Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2017/2588 E. 2019/3787 K. 12.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2017/2588
KARAR NO : 2019/3787
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 19/10/2017
NUMARASI : 2017/5169 D.İş Esas 2017/5336 D.İş Karar
DAVA : Maddi Tazminat
KARAR TARİHİ: 12/11/2019
Yukarıda yazılı Sigorta Tahkim Komisyonu/İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :Davacı vekili dava dilekçesi ile; ZMSS poliçesi bulunmayan … plakalı traktör sürücüsünün 15/06/2012 tarihinde karışmış olduğu tek taraflı kaza neticesinde araçta yolcu olarak bulunan başvuru sahibi Gülcan Sağır’ın yaralanması sonucu sakat kaldığı, Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesinden düzenlenen 02/08/2016 tarihli rapora göre başvuru sahibinin %10,3 oranında sürekli meslekte kazanma gücü kaybına uğradığının tespit edildiğini, belirterek şimdilik 40.050,00 TL daimi maluliyet tazminatının, temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.Davacı ıslah dilekçesi ile talebini 86.318,00 TL’ye yükseltmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesi ile; … sevk ve idaresindeki … plakalı ZMSS poliçesi bulunmayan traktörün arkasındaki römorkta yolcu olarak seyahat etmekte olan davacının 15/06/2012 tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle yaralanması sonucu maluliyeti nedeniyle yapılan başvuru ile hasar dosyası açıldığı, başvuru sırasında ibraz edilen sağlık kurulu raporunun yürürlükteki mevzuata uygun olmadığı, şahsın vekiline 12/01/2017 tarihinde iletilen yazı ile özürlü sağlık kurulu raporu talep edildiği ancak taraflarına iletilmediği, Sigorta Tahkim Komisyonuna başvuru şartlarının oluşmadığı, mevcut trafik kazası tespit tutanağının kusur tespiti için yeterli olmadığı, kabul anlamına gelmemek üzere tazminat hesabında müterafik kusur indirimi yapılması gerektiği, kaza tarihinde teminat limitinin 225.000,00 TL olduğu, tazminat hesabında TRH 2010 tablosunun esas alınması gerektiği belirtilerek başvurunun reddini talep etmiştir.Uyuşmazlık Hakem Heyeti, başvurunun kabulü ile 86.318,00 TL maluliyet (sürekli sakatlık) tazminatının 07/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile Güvence Hesabından alınarak başvurana ödenmesine,” karar vermiş, davalı vekilinin itiraz etmesi üzerine İtiraz Hakem Heyeti, davalı vekilinin vekalet ücretine dair itirazının kabulüne, karar vermiştir. Bu karara karşı davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerleşik Yargıtay içtihatlarında da görüleceği üzere davacı lehine AAÜT hükümlerine uygun olarak tam vekalet ücreti ödenmesi gerektiği ifade edildiğinden 9.655,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken 1.931,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir.Dava, trafik kazasından kaynaklanan maluliyet tazminatı istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin 01/0/2018 tarih, 2015/6820 Esas ve 2018/493 Karar sayılı kararında açıklandığı üzere 19/01/2016 tarihli ve 29598 Resmi Gazete’de yayımlanarak Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16.maddesinin 13.fıkrasına “(13)(Ek:RG -19/1/2016-29598) tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekalet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekalet ücretinin beşte biridir. ” hükmü eklenmiştir. Bu durumda İtiraz Hakem Heyetince verilen kararda davacı lehine hükmedilecek vekalet ücreti için Sigortacılıkta Tahkime ilişkin Yönetmeliğin 16.13 maddesinin uygulanması gerektiği göz önüne alınarak A.A.Ü.T’nin 13.maddesi gereğince 1/5’i oranında vekalet ücretine hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Bu nedenle davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :1-Davacı vekilinin yukarıda esas ve karar numarası yazılı İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı yapmış olduğu istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-6728 sayılı Yasa’nın 36.maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin A) Mahkeme Harçları başlıklı bölümünün III- Karar ve ilam harcı başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına,3-Peşin alınan karar harcının İlk Derece Mahkemesince istinaf talep edene iadesine,4- İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına,5-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına,6- İstinaf talebi için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 361. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesine hitaben verilecek temyiz dilekçesi ile temyiz yasa yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.12/11/2019