Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2017/2936 E. 2019/242 K. 22.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2017/2936
KARAR NO : 2019/242
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 24/10/2017
NUMARASI : 2017/5391 D.İş Esas 2017/5391 D.İş Karar
(İtiraz Hakem Heyeti 31/08/2017 tarih, 2017/İHK-3323
DAVA : Trafik Kazasından Kaynaklanan Maddi Tazminat
KARAR TARİHİ: 22/02/2019
Yukarıda yazılı Sigorta Tahkim Komisyonu/İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili Sigorta Tahkim Komisyonuna başvurusunda: 29.05.2016 tarihinde davalı … şirketine sigortalı … plaka sayılı aracın davacının sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araca çarpması sonucu davacının yaralanarak sakat kaldığını, sigortalı aracın kazada tam kusurlu olduğunu, ceza yargılamasının halen devam ettiğini, Tekirdağ Devlet Hastanesinden alınan 19.10.2016 tarihli Engelli Sağlık Kurulu Raporuna göre müvekkilinde %12 oranında kalıcı işgücü kaybı oluştuğunu, ayrıca ayağındaki kırık nedeniyle uzun süre tedavi gördüğünü, Ukrayna seyahati için almış olduğu bileti kullanamadığını, 2.000,00 TL değerinde Ipon cep telefonunun hasarlandığını ve tamir edilemediğini, müvekkilinin mali müşavirlik stajı yaptığını ve bir şirketin muhasebe bölümünde çalıştığını, davalı şirkete başvuru yapıldığını, cevap verilmediğini, herhangi bir ödemede bulunmadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 20.000,00 TL maluliyet tazminatının 29/05/2016 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı … şirketi tarafından davaya cevap verilmemiştir.Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından; başvuru sahibinin talebinin kısmen kabulü ile 70.731,64 TL’nin 23.12.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte …’nden alınarak başvuru sahibine ödenmesine, fazla talebin reddine karar verilmiştir.Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına davacı vekili tarafından itiraz edilmiş, İtiraz Hakem Heyeti tarafından yapılan inceleme sonucunda; başvurunun usulden reddine karar verilmiştir.Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesi ile: İHH tarafından dosyada poliçe bulunmadığı, taraflarca sunulmadığı, gerekli belgelerin dosyada yer almadığından başvurunun usulden reddine karar verildiğini, sigorta şirketine bavuru yapıldığında şirketin poliçe yönünden itirazı bulunmadığını, sigorta tahkim komisyonu tarafından da eksiklik tespit edilerek taraflara herhangi bir bildirimde bulunulmadığı, kaldıki talebin kısmen kabulüne karar verildiği, poliçenin taraflar arasında itiraz konusu olmadığını, … tarafından tartışma konusu yapılmayan bir hususta … tarafından usulden red kararı verilmesinin yasaya aykırı olduğunu, poliçenin bir örneğinin dilekçe ekinde sunulduğunu, öncelikle bu yönden İHH kararının kaldırılmasını talep ettiklerini, esasa ilişkin olarak da UHH tarafından 150.000,00 TL’ lik tazminat talebinin kısmen kabulüne 79.268,36 TL’lik bölümün ise reddine karar verildiğini, bilirkişi raporuna karşı itirazları doğrultusunda ek rapor alınmadığını ve eksik inceleme ile karar verildiğini, kazanç kaybını karşılar şekilde tazminata hükmedilmediğini, müvekkilinin net geliri en az 3.357,07 TL olarak kabul edilerek kazanç kaybı hesaplaması yapılması gerektiğini, kaldı ki müvekkili mali müşavirlik stajı yaptığından ve stajı da bitmek üzere olduğundan bununda tazminat hesabında nazara alınması gerektiğini, 4 ay olan iş göremezlik için maluliyet oranına göre değil tüm gelire göre hesaplama yapılması gerektiğini, … Hastanesine tedavi için ödenen masrafların da hesaplanması gerektiğini, müvekkilinin cep telefonununda kaza neticesinde tamir edilemez şekilde zarar gördüğünü ayrıca uçak biletlerini kullanamadığını, bu zararlarının da tazmini gerektiğini, pasif dönem zarar hesabının aktif dönem zarar hesabına uygun olarak hesaplanması gerekirken salt asgari ücret baz alınarak hesaplama yapıldığını, tüm bu nedenlerle öncelikle İHH kararının kaldırılmasını, yeniden yapılacak inceleme sonunda kısmen red kararınında kaldırılarak başvurunun tümüyle kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Dava maddi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere … tarafından verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Davacının kullandığı … plakalı araç ile davalı … şirketine … sigortalı bulunan … plakalı aracın çarpışması ile meydana gelen çift taraflı trafik kazası neticesinde davacının yaralandığı anlaşılmaktadır. Davacı, sigorta tahkimine başvurarak kalıcı işgücü kaybı ile zarar gören cep telefonu bedelinin tazmini ve uçak biletlerini kullanamaması nedeniyle oluşan zararının tazminini talep etmektedir. Başvuru 20.000,00 TL maddi tazminat talebi üzerinden açılmış başvuru sahibi ıslah dilekçesi ile talebini 150.000,00 TL ye yükseltmiştir. UHH tarafından başvurunun kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davacı vekilinin itirazı üzerine İtiraz Hakem Heyeti tarafından yapılan inceleme sonucunda başvuru evrakları arasında sigorta poliçesi sunulmadığından başvurunun usulden reddine karar verilmiştir. Trafik kazası tutanağından davalı … şirketine sigortalı aracın kaza mahallini terk ettiğinin yazılı olduğu, bu nedenle de bu aracın sigorta bilgilerinin tutanağa yazılamadığı anlaşılmaktadır. Davacının, davalı sigortalı araç sigorta poliçesini başka şekilde temin etmesi olanaklı bulunmadığına göre İHH tarafından eksik görülen poliçeyi ibraz için ara karar ile taraflara mehil verilmek yerine başvurunun usulden reddine karar vermesi doğru olmamıştır. Bunun yanı sıra tahkim dosyası incelendiğinde davalı … şirketine başvuru dilekçesi, bilirkişi raporu, ıslah dilekçesi, davacı vekilinin bilirkişi raporuna karşı vermiş olduğu itiraz dilekçesi, … kararı ile … kararına karşı davacının itiraz dilekçesinin davalı … Şirketine tebliğ edildiğine ilişkin e-mail çıktıları ya da tebligat parçalarının dosya kapsamında bulunmadığı görülmektedir.6100 sayılı HMK’nun 27. maddesi uyarınca davanın tarafları, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup bu hak yargılama ile ilgili bilgi sahibi olunmasını da içerir. Hukuki dinlenilme hakkı çerçevesinde başvuru sahibinin başvuru dilekçesi, bilirkişi raporu, ıslah dilekçesi, süreç içerisindeki tüm ara kararları ile UHH ve bu karara karşı başvuran vekilinin itiraz dilekçesinin davalı … şirketine tebliği ile beyanda bulunma hakkı verilmeden Anayasa ve HMK ile koruma altına alınan hukuki dinlenilme ve savunma hakkı kısıtlanarak davalı aleyhine hüküm kurulması doğru değildir. Bu nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, kabule göre diğer istinaf sebepleri aynı zamanda itiraz konusu da yapıldığı halde henüz itiraz sürecinin tamamlanmadığından bu aşama da bu talepler yönünden istinaf incelemesi yapılmasına yer olmadığına, HMK’nın 353/1-a/6.maddesi uyarınca İtiraz Hakem Heyeti kararının kaldırılmasına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile 5684 sayılı Kanun’un 30/12. ve HMK’nın 353/1-a/6. maddeleri uyarınca, yukarıda tarih ve numarası yazılı İtiraz Hakem Heyeti kararının KALDIRILMASINA, 2-Dosyanın yeniden karar verilmesi için Sigorta Tahkim Komisyonuna iade edilmek üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,3-6728 sayılı Yasa’nın 36. maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin A) Mahkeme Harçları başlıklı bölümünün III- Karar ve ilam harcı başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına,4-Peşin alınan karar harcının İlk Derece Mahkemesince istinaf talep edene iadesine,5- İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına,6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına,7-İstinaf talep eden tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.22/02/2019.