Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2017/2457 E. 2019/3673 K. 31.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2017/2457
KARAR NO : 2019/3673
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 19/07/2017
NUMARASI : 2014/814 Esas 2017/678 Karar
DAVA : Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
KARAR TARİHİ: 31/10/2019
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 16/09/2008 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu davalılardan … adına kayıtlı olan … plakalı araç sürücüsü diğer davalı … kaza tutanağına göre 8/8 kusuru ile müvekkil … idaresindeki … plakalı aracın arka kısmına çarpıştığını ve bunun sonucunda müvekkilinin daimi malul olacak şekilde ağır yaralandığını belirterek trafik kazasında bedensel zarar nedeniyle, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen olay tarihinden işleyecek %27 ve artan oranlarda avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı … cevap dilekçesinde özetle; davanın …A.Ş. ve … A.Ş.’nin ihbarını, haksız ve yersiz açılan davanın zamanaşımı itirazı da dikkate alınarak reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … AŞ vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket hakkındaki davanın reddine, red sebebiyle davacı taraf aleyhine masraf ve vekalet ücretine hükmedilmesini talep etmiştir. İhbar olunan … AŞ vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Zamanaşımı itirazı bulunduğunu, müvekkil şirket hakkındaki davanın reddine, red sebebiyle davacı taraf aleyhine masraf ve vekalet ücretine hükmedilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince, ” Mahkememizde görülmekte olan davanın, HMK’nın 150/5 md gereğince açılmamış sayılmasına” karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde: duruşma yoğunluğu nedeniyle 01/11/2016 tarihli duruşmaya mazeret bildirdiğini, bu duruşmada mazeretinin son kez kabul edildiğini, ancak tarafına bu kararın tebliğ edilmediğini, mahkemeye mazeret sunmama rağmen kabul edilmediğini, mahkemenin dosyayı işlemden kaldırdığını, bu kararın tarafına dosyada yeterli masraf olmasına rağmen tebliğ edilmediğini, süre geçtiği için davasını yenileyemediğini belirterek verilen kararın kaldırılmasını talep etmektedir.Dava ölümlü trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “Tarafların Duruşmaya Gelmemesi, Sonuçları ve Davanın Açılmamış Sayılması” başlığını taşıyan 150. maddesinin 2. fıkrasında “Usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflardan biri duruşmaya gelir, diğeri gelmezse, gelen tarafın talebi üzerine, yargılamaya gelmeyen tarafın yokluğunda devam edilir veya dosya işlemden kaldırılır. Geçerli bir özrü olmaksızın duruşmaya gelmeyen taraf, yokluğunda yapılan işlemlere itiraz edemez.” hükmüne yer verilmiştir. Duruşma günü celseye katılma imkanı olmayan taraf buna ilişkin mazeretini bildirip, belgeleyerek duruşmanın ertelenmesini isteme olanağına sahiptir. O halde, 6100 sayılı HMK’nın 150. maddesi kapsamında duruşma tayin edilerek, usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflardan yalnız biri duruşmaya katılırsa gelmeyen tarafın geçerli mazeret gönderip göndermediği incelenerek, mazeretin kabulü ya da reddine karar verildikten sonra sonucuna göre dosyanın işlemden kaldırılıp kaldırılmayacağına karar verilecektir.Somut olayda, davacı vekili tarihsiz mazeret dilekçesini 27/03/2017 tarihte e-imza ile imzalayarak UYAP-avukat portalından mahkemeye göndermiş, mahkemece 28/03/2017 tarihli duruşma zaptında mazeret dilekçesi okunmuştur. Ne var ki Mahkemece, mazeretin reddi veya kabulü hakkında da karar verilmemiş olup, davalı taraf da davayı takip etmediklerini belirttiğinden dosyanın HMK’nın 150. maddesi uyarınca işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir. Bu durumda, mazeretin kabulü ya da reddine dair değerlendirme yapmaksızın dosyanın işlemden kaldırılması ve sonrasında davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi doğru olmamıştır.Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 355 ve 353/1-a/6. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,3-İstinaf başvurusu için yatırılan karar ve ilam harcının istek halinde İlk Derece Mahkemesince yatırana iadesine,4-Duruşma yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-Davacı vekili tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,6-İstinaf aşaması için yatırılan gider avansında artan kısmın yatıran tarafa iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.31/10/2019