Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2017/2944 E. 2019/4072 K. 26.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2017/2944
KARAR NO : 2019/4072
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 02/11/2017
NUMARASI : 2017/5778Esas – 2017/5778Karar
(İtiraz Hakem Heyetinin 25/06/2018 tarih-2018/İHK-4453 )
DAVA : Hakem Kararının Tebliğe Çıkarılması / Saklanması
KARAR TARİHİ : 26/12/2019
Yukarıda yazılı Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti/ Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili başvuru dilekçesinde özetle; müvekkiline ait … plakalı aracın 18/01/2017 tarihinde meydana gelen kaza sonucu hasarlandığını Ankara 5.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2017/18 D.İş Esas sayılı tespit dosyasında uzman bilirkişi vasıtasıyla araç üzerinde detaylı inceleme yapıldığını, aracın tamir kabul edecek durumda olduğu, onarım maliyetinin KDV dahil 43.536,00 TL olduğunun tespit edildiğinin aracın onarımının yapıldığını, Yargıtay kararlarına göre, Sigorta şirketinin KDV bedelinden sorumlu bulunduğunu iş bu tespit dosyası için toplam 929,40 TL sarf edildiğini, tespit masraflarının yargılama gideri olarak kabul edilmesi gerektiğini, Yargıtay kararlarının iş bu durumu teyit ettiğini sigorta şirketinin avans faizden sorumlu bulunduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 43.536,00 TL araç onarım bedelinin temerrüt tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; poliçe tanıtımı ve talep özetinden sonra tebliğ edilen rapor sebebiyle … sayılı hasar dosyası açıldığını, rapora itiraz ettiklerini hasara uğrayan kıymetlerin eksper tarafından görülmediğini, bu nedenle talebin reddi gerektiği, müvekkilinin temerrüdü gerçekleşmediğinden faiz talebinin ve faiz türünün reddine vaki itirazları ve resen gözetilecek sebeplerle talebin reddine karar verilmesini talep etmiştir. Uyuşmazlık Hakem Heyeti, “Başvurunun kabulü ile 43.536,00 TL hasar tazminatının 21/03/2017 başvuru tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte aleyhine başvuru yapılan … A.Ş.’den alınıp, başvuru sahibi, …’e verilmesine” karar vermiş, davalı vekilinin itiraz etmesi üzerine İtiraz Hakem Heyeti, “davalı vekilinin itirazının reddine” karar vermiştir. Bu karara karşı davalı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; başvuruya dayanak yapılan keşfin müvekkili şirketin gıyabında yapıldığını, bahse konu kararda avans faizine hükmedilmesinin hatalı olduğunu, bu hususta İtiraz Hakem Heyeti tarafından değerlendirilmediğini, ilgili mevzuat kapsamında, başvuru sahibi lehine tam vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Dava, kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Dosya kapsamından davalı … şirketine 09/07/2016 başlangıç tarihli kasko sigorta poliçesi ile sigortalı aracın 18/01/2017 tarihinde tek taraflı yaptığı kaza sonucu hasarlandığı, araçta oluşan hasarın tespiti için Ankara 5.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2017/18 D.İş Esas sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda hasarın tamir kabul edebilecek durumda bulunduğu ve onarım maliyetinin KDV dahil 43.536,00 TL olduğunun belirlendiği, davacının hasarın poliçe kapsamında ödenmesi talebinin davalı … Şirketi tarafından reddi üzerine hasar bedelinin tazmini için eldeki başvurunun yapıldığı anlaşılmıştır. Uyuşmazlık Hakem Heyetince, davalı şirkete sigortalı davacıya ait araç üzerinde Ankara 5.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2017/18 D.İş Esas sayılı dosyasındaki bilirkişi raporuyla tespit edilen hasar miktarı üzerinden davanın kabulüne karar verilmiştir. Davalı vekili, hasar ihbarının şirkete geç yapıldığını bu nedenle eksper tarafından inceleme yapılamadığı, sigortalının Genel Şartların B.1, 3.3.2.1 maddelerine aykırı davrandığı yönünde istinaf itirazında bulunmuştur. Ancak ihbar yükümlülüğünün gereği gibi yerine getirilmemesinin müeyyidesi Genel Şartlarda düzenlenmediği gibi bu husus rizikonun teminat dışında kaldığı haller arasında da sayılmamıştır. Davacının kazadan sonra mahkemeden yaptırdığı delil tespitine davalı … şirketince itiraz edilmişse de itirazların somut bilgi ve belgeye dayanmamaktadır. Dosya kapsamına göre zamanında ihbar yükümlülüğünün yerine getirilmemiş olması Genel Şartlar 3.3.3 maddesi gereğince zarar miktarında artışa neden olmadığından tazminatta indirim yapılamaz. Bu nedenle davalı vekilinin geç ihbara ilişkin istinaf itirazı yerinde görülmemiştir. Kasko poliçesinde kazaya konu aracın kullanımın şeklinin, otomobil ve kısa süreli kiralama olduğunun belirtilmiş olmasına ve bu kullanım şekline göre de ticari olduğuna göre kabul edilen tazminata avans faizine hükmedilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Davalı vekilinin vekalet ücretine yönelik istinaf incelemesine gelince ise Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 01/02/2018 tarih, 2015/6820 E. ve 2018/493 K. sayılı kararında açıklandığı üzere “19.01.2016 tarihli ve 29598 Resmi Gazete’de yayımlanan Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16. maddesinin 13. fıkrasında (Ek:RG-19/1/2016-29598) tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir.” hükmü eklenmiştir. Bu durumda Hakem Heyetince verilen kararda davacı lehine hükmedilecek vekalet ücreti için Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16/13. maddesinin uygulanması gerektiği gözönüne alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan vekalet ücretinin 1/5’i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken tam nispi vekalet ücretine hükmedilmesi de doğru olmamıştır. Açıklanan nedenle davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/2 maddesi gereğince kısmen kabulüne, Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararının vekalet ücreti yönünden düzeltilerek esas hakkında yeniden hüküm oluşturulmasına karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere : A-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜ ile, yukarıda esas ve karar numarası belirtilen Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararının, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere KALDIRILMASINA, Buna göre: 1-Talebin kabulü ile 43.536,00 TL hasar tazminatının 21/03/2017 başvuru tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte aleyhine başvuru yapılan … A.Ş.’den alınıp başvuru sahibi …’e verilmesine, 2-Başvuru sahibi tarafından yapılan 654,00 TL başvuru ücreti, 929,40 TL Ankara 5. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2017/18 D.İş dosyası masrafı toplamı 1.583,40 TL’nin aleyhine başvuru yapılan … A.Ş.’den alınıp başvuru sahibi …’e verilmesine, 4-Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca belirlenen vekalet ücretinin 1/5’i olan 1.027,79 TL vekalet ücretinin davalı … Şirketinden alınarak davacıya verilmesine, B-İstinaf incelemesi yönünden; 1-6728 sayılı Yasa’nın 36.maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin A) Mahkeme Harçları başlıklı bölümünün III-Karar ve ilam harcı başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına, 2-Peşin alınan karar harcının İlk Derece Mahkemesince istinaf talep edene iadesine, 3-Davalı tarafça yatırılan 85,70 TL istinaf başvuru harcı ile 43,00 TL posta ve tebligat giderinden ibaret yargılama giderinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 5-Artan gider avansının İlk Derece Mahkemesince istinaf talebinde bulunana iadesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.26/12/2019