsiz olduğunu, dolayısıyla, ZMSS poliçesinin düzenlenmesinin mümkün olmadığını, Güvence Hesabı’nın sorumluluğunun, ZMSS yaptırmamış olan araçlarda geçerli olduğunu, olayda alacaklı borçlu sıfatlarının birleştiğini iddia ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Uyuşmazlık Hakem Heyeti, 14/05/2016 tarihli kararıyla, kaza tarihinin 01/06/2015’den sonra olması, ZMSS Genel Şartları’nın yürürlüğe girdiği 01/06/2015 tarihinden sonra olması sebebiyle meydana gelen kazada sürücü kusuru ile vefat eden sürücünün yakınlarına destekten yoksun kalma tazminatı ödenemeyeceği gerekçesiyle başvurunun reddine karar vermiş, davacı vekilinin itirazı üzerine de, İtiraz Hakem Heyeti, 20/08/2016 tarihli kararıyla; davacıların desteğinin kullandığı aracın Karayolları Trafik Kanunu’nun 3. maddesinde tarifi edilen tescile tabi araçlardan olup olmadığı belirlenemediğinden itirazın reddine karar vermiştir. Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde; Karayolları Trafik Kanunu’nun 90 ve 92. maddesine yapılan değişikliklerin 26/04/2016 tarihinde yürürlüğe girdiğini, kaza tarihinin ve başvuru tarihlerinin bundan önce olduğunu, dolayısıyla yapılan değişikliklerin bu olaya uygulanamaycağını, taleplerinin teminat kapsamında olduğunu iddia etmiştir. Dosya kapsamından, davacıların murisi desteği …’in sevk ve idaresindeki tescilsiz motosiklet ile dava dışı …’in sevk ve idaresindeki … plakalı araçların kaza yapması sonucu, davacıların murisi-desteği …’in vefat ettiği ve meydana gelen olayda müteveffa …’in asli kusurlu olduğu anlaşılmıştır. 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren ZMSS Genel Şartları A.6-c maddesine göre, “İlgililerin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan tazminat talepleri” ve A.6.d maddesine göre, “Destekten yoksun kalan hak sahibinin sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan destek tazminatı talepleri ile, destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber, destek şahsı kusuruna denk gelen destek tazminatı talepleri, teminat dışında kalan hallerden sayılmıştır.” Ancak, 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren ZMSS Poliçesi Genel Şartları hükümleri, 6704 sayılı yasa ile değişik 2918 sayılı KTK’nın 92. maddesinin 26/04/2016 tarihinde yürürlüğe girmesi ile uygulanabilir hale gelmiştir. Davacıların desteği …’in vefatı ile sonuçlanan kaza ise, 30/07/2015 tarihinde gerçekleşmiştir. Buna göre, davacıların destekten yoksun kalma tazminat talepleri ZMSS poliçesi teminatı kapsamında kalmaktadır. 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. maddesinde; motorlu araçların trafik sigortası yatırmalarının zorunlu olduğu, Güvence Hesabı Yönetmeliği’nin 9. maddesinde trafik sigortası bulunmayan araçların neden olduğu bedensel zararlar için Güvence Hesabı’na başvurulabileceği öngörülmüştür. 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 3. maddesine göre, motosiklet: azami tasarım hızı 45 km/saatten ve/veya silindir kapasitesi 50 santimetreküpten fazla olan sepetli veya sepetsiz iki veya üç tekerlekli motorlu taşıtlar ve net motor gücü 15 kilovatı, net ağırlığı 400 kilogramı, yük taşımacılığında kullanılanlar için ise net ağırlığı 550 kilogramı aşmayan dört tekerlekli motorlu taşıtlardır. Somut olayda; trafik kazası tespit tutanağına ve diğer belgelere göre ve soruşturma aşamasındaki diğer belgelere göre, davacıların murisi, …’in sevk ve idaresinde iken kazaya karışan aracın, “… marka tescilsiz siyah renkli motosiklet” olduğu belirtilmiştir. Ancak bu aracın, trafik sigortası yaptırılması zorunlu bir araç olup olmadığı dosyadaki belgelerden anlaşılamamıştır. Bu çerçevede; öncelikle, davacıların murisi-desteği …’in sevk ve idaresinde iken kazaya karışan motosikletin trafik sigortası yaptırması zorunlu araçlardan olup olmadığının araştırılması, trafik sigortası yaptırılması zorunlu araçlardan olduğunun tespit edilmesi halinde ise; destekten yoksun kalma tazminatı yönünden tarafların delillerinin toplanması ve değerlendirilmesi sonucu bir karar verilmesi gerekmektedir. Bu bağlamda, H.MK.’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararının kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın Sigorta Tahkim Komisyonu’na gönderilmesine karar verilmesi gerektiği kanısına varılmıştır.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- H.MK.’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince, İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 27/09/2016 tarihli, 2016/3333 D.İş E.-2016/3333 D.İş karar sayılı kararı ile saklama kararı verilen Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetinin 20/08/2016 tarihli 2016/İ.1766-2016/İHK.2139 sayılı KARARININ KALDIRILMASINA, DAVANIN YENİDEN GÖRÜLMESİ İÇİN DOSYANIN SİGORTA TAHKİM KOMİSYONU’NA GÖNDERİLMESİNE, 2-6728 S.Y.nın 36. maddesi uyarınca harç alınmasına yer olmadığına, davacı tarafça yatırılan istinaf karar ve ilam harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa, mahkemesince iadesine, 3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a. maddesi gereğince kesin olmak üzere oy çokluğu ile karar verildi. 08/02/2018
KARŞI OY 30/07/2015 tarihinde meydana gelen, davacıların desteği olan sürücü … tam kusurlu olduğu karşılıklı trafik kazasında muris hayatını kaybetmiştir. Davacılar murisin mirasını kayıtsız şartsız reddetmiş, üçüncü kişi sıfatıyla destekten yoksun kalma tazminatı talep etmişlerdir. Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. maddesi gereği, aynı kanunun 85. maddesinde belirtilen, bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olması durumunda, poliçe limiti dahilinde işletenin sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere, mali sorumluluk sigortası yaptırılması zorunludur. Zorunlu mali sorumluluk sigortasının yaptırılmaması durumunda Sigortacılık Kanunu’nun 14. maddesi gereği, zorunlu mali sorumluluk sigortasının kaza tarihindeki limitleri dahilinde işletenin üçüncü kişilere karşı sorumluluğunu Güvence Hesabı karşılayacaktır. Türk Ticaret Kanunu’nun 1425. maddesine göre sigorta poliçesi genel ve varsa özel şartları içerir. Yeni Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Genel şartlar C.10. maddesi ile 12/8/2003 tarihli ve 25197 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları yürürlükten kaldırılmıştır. Yeni genel şartlar C.11 maddesine göre genel şartlar yürürlük tarihi olan 01.06.2015 tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanacaktır. Bunun doğal sonucu olarak artık eski genel şartların yeni genel şartların yürürlük tarihinden sonra düzenlenen poliçelerde uygulanma imkanı bulunmamaktadır. Karayolları motorlu araçlar zorunlu mali sorumluluk sigortası teminatının kapsamı, poliçe ve poliçenin ayrılmaz bir parçası olan genel şartlara göre belirlenir. Nitekim Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinde yapılan değişiklikle zorunlu sigortacının kapsamındaki tazminatları belirlemede Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının göz önüne alınması esası getirilmiştir. 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın amacı A.1 maddesinde “Karayolları Trafik Kanunu uyarınca motorlu araç işletenlerine yüklenen hukuki sorumluluk için düzenlenen Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasına yönelik ilgililerinin hak ve yükümlülüklerine ilişkin usul ve esasların düzenlenmesidir.” şeklinde belirlenmiştir. Sigortanın kapsamı ise genel şartlar A.3. maddesinde “sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür. Sigortanın kapsamı üçüncü şahısların, sigortalının Karayolları Trafik Kanunu çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır.” şeklinde düzenlenmiştir. Kapsama giren teminat türlerinin tanımlandığı A.5. maddesinin (ç) bendinde ise Destekten Yoksun Kalma (Ölüm) Teminatı “Üçüncü kişinin ölümü dolayısıyla ölenin desteğinden yoksun kalanların destek zararlarını karşılamak üzere bu genel şart ekinde yer alan esaslara göre belirlenecek tazminattır.” şeklinde ifade edilmiştir. Genel Şartlar A.6. maddesinin (c) bendinde “İlgililerin, sigortalının sorumluluk riski “Destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan destek tazminatı talepleri ile destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı talepleri” zorunlu mali sorumluluk sigortasının teminatının dışında kalan hallerden sayılmıştır. Kaza tarihi itibarı ile aracın zorunlu mali sorumluluk sigortası yaptırılmamış olması nedeniyle Sigortacılık Kanunu’nun 14. maddesi gereğince, zorunlu mali sorumluluk sigortasının kaza tarihindeki limitleri dahilinde işletenin üçüncü kişilere karşı sorumluluğunu Güvence Hesabı karşılayacaktır. Güvence hesabının sorumluluğunun kapsamı ise 01.06.2015 tarihinde, yani trafik kazasından önce yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları’na göre belirlenecektir. Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları A.3. maddesine ve A.5. maddesinin (ç) bendine göre ancak, üçüncü kişinin ölümü dolayısıyla destek zararları, destekten yoksun kalma (ölüm) teminatı kapsamındadır. Bunun sonucu olarak, sigortacı ya da güvence hesabının destek zararlarından sorumlu olması için motorlu aracın işletilmesi sırasında mutlaka ölen kişinin üçüncü bir kişi olması gerekir. İşletenin eylemlerinden sorumlu olduğu sürücüyü üçüncü kişi olarak kabul etmek mümkün değildir. Bunun yanında “kazada vefat eden desteklerinin mirasını reddetmiş olan” davacıların, tam kusurlu desteklerinden dolayı tazminat talep etmeleri TMK’nın 2.maddesindeki objektif iyiniyet kuralları ile de bağdaşmamaktadır. Yine genel şartların A.6. maddesi (d) bendinde destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı talepleri, teminat kapsamı dışında tutulması nedeniyle %100 kusuru ile kendi ölümüne neden olan sürücünün kusuruna isabet eden destek tazminatı sigorta teminatı kapsamında değildir. Kaza tarihinde yürürlükte bulunan Karayolları Trafik Kanununda, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan destek tazminatı talepleri ile destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerini sigorta teminat kapsamında olduğuna ilişkin bir düzenleme olmadığı ve kapsama giren teminat türleri arasında bulunmamasına göre, davacıların güvence hesabından destek tazminatı talep etme hakları bulunmadığından davacıların başvurularının reddi yönündeki uyuşmazlık hakem kararının isabetli, itiraz hakem heyeti kararının ise sonucu itibariyle doğru olduğu, bu nedenle davacı tarafın istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1.maddesi gereğince reddi gerektiği düşünüldüğünden sayın çoğunluğun aksi yöndeki kararına katılmamaktayım.15/03/2018