Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2017/2918 E. 2019/3848 K. 29.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2017/2918
KARAR NO : 2019/3848
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 21/06/2017
NUMARASI : 2015/115 Esas – 2017/656 Karar
DAVA : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 29/11/2019
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı … şirketince zmss poliçesi ile sigortalı, davalı … sevk ve idaresindeki, davalı … San ve Tic Ltd. Şti adına kayıtlı … plakalı araç ile müvekkiline ait… plakalı araç arasında 19.11.2013 günü meydana gelen trafik kazasında müvekkiline ait araçta 7.200,00 TL tutarında değer kaybı ve 2.100,00 TL tutarında kazanç kaybı oluştuğunu, alacağın tahsili amacıyla Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını ancak borçluların borca itiraz edip takibi durdurduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla itirazların iptaline, takip konusu asıl alacağa kaza tarihi olan 19.11.2013 tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına, asıl alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmektedir.Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu olayda kusur durumu ve zararın tespiti için bilirkişi incelemesi yapılmasını, … plakalı araç daha önce kazaya karıştı ise değer kaybı taleplerinin herhalükarda reddi gerekeceği, dolaylı zararlar teminat dışı olduğundan davacı tarafın kazanç kaybına yönelik taleplerini reddine karar verilmesini talep etmektedir. Davalı … Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin araç kiralama işi yaptığını, kazaya karışan … plakalı aracın davalı …’ya kiralandığını, davacının değer kaybı belirlenmesine yönelik bilirkişi raporu almışsa da taraflar arasında kusur tespiti yapılmadığından talep edilen miktarın hukuki dayanağının bulunmadığını, sunulan bilirkişi raporunda bahsi geçen iddiaları kabul etmediklerini, rapora taraflarının itiraz hakkı mevcut olmadığından bu raporun baz alınarak davanın açılmasının ve bahsi geçen miktardan müvekkil şirkein sorumlu tutulmasının hukuka aykırı olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.İlk Derece Mahkemesince, ” Davanın esastan kısmen kabulüne kısmen reddine; Davalı borçluların Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı takip dosyasına yapmış oldukları itirazlarının kısmen iptali ile değer kaybı yönünden 870,94 TL asıl alacak üzerinden davalılar yönünden aynen devamına, Kazanç kaybı talebi yönünden ise takibin 437,50 TL asıl alacak üzerinden sigorta şirketi dışındaki davalılar yönünden aynen devamına, fazlaya ilişkin taleplerin reddine, Asıl alacağa davalı … yönünden takip tarihinden itibaren, diğer davalılar yönünden ise haksız fiil tarihi olan 19/11/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi uygulanmasına,Şartlar oluşmadığından davalılar aleyhine icra inkar tazminatı hükmedilmesine yer olmadığına, ” karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili ile davalı … San ve Tic LTD. ŞTİ vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur.Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde: Bilirkişi raporuna yaptıkları itirazların ek raporda hiç değerlendirilmediğini, değer kaybı hesabının yargıtay kararlarına göre yapılmadığını, kazanç kaybı hesabının hatalı olduğunu, müvekkilinin aracı ticari faaliyette kullandığını, tamir süresince kullanamadığı nedenle zarara uğradığını bu nedenle kararın kaldırılmasını talep etmiştir.Davalı …Ltd. Şti. vekili istinaf başvuru dilekçesinde: Kusur değerlendirilmesinin hatalı olduğunu, kusur açısından trafik bilirkişisinden rapor alınması ve HMK gereği teknik uzmanlık gerektiren ayrı dallar olmasına rağmen kusur, kazanç, değer kaybı kalemlerinin tespiti için dosyanın makine mühendisi tek bir bilirkişiye tevdinin hatalı olduğunu, alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddi gerektiğini, müvekkili şirketin araç kiralama işi ile uğraştığını, kazaya karışan … Plakalı aracı …’ya mahkemeye sunulan araç kiralama sözleşmesi ile kiraya verdiğini, değer kaybının belirlenmesine araca ait hasar geçmişinin incelenmediğini, müvekkil şirketin aracı, uzun süreli olarak kiraya verdiğinden, kiralayan firmanın malik gibi sorumlu tutulması gerektiğini ve müvekkilin sorumluluğunun bulunmadığının yerleşik içtihatlar gereği de tespit edilmesi gerektiğini, mahkemenin kazanç kaybına ilişkin değerlendirmesinin doğru olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.Dava, iki taraflı trafik kazasından kaynaklanan değer kaybı kazanç kaybı tazminata ilişkin başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun değerlendirilmesinde;HMK’nın 341/2.fıkrasına göre miktar veya değeri Üçbin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. HMK’nın 341/4.fıkrasına göre ise alacağın tamamının dava edilmiş olması durumunda, kararda asıl talebinin kabul edilmeyen bölümü  üç bin Türk Lirasını geçmeyen taraf, istinaf yoluna başvuramaz. Ayrıca HMK’nın ek 1. maddesinin 1. fıkrasında;” HMK’nın 341. maddesindeki parasal sınırın her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yılda uygulanan parasal sınırların; o yıl için 04/01/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 298. maddesi hükümleri uyarınca Maliye Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulanır. Bu şekilde belirlenen sınırların on Türk lirasını aşmayan kısımları dikkate alınmaz.” hükmünün yanı sıra, aynı maddenin 2. fıkrasında; “HMK’nın 341. maddesindeki parasal sınırların uygulanmasında hükmün verildiği tarihteki miktarın esas alınacağı” düzenlenmiş bulunmaktadır.Yeniden değerleme oranındaki artış sonucu yerel mahkeme hükmünün verildiği 2017 yılı için HMK’nın 341/2. maddesindeki kesinlik sınırı 3.110,00 TL olacaktır. Dava dilekçesinde, 9.502,30 TL üzerinden itirazın iptaline karar verilmesi talep edilmiş; Mahkemece davanın kısmen kabulü ile 1.308,45 TL üzerinden itirazın iptaline karar verilmiştir. Bu halde davanın kabul edilen kısmı kararın verildiği tarih itibarı ile 2017 yılı için öngörülen kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, davalı vekilinin İlk Derece Mahkemesince verilen karar için HMK’nın 341/4.fıkrası gereğince istinaf hakkı yoktur. Yerel mahkemece, karara karşı kanun yolunun açık olduğunun belirtilmesi de sonuca etkili değildir. Bu nedenlerle, davanın kabul edilen kısmı, istinaf sınırının altında kaldığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 341/4. fıkrası ile 352. maddesi gereğince reddine karar verilmiştir.Davacı vekilinin istinaf başvurusunun değerlendirilmesinde;İlk Derece Mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporunda, dosya kapsamında alınan diğer bilirkişi raporunda kusur değerlendirmesi yapılırken kazaya karışan araç sürücülerinin kendi aralarında düzenlemiş oldukları kaza tespit tutanağı da incelenerek ve KTK’daki hükümlere göre kusur değerlendirmesi yapılarak kusur oranı belirlendiği anlaşıldığına göre davacıya %75 kusur verilmesin de olayın oluş şekli ve dosya kapsamına göre usul ve yasaya bir aykırılık yoktur. Davacı vekilinin kusura yönelik istinaf itirazları yerinde değildir.Yargıtay 17. Hukuk Dairesi içtihatlarına göre değer kaybının belirlenmesi hususunda aracın kaza tarihindeki hasar görmemiş piyasa değeri ile onarılmış haldeki piyasa değeri arasındaki fark kriteri esas alınmaktadır. Hükme esas alınan raporlarda bu kritere göre hesaplama yapılmadığı kaza tarihinde yürürlükte olmayan yeni genel şartlara göre hesaplama yapıldığı anlaşılmakla, dosyadaki fotoğraflar, kaza tespit tutanağı ve tüm belgeler incelenerek, aracın modeli, yaşı, hasarın ağırlığı, boyanmış olan yerler ve hasarlı bölgelerin özelliği nazara alınıp, aracın kaza öncesi ikinci el piyasa rayiç değeri ile tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç değeri arasındaki farkın değer kaybını göstereceği ilkesine göre değer kaybının tespiti için yeniden rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir.Açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 341/4. fıkrası ile 352. maddesi gereğince reddine, davacı vekilinin değer kaybı tespiti yönünden istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :1–Davalı vekilinin yukarıda belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun, HMK’nın 352/1-b maddesi gereğince REDDİNE,2-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/6 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,3-İstinaf başvurusu için yatırılan karar ve ilam harcının istek halinde İlk Derece Mahkemesince yatırana iadesine,4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-Davacı vekili tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
6-İstinaf talep eden tarafından istinaf aşaması için yatırılan gider avansının yatıran tarafa iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.29/11/2019