Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2017/2517 E. 2019/3732 K. 07.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2017/2517
KARAR NO : 2019/3732
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 17/10/2017
NUMARASI : 2017/4966 D.İş Esas – 2017/4966 D.İş Karar
DAVA : Maddi Tazminat
KARAR TARİHİ: 07/11/2019
Yukarıda yazılı Sigorta Tahkim Komisyonu/İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı sigorta şirketine sigortalı … sevk ve idaresindeki aracın 25.08.2015 tarihinde direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu meydana gelen tek taraflı trafik kazasında araç içerisinde yolcu olarak bulunan müvekkilinin yaralandığını, ve %11 oranında kalıcı olarak sakatlandığını, sigorta şirketine başvuru yapıldığını, kısmi ödeme yapıldığını, meydana gelen maluliyet ve kusur durumu çerçevesinde müvekkilinin maddi zararının ödenen miktarın üzerinde olduğunu, ıslah ile artırım hakkı saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000,00 TL işgücü kaybı-maddi tazminatın sigorta şirketine başvuru tarihinden sekiz iş günü sonrasından itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı ıslah dilekçesi ile talebini 53.589,07 TL’ye yükseltmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; tazminat talebine ilişki belgeler incelendiğinde araç sürücüsünün kaza anında 0,53 promil alkollü olduğunu, davacının sürücünün alkollü olduğunu bilmesine rağmen araca bindiğini ve bu şekilde alkollü bir kişinin sürdüğü araca binmek suretiyle kaçınılmaz şekilde kendi hayatını tehlikeye attığını, hesaplanacak tazminattan %50’den aşağı olmamak üzere müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, davacının araçta yolcu olarak bulunması sebebiyle %20’den aşağı olmamak üzere hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini, uygulanan indirimler neticesinde hesap edilen 22.343,00 TL’nin ödendiğini, müvekkili şirketin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirdiğini, her türlü aşkın taleplerin reddi gerektiğini belirterek başvurunun reddini talep etmiştir.Uyuşmazlık Hakem Heyeti, başvurunun kabulü ile 48.230,16 TL maluliyet tazminatının 02.03.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak başuru sahibine verilmesine karar vermiş, davalı vekilinin itiraz etmesi üzerine İtiraz Hakem Heyeti, davalı vekilinin itirazının reddine karar vermiştir. Bu karara karşı davalı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; hatalı bilirkişi raporu doğrultusunda hüküm kurulduğunu ve hatır taşıması indirimi yapılmadığını, hesaplama yapılırken PMF-1931 mortalite tablosunun kullanıldığını, oysa genel şartlar çerçevesinde TRH-2010 yaşam tablosu ve %1,8 faiz oranı kullanılarak hesap yapılması gerektiğini, sürücünün kaza anında 0,53 promil alkollü olduğunu, davacının bunu bilerek sürücünün aracına bindiğini ve kendi hayatını tehlikeye attığını, davacının kendi isteğiyle üstlendiği riskin tamamının müvekkili şirkete yüklenilmesinin mümkün olmadığını, bu nedenle %50’den aşağı olmamak üzere müterafik kusur indirimi ile davacı araçta yolcu olarak bulunduğundan hatır taşıması indirimi yapılması gerekirken %10 müterafik kusur indirimi yapıldığını ve hatır taşıması indiriminin ise hiç yapılmadığını belirterek İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Dava, tek taraflı trafik kazasından kaynaklanan iş gücü kaybı maddi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İHH verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.Dosya kapsamından, 25/08/2015 tarihinde davacının yolcu olduğu davalı şirkete ZMSS sigortalı … plakalı araçta tek taraflı meydana gelen trafik kazası sonucu davacının yaralandığı ve bu yaralanma nedeniyle iş gücü kaybı tazminatı talep edildiği anlaşılmaktadır. Hükme esas alınan 12/12/2016 tarihli İnönü Ünv. Tıp Fakültesi Engelli Sağlık Kurulu Raporu sağlık kurulu raporunda, hangi yönetmelik hükümlerine göre düzenlendiği belirtilmeden, kaza ile illiyet bağlantı kurulmaksızın %11 oranında engel oranı olduğunun belirtildiği, hesap bilirkişisi tarafından tazminat hesabının PMF 1931 Yaşam Tablosu ve progresif rant esasına göre yapıldığı anlaşılmaktadır. Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Yeni Genel Şartları 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Yeni genel şartların C.11. maddesine göre; yeni genel şartlar, yürürlük tarihi olan 01/06/2015 tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanacaktır. Maluliyete ilişkin alınacak raporların olay tarihlerine göre; 11.10.2008 tarihinden önce Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 ila 31.08.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013 ila 31.05.2015 tarihleri arasında Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01.06.2015 tarihinden sonra ise, Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi gerekir.Somut uyuşmazlıkta, poliçe tarihi 14/08/2015, kaza tarihi 25/08/2015 olduğuna göre, tazminat hesabında poliçe tarihinde yürürlükte olan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları uyarınca değerlendirme yapılması gerekmektedir (Aynı doğrultuda Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 08/05/2018 tarih, 2017/4323 E. ve 2018/4743 K. sayılı kararı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2017/17-1315 E. 2017/1239 K. sayılı kararı). Buna göre davacının maluliyetinin belirlenmesi için Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine uygun olarak rapor alınarak ve bilahare aktüer bilirkişiden TRH-2010 tablosu ve iskonto oranı (teknik faiz) %1,8 olarak dikkate alınarak hazırlanacak aktüerya raporu ile geçici ve kalıcı iş göremezlik tazminatının belirlenmesi gerekir.6098 sayılı TBK’nın 51. maddesinde hakimin, tazminatın kapsamını, durumun gereğine ve özellikle kusurun ağırlığına göre belirleyeceği belirtilmiştir. Dosya içerisinde mevcut olan kolluk ifadelerine göre araçta yolcu olarak bulunan davacı ile araç sürücüsünün arkadaş oldukları, birlikte tatile gittileri anlaşılmakta ise de sürücü ile taşınanın sadece arkadaş olmaları hatır taşımasının kabulü için yeterli olmayıp taşıma ya da kullanmanın kimin çıkar ve yararına olduğunun saptanması önemlidir. Taşıma ve kullanmada işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin bir çıkarı veya yararının bulunması halinde hatır taşımasından söz edilemeyecektir. Somut olayda, davacı ile sürücünün arkadaş oldukları anlaşılmakta ise de dosya ve UYAP sisteminden dosyaya aktarılan emniyette alınan ifade tutanakları içeriğinden, taşımanın davacının veya sürücünün çıkarına olup olmadığı anlaşılamamaktadır. Taşımada sürücünün menfaatinin bulunmadığı iddiası davalı tarafça ispat edilememiştir. Bu halde, belirlenen tazminattan hatır taşıması indirimi yapılmamasında yargısal uygulamalara, usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Somut olayda davacı ile sigortalı araç sürücüsünün arkadaş oldukları ve birlikte tatile gittikleri, tatil dönüş yolunda trafik kazasının meydana geldiği, sigortalı araç sürücüsü hakkında alkollü araç kullanmaktan işlem yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu itibarla davacının alkollü araç sürücüsünün aracına binmesi nedeni ile tazminat hesabında bu nedenle indirim yapılması doğru olmakla birlikte, Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarına göre müterafik kusur indirim oranının % 20 olduğu da dikkate alınmak suretiyle bu oranda indirimle tazminatın belirlenmesi gerekirken, eksik incelemeyle ve % 10 oran üzerinden müterafik kusur indirimine göre hüküm tesisi doğru görülmemiştir.Belirtilen nedenlerle; davalı vekilinin hatır taşıması dışındaki istinaf başvurusunun kabulüne, HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca İtiraz Hakem Heyeti kararının kaldırılarak dosyanın Sigorta Tahkim Komisyonuna iadesi için mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; yukarıda esas ve karar numarası yazılı İtiraz Hakem Heyeti kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA, 2-Dosyanın yeniden değerlendirme yapılıp karar verilmesi için Sigorta Tahkim Komisyonuna iade edilmek üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,3-6728 sayılı Yasa’nın 36. maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin A) Mahkeme Harçları başlıklı bölümünün III- Karar ve ilam harcı başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına,4-Peşin alınan karar harcının İlk Derece Mahkemesince istinaf talep edene iadesine,5-İstinaf başvurusu için davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin, Sigorta Tahkim Komisyonunca verilecek nihai kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına,7- İstinaf yargılama giderleri için yatırılan gider avansından artan kısmın iadesine, 8-İİK’nın 36/5. maddesi uyarınca, istinaf sonucuna göre … AŞ tarafından tehiri icra talebi kapsamında icra dosyasına sunulan, … Bankası Malatya Şubesinin 23/10/2017 tarih ve … numaralı 75.000,00 TL bedelli teminat mektubunun davalı Halk Sigorta AŞ’ne İlk Derece Mahkemesi tarafından iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.07/11/2019