Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2017/2426 E. 2019/3992 K. 12.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2017/2426
KARAR NO : 2019/3992
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 08/09/2017
NUMARASI : 2017/4213 D.İş Esas – 2017/4213 D.İş Karar
DAVA : Daimi İş Göremezlik Tazminatı (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 12/12/2019
Yukarıda yazılı Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili başvuru dilekçesi ile; 11/07/2016 tarihinde tek taraflı trafik kazasında … plakalı aracın içerisinde yolcu durumunda olan davacının yaralandığını, iş göremezlik tazminatı talep ettiğini, şimdilik 6.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının 15/09/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı ıslah dilekçesi ile talebini 159.282,00 TL’ye yükseltmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile; hükme esas hesap bilirkişi raporunun taraflarına tebliğ edilmediğini, kazanın gerçekleşmesi üzerinden henüz 1 yıllık tedavi süresi dolmadan sürekli iş göremezlik tazminatına hükmedilemeyeceği, davacının araçta yolcu olması sebebiyle %20’den aşağı olmamak üzere hatır taşıması indirimi, emniyet kemeri takmamış olması sebebiyle de %50’den aşağı olmamak üzere, müterafik kusur indirimi yapılmasını talep etmiştir. Uyuşmazlık Hakem Heyeti, “başvuru sahibinin tazminat talebinin kabulü ile 159.282,00 TL’nin 26/09/2016 tarihi itibari ile yasal faizi ile … A.Ş’den tahsili ile birlikte … ödenmesine,” karar vermiş, davalı vekilinin itiraz etmesi üzerine İtiraz Hakem Heyeti, “davalı vekilinin yapmış olduğu itirazının kısmen kabulüne karar vermiş, başvurunun kabulü ile 119.461,59 TL iş göremezlik tazminatının 26/09/2016 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte aleyhine başvuru yapılmış olan sigorta kuruluşundan tahsili ile başvuru sahibine ödenmesine, bakiye talebin reddine,” karar vermiştir. Bu karara karşı davacı ve davalı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; İHH kararının yerleşik Yargıtay içtihatlarına aykırı olduğunu, davacının dosya içerisindeki aktüerya raporunda tespit edilen 159.282,00 TL tazminatın ödenmesine karar verildiği, dosya içeriğindeki 14/01/2017 tarihli aktüerya tazminat hesap raporu tamamen incelendiğinde kazanın oluşumu ve tazminat hesaplamasındaki durum ve de tazminat miktarı dikkate alınarak müterafik kusur indirimi yapılması gerektiği halde %25 müterafik kusur indirimi yapıldığının, müterafik kusur indirimi hususunda takdir yetkisinin tamamen hakime bırakıldığını, müterafik kusur indirimi yapılmasının, özellikle fahiş oranda %25 oranında indirim yapılmasının hukuka aykırı olduğunu belirterek İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir.Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Sigorta Tahkim Komisyonu nezdinde itiraz Hakem Heyetleri tarafından verilen kararlar aleyhine olarak başvurulabilecek kanun yolunun temyiz olduğunu, poliçe tanzim ve kaza tarihinin yeni Genel Şartlarının yürürlüğe girmesinden ve KTK’da yapılan değişiklikler sonrası olduğu için tazminat hesabında TRH Tablosu ve %1,8 teknik faizin baz alınmasının gerektiğini, sigorta şirketlerince başvuran tarafa yapılan ödemelerin güncelleştirilmesi gerektiğini, kararda bahsi geçen bilirkişi raporunun hatalı olması nedeniyle hükme esas alınması hukuka aykırı olduğunu, davalının davadan önce ödediği bedelin, ödemenin yapıldığı tarih ile zarar hesabının yapıldığı tarih arasında işleyen yasal faiz hesaplanarak sigorta ödemesinin güncellenmesi ve güncellenmiş miktarın, tazminat miktarından mahsup edilmesi suretiyle hesaplama yapılması gerektiğini, hatır taşıması indiriminin yapılmaması hatalı ve hukuka aykırı olduğunu, müterafik kusur için en az %50 oranında indirim yapılması gerektiğini, tüm bunlara rağmen itiraz hakem heyeti kararında sadece %25 oranında müterafik kusur indiriminin yapılmış olması hukuka ve hakkaniyetle bağdaşmadığını, bu nedenle itiraz Hakem Heyeti kararının kaldırılmasını ve %50’den aşağı olmamak üzere müterafik kusur indiriminin yapılmasına karar verilmesini talep ederek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, trafik kazasından kaynaklanan daimi iş göremezlik tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.Dosya kapsamından, 11/07/2016 tarihinde, davacının yolcu olarak içinde bulunduğu davalı sigorta şirketine ZMSS sigortalı … plakalı aracın karıştığı tek taraflı trafik kazası sonucu davacı yaralanmıştır. Davacı tarafından, davalı sigorta şirketi yaptığı başvuru üzerine davalı tarafça, eksik evrak bulunduğundan talep karşılanmamıştır. Hükme esas alınan Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığınca düzenlenen 19/06/2016 tarihli sağlık kurulu raporunda, davacının kaza nedeniyle Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği’ne göre meslekte kazanma gücünde azalma oranının %40 olduğunun belirtildiği, hesap bilirkişisi tarafından tazminat hesabının PMF 1931 Yaşam Tablosu ve prograsif rant esası uygulanmak suretiyle yapıldığı, tahkim sürecinde kusur raporu alınmadığı, kaza tespit tutanağındaki kusur tespiti ile yetinilerek kazanın meydana gelmesinde … plakalı minibüs araç sürücüsü %100 (tam kusurlu) olduğu kabul olunarak yapılan hesaplamaya göre karar verildiği anlaşılmaktadır. Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Yeni Genel Şartları 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Yeni genel şartların C.11. maddesine göre; yeni genel şartlar, yürürlük tarihi olan 01/06/2015 tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanacaktır.Maluliyete ilişkin alınacak raporların olay tarihlerine göre; 11.10.2008 tarihinden önce Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 ila 31.08.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013 ile 31.05.2015 tarihleri arasında Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01.06.2015 tarihinden sonra ise Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi gerekir.Somut uyuşmazlıkta, kaza tarihi 11/07/2016 ve sigorta poliçe tanzim tarihinin 18/03/2016 tarihi olduğuna göre, tazminat hesabında bu tarihte yürürlükte olan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları uyarınca değerlendirme yapılması gerekmektedir ( Aynı doğrultuda Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 08/05/2018 tarih, 2017/4323 E. ve 2018/4743 K. sayılı kararı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2017/17-1315 E. 2017/1239 K. sayılı kararı). Buna göre davacının maluliyetinin belirlenmesi için Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine uygun olarak rapor alınarak ve bilahare aktüer bilirkişiden TRH-2010 tablosunun ve iskonto oranı (teknik faiz) %1,8 olarak dikkate alınarak hazırlanacak tazminat hesabı ile maluliyet tazminatının belirlenmesi gerekir.Dosya kapsamından hatır taşıması ile ilgili bilgi belge bulunmadığından bu yönden davalı vekilinin itirazının, İtiraz Hakem Heyeti tarafından reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur.Zararın meydana gelmesinde veya artmasında desteğin de kusurunun bulunması halinde sözkonusu olan müterafik kusur 6098 sayılı TBK’nın 52.maddesinde düzenlenmiştir.Somut olayda; davacının yolcu olarak bulunduğu araçta kaza tespit tutanağına göre emniyet kemerinin takılı olmadığının belirtildiği, davalı vekili, emniyet kemeri takılmaması nedeniyle müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini savunmuştur. Emniyet kemeri takılmaması halinde müterafik kusur indirimi yapılması gerektiği yönündeki Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin emsal uygulamaları da dikkate alınarak TBK’nın 52. maddesi uyarınca %20 oranında tazminattan müterafik kusur indirimi yapılarak karar verilmesi gerekirken UHH tarafından %25 oranında indirim yapılarak hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir (Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin 2016/5383 Esas ve 2019/1220 Karar sayılı kararı).Bu nedenle taraf vekillerinin istinaf itirazlarının kısmen kabulü ile HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince dosyanın Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetine gönderilmek üzere mahkemesine iadesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-Taraf vekillerinin istinaf başvurularının KABULÜ ile; yukarıda esas ve karar numarası yazılı İtiraz Hakem Heyeti kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın yeniden değerlendirme yapılıp karar verilmesi için Sigorta Tahkim Komisyonuna iade edilmek üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,3-6728 sayılı Yasa’nın 36. maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin A) Mahkeme Harçları başlıklı bölümünün III- Karar ve ilam harcı başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına,4-Peşin alınan karar harcının İlk Derece Mahkemesince istinaf talep edene iadesine,5-İstinaf başvurusu için taraflarca yapılan yargılama giderlerinin, Sigorta Tahkim Komisyonunca verilecek nihai kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına,7-İstinaf yargılama giderleri için yatırılan gider avansından artan kısmın iadesine, 8-İİK’nın 36/5. maddesi uyarınca, istinaf sonucuna göre …A.Ş tarafından tehiri icra talebi kapsamında icra dosyasına sunulan, … Bankası Okmeydanı/İstanbul Şubesinin 18/09/2017 tarih ve … numaralı 180.000,00 TL bedelli teminat mektubunun davalı … A.Ş’ne İlk Derece Mahkemesi tarafından iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.12/12/2019