Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2017/2376 E. 2019/3925 K. 05.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2017/2376
KARAR NO : 2019/3925
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 18/09/2017
NUMARASI : 2017/4522 D.İş Esas – 2017/4475 D.İş Karar
DAVA : Hakem Kararının Tebliğe Çıkarılması / Saklanması
KARAR TARİHİ: 05/12/2019
Yukarıda yazılı Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili başvuru dilekçesinde özetle; başvuru sahibine ait … plakalı aracın, davalı şirkete olay tarihini kapsayan Kasko Sigorta Poliçesi ile teminat altında iken 20/11/2016 tarihinde karıştığı kaza neticesinde ağır hasar alarak pert çıktığı, sigorta şirketi bildirimde bulunulduğunu ancak şirketin 03/01/2017 tarihli cevabında araç sürücüsünün alkol oranının yasal sınırın altında kaldığı, kabul anlamına gelmemek kaydıyla Yargıtayın yerleşik içtihatlarına göre, müvekkile ait araç sürücüsünün yasal sınırın üzerinde alkollü olması halinde dahi kaza sonucu oluşan hasarın sigorta teminatı kapsamı dışında kalabilmesi için sürücünün alkollü olmasının tek başına yeterli olmadığı kazanın münhasıran alkolün etkisi ile meydana gelmesi gerektiği kazanın münhasıran alkol etkisi ile gerçekleştiğini ispatlama külfetinin sigorta şirketine ait olduğu ifade edilerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 100.000,00 TL hasar bedelinin 03/01/2017 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; hasar gören … plakalı aracın ekte örneğini ibraz ettikleri poliçe ile sigortalı olduğunu, taleplerinin teminat harici olduğunu, şirket nezdinde hasar dosyası açıldığını ekspertiz çalışması yapıldığını ancak kaza tespit tutanağının incelenmesinde … plakalı araç sürücüsünün 0,42 promil alkollü olduğunu belirtildiği bu nedenle kasko sigortası Genel Şartları’nın A.5.5 maddesi gereğince sürücüsü alkollü iken kaza meydana geldiğinden hasarın teminat dışı kaldığını, davayı kabul etmemekle birlikte talep edilen miktarında çok fazla olduğunu, kaza tarihinden itibaren faizin de kabul edilemez olduğunu, … ve … Ltd. Şti’nin başvurunun ihbarını ve davanın reddini talep etmiştir. Uyuşmazlık Hakem Heyeti, “başvuru sahibinin talebinin kısmen kabulü ile, 46.055,00 TL hasar zararının red tarihi olan 03/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte aleyhine başvuru yapılan Sigorta Şirketinden alınarak başvuru sahibine ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,” karar vermiş, bu karara karşı davacı vekilinin itirazına karşı, İtiraz Hakem Heyeti, “davacı vekilinin itirazının kısmen kabulüne, 53.345,00 TL hasar zararının 03/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte aleyhine başvuru yapılan Sigorta Şirketinden alınarak başvuru yapılan Sigorta Şirketinden alınarak başvuru sahibine ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; öncelikle cevap dilekçesi ve hakem dosyasında yer alan itirazlarını tekrarla, itirazlarını tümü açısından dosyanın ele alınması ve incelemesini, bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere aracın tamir edildiğine dair herhangi bir faturanın dosyada olmadığını, herhangi bir fatura sunulmadan KDV’nin ödenmesine karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, trafik kazasından kaynaklanan hasar tazminatı istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.Dosya kapsamından davalı … şirketi tarafından olay tarihini kapsar Kasko Sigorta poliçesi ile sigortalı davacıya ait … plakalı aracın 20/11/2016 tarihinde … plakalı araç ile karışmış olduğu kaza neticesinde uğramış olduğu araçtaki maddi hasarın tazmini konusunda sigorta şirketine yaptığı başvuruda teminat dışı olduğu gerekçesiyle karşılanmaması üzerine Sigorta Tahkim Komisyonuna başvuruda bulunduğu anlaşılmıştır.3065 sayılı KDV Kanunu’nun 1.maddesine göre Türkiye’de yapılan sınai, ticari, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyet çerçevesinde, yapılan teslim ve hizmetler katma değer vergisine tabidir. Davacının aracına verilen zararı gidermek için gerekli onarım, parça ve işçilik hizmeti de anılan yasa gereğince KDV’ye tabidir. Kesinleşen hasar miktarına ilişkin fatura ibraz edilmese dahi, davacı lehine KDV dahil edilerek hasar bedeline hükmedilmesi gerekir (Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin 2016/18474 Esas – 2017/10417 Karar sayılı ilamı). Bu durumda davalı … şirketinin Uyuşmazlık Hakem Heyetince KDV hariç kasko ekspertiz raporuna göre hazırlanan bilirkişi raporundaki hükmettiği miktara davacı tarafın itirazı üzerine İtiraz Hakem Heyetince dava konusu aracın belirlenen hasar tutarına %18 KDV ilave edilerek belirlenen miktar doğrultusunda başvurunun kısmen kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik görülmemiştir. Bu nedenle davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-Davalı vekilinin yukarıda esas ve karar numarası belirtilen Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı yaptığı istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,2-6728 sayılı Yasa’nın 36.maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin A) Mahkeme Harçları başlıklı bölümünün III- Karar ve ilam harcı başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına,3-Peşin alınan karar harcının İlk Derece Mahkemesince istinaf talep edene iadesine,4- İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına,5-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.05/12/2019.